Pankreas Nöroendokrin Tümörler ve Tedavi Yöntemleri
Pankreas nöroendokrin tümörler, pankreasın adacık hücrelerinde ortaya çıkan bir dizi endokrin tümördür. Genellikle düşük bir agresiflik derecesine sahip olan bu tümörlerin kötü huylu olma olasılıkları da bulunmaktadır.
Pankreas Endokrin Tümörlerin Türleri
Pankreas adacıklarında ortaya çıkan tümörler iki farklı türde olabilir: Fonksiyonel tümörler ve fonksiyonel olmayan tümörler.
Fonksiyonel Tümörler
Tümörler fonksiyonel özelliğe sahip olduklarında aşırı miktarlarda hormonal salgılama meydana gelir. Aşağıda bu tip tümör grubuna giren birkaç örnek verilmiştir:
- Gastrinoma: Gastrin (pilor mukozası tarafından salgılanan ve mide bezlerini uyaran enzim) salgılayan bir tümördür. Zollinger-Ellison sendromunda hipergastriniye yol açar.
- İnsülinoma: Pankreas endokrin tümörleri arasında en sık rastlananlar arasında bulunmaktadır. İnsülinin aşırı miktarlarda üretildiği bir hastalıktır. Ancak genellikle iyi huyludur.
- Glukagonoma: Kötü huylu bir tümördür. Adacıklarda bulunan alfa hücreleri tarafından salgılanan glukagon miktarında artış meydana gelir.
- Somatostatinoma: Çok nadir bir biçimde görülen ve genellikle kötü huylu bir tümördür. Somatostatin tümörünün aşırı miktarlarda salgılanması şeklinde ortaya çıkar.
- VIPoma: Bu tümör sık olarak görülmez. Bağırsak polipeptid çok yüksek miktarlarda salgılanır.
- ACTHoma: ACTH, adrenokortikotropik hormondur. Adacıklarda bu hormondan aşırı miktarlarda salgılama olduğu zaman tümörler çok hızlı bir biçimde büyür.
Fonksiyonel Olmayan Pankreas Nöroendokrin Tümörler
Fonksiyonel olmayan tümörlerde salgı ya çok azdır ya da hiç yoktur. Bu tür tümörler, pankreas endokrin tümörlerin yaklaşık olarak %35 – % 50’sini oluşturur. Genellikle 50 ile 60 yaş aralığında bulunan kişilerde teşhis edilir.
Bu tümörlerin yaklaşık olarak yarısı pankreasın baş ve ense kısmında görülür. Fonksiyonel olmayan tümörler arasında en sık rastlanan PPoma tümörüdür. Bu tümör çok yavaş bir biçimde büyür. Büyük bir boyuta ulaştığında tespit edilebilir ve metastaz yaparlar. Genelde bu tümörleri taşıyan hastalarda şu semptomlar görülür:
- Kilo kaybı.
- Karın bölgesinde ağrı.
- Elle hissedilebilir ya da görülebilir bir kütle.
- Sarılık.
Pankreas Nöroendokrin Tümörler ve Teşhisi
Pankreas nöroendokrin tümörlerin teşhisi klinik muayene, endokrin testleri, tanısal görüntüleme ve histopatolojik analiz gerektirmektedir.
Endoskopik ultrason ve somatostatin reseptör sintigrafisi gibi diğer teknikler karaciğer, lenf bezleri ve kemik metastazını görmek için yardımcı olmaktadır. Ayrıca tümörün derecesinin hangi boyutta olduğunu belirlemek için immünohistokimyasal analiz kullanılmaktadır.
Pankreas Nöroendokrin Tümörler ve Tedavisi
Pankreas nöroendokrin tümör tedavisi büyük oranda bu tümörün tamamen alınıp alınamayacağına bağlı olarak değişmektedir. Ancak bunun dışında hastanın genel sağlık durumu gibi diğer faktörler de tedavi seçiminde dikkate alınması gerekmektedir.
Bazı durumlarda tümörün tamamen alınıp alınmamasına karar vermek zor olabilmektedir. Bundan dolayı, ameliyat öncesi buna karar vermek için laparoskopi uygulaması yapılabilir.
Pankreas nöroendokrin tümörler rezektabl ya da ameliyatla tamamen çıkarılabilir eksokrin tümörlerdir. Bu tümörler pankreas kanserinde en sık rastlanan tümör çeşididir.
Tamamen Alınabilir Tümörlerin Tedavisi
Vücudun uzak bölgelerine yayılmamış olan pankreas nöroendokrin tümörlerin birçoğu alınabilir özelliğe sahiptir. Hatta bu tümörlerden vücutta yayılmış ancak çok fazla dağılmamış olan bazıları da tamamen çıkarılabilir.
Yapılacak olan ameliyat, tümörün türüne, büyüklüğüne ve pankreasın yerine göre değişmektedir. Bu ameliyat sadece tümörün alındığı basit bir operasyon olabileceği gibi Whipple ameliyatı (pankreatikoduodenektomi) gibi karmaşık bir işlem de olabilir.
Lenf bezleri genellikle alınabilir. Ancak ameliyat sonrası iyileşme sürecinin yakından takip edilmesi gereklidir. Hastalığın nüksetmesi ya da kanserli hücrelerin yayılması gibi en küçük işaretlerin bile dikkatli bir biçimde izlenmesi çok önemlidir.
Tamamen Alınamayan Nöroendokrin Tümörlerin Tedavisi
Bu tür tümörlerin ameliyatla tamamen alınması mümkün değildir. Bunlar genellikle çok yavaş bir biçimde büyüyen tümörlerdir. Bazı durumlarda, bu tümörlerin gelişimi kontrol altına alınır ve büyümelerini engellemek için çeşitli ilaçlar kullanılır.
Tamamen alınamayan tümör bulunan hastalarda ilk tedavi yöntemi olarak kemoterapi uygulanır. Bu tümörler pankreasın dışına yayılırsa, hastalarda ishal ve hormon problemleri gibi çeşitli semptomlar ortaya çıkar.
Pankreas nöroendokrin tümörlere ilişkin prognoz (hastalığın seyri hakkındaki tahmin) duruma göre farklılıklar göstermektedir. En az istenen durum daha ciddi tümörler ile bağlantılı olanlar, karaciğerde metastaz görülmesi ve lenf bezleri ile bağlantılı olan vakalardır. Tedavisi mümkün olan fonksiyonel tümörlerde 5 yıllık hayatta kalma oranı % 97’den fazladır. Ancak fonksiyonel olmayan tümörlerde bu oran %30’a kadar düşmektedir.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
-
Vaquero, Eva C.; Castells, A. (2013). Tumores malignos del páncreas. Servicio de Gastroenterología. Hospital Clínic. Barcelona.
-
Burgos S J, L., & Burgos De C, M. E. (2004). Tumores neuroendocrinos del páncreas. Revista Medica de Chile.
-
Iglesias-García, J., & Enrique Domínguez-Muñoz, J. (2012). Últimos avances en tumores de páncreas. Gastroenterologia y Hepatologia. https://doi.org/10.1016/S0210-5705(12)70040-7