İyi Annelerin "Hayır" Cevabının 4 Özelliği
Peki, yaptığınız her şeyin doğru olduğunu nereden anlayabilirsiniz? Çocuk yetiştirirken, kusursuz anne veya baba olmaya çalışmak gerçekçi değildir. Aslında, amaç çok daha basittir: gerektiğinde hayır diyebilmek, destek vermek, bağımsızlıklarını teşvik etmek ve tabii ki çocuğunuzun hayatının her aşamasında var olmak.
Hayatın diğer bir gerçeği ise yine de çocuğunuza istediği her şeyi vermenizin değil ihtiyaç duyduklarını vermeniz gerektiğidir. Bu da çoğu zaman kendinizi “hayır” derken, sınırları belirlerken ve çocuğunuzun hoşuna gitmeyecek şeyleri yaparken bulacağınız anlamına gelmektedir.
Ancak, hiçbir durumda “hayır” demek sizi kötü bir anne yapmaz. Bu enteresan konu hakkında haydi biraz daha konuşalım.
1. Kriz anında onunla ilgilenmeyin
Belki de çocuğunuz sizden bir şeyler talep etme yaşına geldi. Telefonunuzla oynamak istiyor, akşam yemeğinden sonra daha fazla tatlı yemek istiyor, arkadaşlarının oyuncağını almak istiyor… ve siz de onların isteklerini reddediyorsunuz.
İşte o zaman çocuğunuz krize girebilir, hatta bazen bu krize tekmeler ve çığlıklar da eşlik edebilir. Onları görmezden gelmeyi tercih ederseniz bu sizi kötü bir anne yapmaz. Aslında bu başvurabileceğiniz en doğru hareket şeklidir.
Çünkü bu tür bir davranışı kabul ederseniz, onu pekiştirmiş olursunuz ve çocuğunuzu onun bu davranışının onu amacına ulaştırdığına inandırabilirsiniz. Krizler hiçbir fayda getirmedikleri için daima yok sayılmalıdırlar: bu şekilde çocuğunuz size şantaj yapmayı öğrenir ve siz buna asla müsaade etmemelisiniz.
Şu da ilginizi çekebilir: Bekar Anne Olmak: Sizi Neler Bekliyor
2. Kolay işleri yaparken onlara yardım etmeyin
Çocuğunuz erken yaştan basit görevleri yerine getirmeyi veya günlük ihtiyaçlarını karşılamayı öğrenmezse, bağımsızlığını kazanamadan ve kendi sorumluluklarını üstlenemeden yetişkinliğe ulaşır. Bu da baştan düzeltmeyi öğrenmeniz gereken bir tehlikedir.
Ayakkabılarını bağlamayı veya ev ödevini yapmayı reddetmek sizi kötü bir anne yapmaz; çocuğunuzun daha sorumluluk sahibi olmasını teşvik eder. Önce buna kızabilirler, size kendi başlarına beceremediklerini ya da zorlandıklarını söyleyebilirler.
Ancak yatak bugün yapılsın yapılmasın veya ev ödevlerinde bir hata yapsınlar yapmasınlar; sonunda her şey yoluna girecektir. En önemlisi de ertesi gün daha iyisini yapmayı deneyecek ve kendi başlarına sizden yardım almadan bir şeyleri becermenin keyfine varacak olmalarıdır.
3. “Hayır” demeniz sizi kötü bir anne yapmaz
Çocuk psikologları bizlere çocukların kendi kararlarını vermeyi ve ebeveynlerini zorlamayı istedikleri yaşın yaklaşık sekiz olduğunu söyler. İşte o zaman temel adalet, ahlak ve saygı kavramlarını anlamaya başlarlar.
Onları uygun şekilde yönlendirmek için elinizden geleni yapmanız çok önemlidir. Sizin sevginize, desteğinize ve rehberliğinize ihtiyaç duyarlar. Çocuğunuza istediğinizden daha çok “hayır” demek zorunda kalıyorsanız, bu sizin kötü bir anne olduğunuz anlamına gelmez.
Sınırları belirliyor ve onlara ne yapıp ne yapamayacaklarını ve onlardan her zaman nelerin beklendiğini söylüyorsunuz. Bugün çocuğunuza ev ödevini bitmeden önce bilgisayar oynamayacağını söylerseniz, bu kuralı her gün uygulamaya çalışın.
Kurallarınız tutarlı değilse ve bugün izin verilen şey yarın yasaklanırsa, çocuğunuz sizden ne beklemesi gerektiğini bilemez. Ne zaman gerekirse “hayır” demekten korkmayın, ancak onların anlayabileceği bir bir dilden sebebini açıklamayı deneyin.
İşte bazı örnekler: “Ev ödevini bitirmeden dışarıda oynayamazsın” veya “Geceyi dışarıda geçirmek için daha çok küçüksün” ve “Yemeğini bitirmeden tatlı yiyemezsin”.
Ayrıca bakınız: Çocuklara zarar veren 10 toksik madde
4. Her an yanında olmamak sizi kötü anne yapmaz
İşte bu annenin sahip olduğu en büyük hatalardan biridir. Tabii ki, her bir anı çocuğunuzla birlikte geçirmek isteyeceksiniz, ancak uzun çalışma saatleri ve sorunlu programlar sebebiyle çoğu insan için çocuklarıyla birlikte her gün öğle yemeği yemek mümkün gözükmüyor.
Endişelenmeyin. Çocuğunuzla her saniye birlikte olmamanız sizi kötü anne yapmaz. Önemli olan onlarla geçirdiğiniz vaktin, ilgi ve sevgiyle dolu kaliteli zaman olmasıdır. Çocuğunuzla evdeyken, onları mutlak önceliğiniz yapın. Söyledikleri her şeyi, kaygılarını, yorumlarını dinleyin. Birlikte geçirdiğiniz her dakikayı özel kılın.
Çocuklar büyürken hepimizin sorumlulukları olduğunu anlamalıdır. Sizin çalışmanız gerekirken onların da okula gitmesi gerekir. Günün 24 saatini beraber geçirmek kolay veya gerekli değildir.
Çocuklar kendilerini korumayı öğrenmelidir. Ve ne zaman size ihtiyaç duysalar sizin kollarınızı açmış şekilde ve anında yanlarında olacağınızı bilmeliler.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- JARAMILLO, JORGE MARIO. (2012). La independencia y la interdependencia como valores orientadores de la socialización en la temprana infancia. Avances en Psicología Latinoamericana, 30(2), 287-303. 2018, de http://www.scielo.org.co/scielo.php?script=sci_arttext&pid=S1794-47242012000200006&lng=e&tlng=e.
- Ramírez, MA. PADRES Y DESARROLLO DE LOS HIJOS: PRACTICAS DE CRIANZA. Estudios Pedagógicos [Internet]. 2005;XXXI(2):167-177. Recuperado de: http://www.redalyc.org/articulo.oa?id=173519073011
- Raznoszczyk de Schejtman, Clara, Duhalde, Constanza, Silver, Rosa, Vernengo, Pía, & Huerin, Vanina. (2013). Juego, simbolización y regulación afectiva en niños preescolares. Anuario de investigaciones, 20(2), 269-276. Recuperado en 02 de diciembre de 2018, de http://www.scielo.org.ar/scielo.php?script=sci_arttext&pid=S1851-16862013000200033&lng=es&tlng=es.