Diyabet: Erken Teşhis Etmek İçin 7 İpucu
Diyabetin erken teşhis edilmesi önemlidir. Birinin bu konuda bir şüphesi varsa, bu durum genellikle diyabet rahatsızlığı olan birini tanıyor olmaktan kaynaklanır. Sonuç olarak, bireyler kendi sağlıkları hakkında daha fazla endişe etme eğilimi gösterirler.
Öte yandan, çok fazla tatlı ve abur cubur tüketme eğiliminde olan kişilere genellikle beslenme şekillerine daha fazla özen göstermeleri, aksi takdirde bu durumun diyabete neden olabileceği söylenir. Ancak, diyabeti teşhis etmelerine olanak sağlamak için bazı ipuçları sunmadıkça bu uyarı eksik kalacaktır.
Bu yazımıza da bir göz atın: Tatillerde Diyabeti Kontrol Etmenin 7 Yolu
Diyabeti teşhis etmek için neler bilmelisiniz?
Herhangi bir durumla baş etmenin en iyi yolu öncelikle onu tanımaktır. Kendimizi ne kadar iyi bilgilendirirsek, o derece duruma uygun önlemler alabiliriz.
Söz konusu diyabet olduğu zaman, bu durumdan muzdarip olan insanlar 40 ila 60 yaşları arasında olma eğilimi gösterir. İnsanlar çoğunlukla bazı problemler yaşayana kadar ya da doktor teşhis koymadan bu durumun varlığını anlamazlar.
Şeker hastalığı kronik bir durumdur – tedavisi yoktur. Yetersiz insülin üretimi ya da direnci nedeniyle kanda bulunan yüksek seviyedeki glikoz (şeker) ile karakterize edilir.
Diyabetin tespit edilmesi için kan testi yapılması gerekir. Eğer bireyin kanı desilitre başına 125 mg’den fazla glikoz içeriyorsa bu kimse diyabetik olarak kabul edilir. Farklı türleri vardır:
- Tip 1: Pankreas insülin üretmez. Çocuklarda ya da genç yetişkinlerde daha yaygındır. Tedavi etmek için hastalar kendilerine insülin enjekte eder ve sağlıklı bir diyete sadık kalırlar.
- Tip 2: Vücut insülini iyi kullanamaz. Bu tip diyabet yaşlı bireyler, yerleşik yaşam tarzını benimsemiş insanlar ya da aşırı kilolu kişiler arasında daha yaygındır.
Tedavisi, insülin ya da glikoz düşürücü ilaçların yanı sıra sağlıklı bir diyet ve egzersizi içerir.
- Gebe: Bu tip diyabet, hormonlar hamilelik sırasında insülinin çalışmasını “engellediği” için ortaya çıkar. 25 yaşından sonra gebe kalan kadınlarda, hipertansiyon varsa ya da hamilelik sırasında çok fazla kilo alınmış ise daha sık görülür.
Gebe diyabetinin diğer nedenleri genetiktir ya da polikistik over sendromudur. Tedavisi, egzersiz ve uygun bir diyetten oluşur.
Diyabet nasıl tespit edilir
Bizi bu duruma karşı uyarabilecek birçok farklı ipucu vardır. Semptomlar düzensiz ya da kafa karıştırıcı olabileceklerinden ötürü bu konuda çok dikkatli olmanız gerekir. Aşağıdaki belirtilerden herhangi biriyle karşılaşırsanız, bir kan testi yaptırmak için doktora başvurmanız en iyisi olacaktır.
1. Daha sık tuvalete çıkma
Daha sık tuvalete çıkıyorsanız bu durum bir diyabet belirtisi olabilir. Doktorlar tarafından poliüri olarak da bilinir ve geceleri daha sık yaşanma eğilimi gösterir. Geceleri sık sık tuvalete gitmek durumunda kalabilir ve uykunuzu almakta zorluk çekebilirsiniz. Her gün içtiğiniz sıvı miktarını artırmamış olsanız bile bu durum meydana gelebilir.
