Günde İki Muz Yemeye Başlarsanız Vücudunuzda Neler Olur?

Muz en çok tüketilen meyvelerden bir tanesidir. Lezzetli olmasının yanı sıra vücut için de büyük faydalar sağlar. Sizi günde iki adet muz yemeye ve sağlığınıza olan avantajlarından yararlanmaya davet ediyoruz!
Günde İki Muz Yemeye Başlarsanız Vücudunuzda Neler Olur?
Maria Patricia Pinero Corredor

tarafından incelendi ve onaylandı. beslenme uzmanı Maria Patricia Pinero Corredor.

Tarafından yazılmıştır Equipo Editorial

Son Güncelleme: 04 Ocak, 2023

Harika bir lezzete sahip olmasının yanı sıra muz yiyerek oldukça sağlıklı olmak mümkün. Buna inanmıyorsanız, günde iki muz yemeyi deneyin, vücudunuzun nasıl tepki verdiğini göreceksiniz.

Bu yazımızda, muzların pek çok faydasından bahsedeceğiz.

Kan basıncı seviyesini düşürür

Muz kan basıncınızı normal seviyelere geriletebilir. Muz yaklaşık olarak 420 mg potasyum içerdiği için yüksek tansiyonu düşürmeye yardımcı olur.

Fazla kilolardan kurtulmanıza yardımcı olur

Muz, yüksek lif içeriği sayesinde fazla kilolardan kurtulmanıza yardımcı olabilir. Yüksek lif içeriği sizi daha uzun süre tok tutar.

Muz, dirençli nişasta içeren bir besindir. Bu, iştahı azaltan ve kilo almanıza engel olan bir maddedir. Bu nişasta ayrıca kan şekeri seviyelerinin düşürülmesine yardımcı olabilir.

Ek olarak, vücudunuzun insüline olan duyarlılığını artırır. Bu oldukça önemlidir. Sonuçta eğer hücreleriniz insüline karşı duyarlı değillerse glikozu ememezler. O zaman da kendinizi aç hissedersiniz. Bu nedenle, yağ birikimi insüline bağlıdır.

Anemi riskini azaltır

Muz anemiden muzdarip olma olasılığını azaltır. Anemi, kandaki demir eksikliğinden kaynaklanır ve kırmızı kan hücrelerinin ve düşük hemoglobinin azalmasının bir sonucu olarak aşırı yorgunluğa neden olur.

Muz yüksek düzeyde demir içerir ve böylece kırmızı kan hücrelerinin oluşumunu uyarır. Ayrıca, aynı zamanda kandaki glikoz seviyelerini düzenlemekten sorumlu olan bir B6 vitamini kaynağıdır.

Sindirim sistemini iyileştirir

Muz yemek, sindirimini iyileştirebilir. Bu meyve sindirim sistemini tahriş etmeden kolayca sindirilir.

Muz, sindirilmeyen dirençli nişasta içerir. Böylece, sağlıklı bakterilerin büyümesini desteklemek için kalın bağırsağa ulaşır.

Genel olarak, gastrit veya mide ekşimesi vakalarında tavsiye edilen ya da ishalden sonra yenmesi gereken bir tür meyvedir çünkü vücuda kaybettiği mineralleri geri verir.

Stres seviyelerini azaltır

Muz yeme, stres seviyenizi azaltır ve ruh halinizi geliştirir. Muz, vücudun, mutluluk hormonu olarak bilinen serotonin üretimini teşvik eden bir madde olan triptofan içerir.

Bir muzda yaklaşık 27 mg magnezyum vardır bu da uykuyla ilgili olan bir mineraldir.

Vitamin eksiklerini karşılar

Muz B6 vitamini bakımından zengindir. Bir muz, önerilen günlük B6 vitamini dozunun % 20’sini içerir. Bu vitamin sayesinde vücut, insülin, hemoglobin ve sağlıklı hücreler oluşturmak için gerekli amino asitleri üretebilir.

Muzda bol miktarda C vitamini de vardır ve günlük önerilen C vitamini dozunun %15’ini muz tüketerek alabilirsiniz.

muz yiyerek sağlık

C vitamini büyük bir antioksidandır ve zararlı serbest radikalleri, yani vücudu tahrip eden aktif molekülleri nötralize etmekten sorumludur.

Muzdaki bu C vitamini miktarı sayesinde vücudun sağlıklı kan damarlarını muhafaza etmesi ve kolajen üretimine katkıda bulunması kolaylaşır.

Muz yiyerek daha enerjik hissedersiniz

Muzdaki potasyum içeriği sayesinde kaslarımız kramplardan daha iyi korunmaktadır. Ayrıca, vücuda sağladıkları karbonhidratlar sayesinde, zorlu egzersizlere dayanabilmek için gereken enerjiyi elde etmiş olursunuz.

Aklınızda bulunması gereken öneriler

Söz konusu muz olduğunda, olgunluk miktarının besinsel niteliklerini doğrudan etkilediğini aklınızda bulundurmalısınız. Yeşil muz yiyerek, vücudunuza esas olarak nişasta aldığınızı bilmelisiniz.

muzlu süt

Daha önce de belirttiğimiz gibi, nişasta, enerjiyi azar azar salan glikoz moleküllerinden oluşan bir polisakkarittir. Nişasta vücudun muzu sindirmesini zorlaştırır.

Olgunlaşmış muzlarda % 90 sükroz ve sadece % 7 nişasta bulunur.  Sükroz, bir glikoz molekülü ve bir fruktozdan oluşur. Sonuç olarak, daha hızlı emilir ve glisemi ve insülin tepkisi üzerindeki etkisi daha fazladır.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Blasco LG, Gómez MFJ. (2014) Propiedades funcionales del plátano (Musa sp). Rev Med UV; 14(2):22-26.
  • Chandler, S. (2011). The nutritional value of bananas. In Bananas and Plantains. https://doi.org/10.1007/978-94-011-0737-2_16
  • China, R., Dutta, S., Sen, S., Chakrabarti, R., Bhowmik, D., Ghosh, S., & Dhar, P. (2011). In vitro antioxidant activity of different cultivars of banana flower (Musa paradicicus L.) extracts available in India. Journal of food science76(9), C1292–C1299. https://doi.org/10.1111/j.1750-3841.2011.02395.x

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.