Topuklu Ayakkabı Giymeyi Bırakmak için 5 Neden

Yüksek topuklu ayakkabılar bacaklarınızı daha uzun gösterebilir, ama aynı zamanda kan dolaşımınızı zorlaştırır ve varisli damarlara neden olabilir. 
Topuklu Ayakkabı Giymeyi Bırakmak için 5 Neden

Tarafından yazılmıştır Daniela Echeverri Castro

Son Güncelleme: 16 Eylül, 2022

Yüksek topuklu ayakkabılar, kadınlar tarafından en çok kullanılan ayakkabı türüdür. Farklı şekilleri, renkleri ve boyutları vücudunuzun öne çıkmasına yardımcı olur. Ancak uzun süredir topuklu ayakkabı kullanıyorsanız, göz önünde bulundurmanız gereken bazı yan etkileri bilmeniz gerekiyor.

Arada sırada topuklu ayakkabılarla dolaşmak o kadar da kötü değildir; ancak bu tür ayakkabılar sırtta, bacakta ve duruşta sağlık sorunlarına neden olabileceği için çok sık kullanmamanızda fayda vardır.

Buna rağmen birçok kadın gündelik hayatta topuklu ayakkabıyla dolaşmaya devam ediyor. Bu yazıda, topuklu ayakkabıları giymeyi bıraktığınızda başınıza gelecek 5 iyi şeyden bahsetmek istiyoruz. 

1. Topuklu ayakkabı giymeyi bırakırsanız sırt ağrılarınız geçer

belini tutan insan ve elleri

Yüksek topuklu ayakkabı giymek pelvisin duruşunu değiştirir, kalçalarınızın daha havalı görünmesine sebep olur. Ancak bu şekilde omurganın alt kısmındaki baskı da artar. 

Bazen bu durum, kişinin spondilolistez olarak bilinen bir sağlık sorununu yaşamasına neden olur. Spondilolistez, omurgada bir omurun diğerine doğru kaymasıdır. Bu sinirlere zarar verir ve ağrıya neden olur.

Topuklu ayakkabılarınızı çıkardığınızda, omurganız ilk konumuna geri döner. Ağrı ve kaslardaki gerginlik neredeyse anında rahatlar veya geçer. Bu nedenle, ne kadar az topuklu ayakkabı giyerseniz sırt ağrısı riskiniz de o kadar azalır. 

2. Aşil tendonunda ağrıya son

Ayaklarınız topuklu ayakkabılarla yerden yükseldiğinde, topuğunuza daha fazla baskı uygulanır ve bu durum Aşil topuğu olarak bilinir. Topuk ile ayak parmaklarını birbirine bağlayan kalın bandın iltihaplanmasından dolayı ağrı daha da kötüleşebilir.

Topuklu ayakkabı giymediğinizde, tendonlarınız birkaç hafta içinde sizi rahatsız etmeyi bırakır ve normal uzunluğuna geri döner. Bu şekilde vücudunuzun alt bölgesindeki bütün ağrılar kaybolacak, çünkü kaslarınız sonunda üzerlerindeki gerginliği atmayı başaracak. 

3. Topuklu ayakkabı giymezseniz diz problemleriniz azalır

dizini tutan insan ve elleri

“Koşucu dizi”, sağlık uzmanları tarafından diz bölgesindeki sorunları belirtmek için kullanılan bir terimdir. Koşu yapan sporcularda bacakların yoğun ve ağır kullanımı sonucu ortaya çıkan bu problem, dizin aşırı esnemesine sebep olabilecek diğer aktiviteler yüzünden de oluşabilir.

Topuklu ayakkabılar ağırlık merkezinizi öne iter, bu durum dizdeki eklemleri ve tendonları baskılar. Bölgede meydana gelen baskı sadece ağrıya neden olmakla kalmaz, emflamasyona da yol açabilir.

4. Dengeniz gelişir ve artar

Topuklu ayakkabılar konusunda uzman olabilirsiniz, ancak bu ayakkabılarlayken düşme ve yaralanma riskiniz her zaman yüksektir. Diz kaslarındaki gerginlik dengesizlik yaratır, bu nedenle topuklu ayakkabılar dengenizi bozar. Düz ayakkabılarla yürümek, bu kasların durumunu iyileştirir ve evrimleştiği şekilde çalışmasına yardımcı olur.

5. Varisli damarlar oluşmaz

varisli bacak ve topuklu ayakkabı

Topuklu ayakkabılarla varisli damarların arasındaki ilişkiyi gösteren herhangi bir bilimsel kanıt bulunmamasına rağmen, bazı uzmanlar bu ayakkabıların kan dolaşımında sıkıntı yarattığı konusunda anlaşmaktadır.

Bu tip ayakkabıların kullanımı, bacaklardaki baskıyı arttırır ve kanın düzgün şekilde dolaşmasını zorlaştırır. Kanınız düzgün bir şekilde dolaşmadığında, uzun vadede varisli damarlar oluşmaya başlayacaktır.

Eğer yüksek topuklular yerine düz ve rahat ayakkabılar giymeyi tercih ederseniz, kan dolaşımınız normale döner ve varisli damar riski de azalır. Bazı risklerden kaçınmak için topuklu ayakkabı kullanımını olabildiğince azaltmanız sizin için en iyisi olacaktır. Başkaları hakkımda ne düşünür diye değil, sağlığımı nasıl korurum diye düşünün!


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • López López, D., García Mira, R., Alonso Tajes, F., & López López, L. (2012). Análisis de la Prevención Podológica. Un estudio a través de Internet. Revista Internacional de Ciencias Podológicas. https://doi.org/10.5209/rev_RICP.2012.v6.n2.39315
  • López López, D., García Mira, R., Alonso Tajes, F., & López López, L. (2010). Análisis del Perfil y Estilo de Vida de las personas con Patologías en los Pies. Revista Internacional de Ciencias Podológicas. https://doi.org/10.1007/s00412-004-0296-2
  • Arias Rivera, S. (2005). Relajación sistemática para aliviar el dolor. Enfermeria Clinica. https://doi.org/10.1016/S1130-8621(05)71079-2

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.