2. Kilo vermek
Kilo kaybına dikkat etmelisiniz. Özellikle de beslenme şekliniz veya egzersiz rutininiz üzerinde herhangi bir değişiklik yapmamışsanız. “Sebepsiz yere” kilo verirseniz, bu durum pankreasla ilgili bir problemden kaynaklanabilir. Bu durum, çocuklarda daha yaygın olmasına rağmen, yetişkinlerde de meydana gelebilir.
3. Hep susamış hissetmek
Ne kadar su içtiğinizin bir önemi yoksa ve her zaman ağız veya boğaz kuruluğu yaşıyorsanız, bu diyabetiniz olabileceğinin başka bir işaretidir. Vücudun daha fazla sıvıya ihtiyaç duyuyor olması, bir şeylerin doğru olmadığını gösteren bir işarettir.
Bunun nedeni, vücudun idrar yoluyla kaybettiği sıvıyı geri kazanma gereksinimidir (her iki işaret de birlikte ortaya çıkma eğilimi gösterir).
Bu durumda susuzluğunuzu su, doğal meyve suları ya da bitkisel çaylarla karşılamanızı öneririz. Durumu daha da kötü bir hale getirecekleri için alkolsüz içecekler, kahve, alkollü içecekler ya da paket meyve suları içmeyin. Nasıl mı? Bu tarz ürünler kandaki şeker seviyelerini artırır.
Şu da ilginizi çekebilir: İnsülin Direnci: Neden Bu Kadar Yaygın?
4. Kaşıntı ya da karıncalanma hissi
Kan şekeri ile bağlantılı olmayan, ancak damar problemleriyle ilişkili, diyabetin başka bir işaretidir. Bunlar “nöropatiler” olarak da bilinir ve uzuvlarda karıncalanma ve bir zayıflık hissine neden olur. Geceleri daha da kötüleşebilirler.
5. Çok yorgun hissetmek
Haftada kaç saat uyuduğunuz önemli değildir, ya da hafta sonu evde oturursanız bile kendinizi sık sık yorgun ve enerjisiz halde bulursunuz. Enerji eksikliği, diyabetin varlığına işaret eden başka bir faktördür (tip 2).
6. Bulanık görüş
Diyabetin ilk aşamalarında insanlar görüş yetilerinde meydana gelen bazı değişimleri tecrübe ederler ve kısa bir süre içerisinde gözlüğe ihtiyaç duyuyor hale gelmeleri mümkündür.
Diyabet tespit edildikten sonra, bazı durumlarda (dikkat ya da tedavi olmaksızın) körlüğe neden olabilecek, örneğin retinopati gibi, sorunların gelişmesini önlemek ya da yavaşlatmak için bir göz doktorunu ziyaret etmek önemlidir.
7. İyileşmeyen yaralar
Örneğin, bireyin kendi kendini kesmesi ya da yaralaması durumunda, yara normal bir zaman diliminde iyileşmiyor ise, bu durum vücutta bir şeylerin yanlış gittiğinin bir işareti olabilir. Genellikle, bu tarz bir geç iyileşme diyabet belirtisi olarak kabul edilir.
Diyabet sahibi olan hastaların, yaraların normalden uzun sürede iyileşmesine neden olan, damar oluşumu ile ilgili problemleri vardır.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- Diabetes UK. (2010). Key statistics on diabetes. Uk Diabetes. https://doi.org/http://www.diabetes.org.uk/Professionals/Publications-reports-and-resources/Reports-statistics-and-case-studies/Reports/Diabetes-prevalence-2010/
- World Health Organization. (2016). Global Report on Diabetes. World Health Organisation Global report on diabetes.https://doi.org/ISBN 978 92 4 156525 7
- Ribeiro, A. J., Lopes, M., Monteiro, R., Cilloni, G., Veiga, F., & Arnaud, P. (2017). Diabetes. In Nanomedicine for Inflammatory Diseases. https://doi.org/10.1201/978131515235