Diyabetin Belirtileri, Nedenleri ve Komplikasyonları
Diyabetin komplikasyonlarıyla ilgili detaylara girmeden önce diyabetin ne olduğunu, ne gibi türleri olduğunu, belirtilerini, sebeplerini ve diyabetten nasıl kaçınılabileceğini hatırlamakta fayda var.
Son olarak diyabetin sebep olduğu en ciddi komplikasyonlardan 11 tanesini sizinle paylaşacağız.
Diyabet nedir?
Diyabet, pankreasın, vücudunun ihtiyaç duyduğu miktarda insülini üretmemesi durumunda ortaya çıkan durumdur. Ya çok üretir ya da az.
Kan şekeri seviyesi olarak bilinen, kandaki glikoz oranının artması sonucunda diyabet ortaya çıkar. Kandaki glikoz ana enerji kaynağıdır ve yiyeceklerden alınır.
İnsülin, glikozun, enerji olarak kullanılmak, dokularınızı ve kaslarını çalıştırmak üzere vücuttaki hücrelere ulaşmasına yardımcı olur.Vücut insülin üretmediğinde, ya da yeterince üretmediğinde glikoz kanda kalır ve hücrelere ulaşmanın yolunu bulamaz.
Bir diyabet hastası doğru bir şekilde tedavi edilmezse, dokuları ciddi şekilde hasar görebilir. Bunun dışında başka komplikasyonlar da ortaya çıkabilir. Zamanla kandaki fazla glikoz oldukça ciddi sağlık sorunlarına neden olmaya başlar.
Bir çaresi olmasa da diyabeti sağlıklı bir şekilde kontrol altında tutmak mümkündür.
Diyabet türleri
- Şekersiz diyabet
- Çocuk diyabeti
- Gestasyonel diyabet
- Tip-1
- Tip-2
Diyabetin Belirtileri
Tip 1 diyabetin belirtileri hızla ortaya çıkabilir. Tip 2 diyabetin belirtileri ise zamanla gelişir. Yıllar sonra ortaya çıkabilir. Şiddeti hafif olduğu için farkına varmamış olabilirsiniz.
Diyabetin belirtileri şöyle sıralanabilir:
- Daha çok susamak ve daha sık tuvalete gitmek
- Bitkinlik ve kilo kaybı
- Hassasiyet ve ruh halinin sık sık değişmesi
- Midenin iyi olmaması ve kusma
- Bulanık görme
- Ağır iyileşen çizikler ve kesikler
- Kaşıntı veya ellerde ve ayaklarda uyuşma
- Tekrarlayan deri, diş eti veya mesane enfeksiyonları
- Kandaki ve idrardaki glikoz oranının yüksek olması
Diyabetin nedenleri
Diyabetin nedenleri ve yaratacağı komplikasyonlar türüne bağlı olarak değişir. Ancak bu duruma sebep olan genel faktörler şöyle sıralanabilir:
- Bağışıklık sisteminin, pankreasta bulunan, insülin üretmekle sorumlu beta hücrelerine saldırması ve onları yıkması
- İnsülin çok az üretilmesi
- Virüs gibi hastalığı tetikleyebilecek çevresel faktörler
- Çok kilolu veya hareketsiz olmak
- İnsülin direnci
- Ailede diyabet hastalığı olması
- Hamilelik sürecindeki hormonal değişimler
- Genetik faktörler
- Yaşam tarzı
Diğer nedenler
- Genetik mutasyonlar
- Pankreasın yaralanması
- Belli bazı ilaçlar
- Diğer hastalıklar
Diyabetin önlenmesi
Diyabeti önlemeye yardımcı olabilecek uygulamalar vardır. Egzersiz yapmak ve kilo vermek de bu uygulamalar arasındadır. Ayrıca şeker, alkol ve sigara tüketiminde ölçülü davranırsanız bu durumun ortaya çıkma ihtimalini düşürmüş olursunuz.
Tip 1 diyabetin ortaya çıkması önlenemez ancak tip 2 diyabet obezite ile ilişkili olduğu için önlenebilir. Sık sık egzersiz yapmak ve dengeli bir beslenme programına uymak tip 2 diyabetin gelişmesini engellemeye yardımcı olacaktır.
Diyabette hipoglisemiyi önlemek için tavsiyeler:
- İlaçlarınızın dozu yeni ihtiyaçlarınıza uygun olacak şekilde ayarlanmalı
- Dengeli bir beslenme programı uygulanmalı
- Egzersiz yapmadan önce karbonhidratlar ölçülü bir şekilde tüketilmeli
Ayrıca hipoglisemi belirtilerinin olduğunu hissettiğiniz anda tüketebilmek için yanınızda her zaman su ve şekerli bir yiyecek bulundurmalısınız.
Diyabetin komplikasyonları
1. Kardiyovasküler sorunlar
Diyabette ana ölüm sebebi kardiyovasküler sorunlardır. Diyabetli hastalarda kalp krizi, inme ve kan damarlarının zarar görmesine bağlı sorunların ortaya çıkma ihtimali yüksektir.
2. Diyabetik nefropati
Diyabetik nefropati, böbreklerdeki kan damarlarının zarar görmesi sonucu oluşan bir hastalıktır. Bu da bu damarların kanı düzgün şekilde filtreleyemediği anlamına gelir. Diyabetik nefropatisi olan bazı insanların diyalize girmeleri gerekebilir.
Hastalık çok ilerlemişse böbrek nakli ihtiyacı doğabilir.
3. Diyabetik nöropati
Diyabetik nöropati gelişme riski kişinin ne kadar zamandır diyabet hastalığı olduğuna bağlıdır. Yüksek kan şekeri nedeniyle oksijen belli bazı hücrelere ulaşamaz. Kan damarları bu durumdan zarar görünce diyabetik nöropati gelişir.
Diyabetli hastaların neredeyse yarısına yakınında nöropatinin bir formu görülür. Kolları ve bacakları her gün kontrol etmek önemlidir. Eğer morluk, kızarma gibi belirtiler varsa mutlaka doktora görünmek gerekir.
Nöropatinin neden olabileceği en önemli sonuçlardan biri ayağın, ayak parmaklarının veya bacakların kesilmesidir. Kollarda ve bacaklarda his kaybı da görülebilir.
4. Diyabetik retinopati
Diyabetik retinopati gözle ilgili bir sorundur. Retinadaki kan damarları o kadar bozulur ki hastada sıvı veya kan sızıntısı görülür. Bu durum körlüğün ana sebeplerinden biridir.
Önceleri hasta görüşünde bazı değişiklikler olduğunu fark edebilir. Retinopati hızla kötüye gidebilir. Diyabetin bu komplikasyonundan tamamen kaçınmak mümkün değildir. Ancak kan şekeri seviyesi dikkatli bir şekilde kontrol altında tutularak risk azaltılabilir.
5. Gestasyonel diyabet
Hamilelerin yaklaşık yüzde 18’inde görülen bir durumdur. 24 hafta civarında ortaya çıkar. Hamilelik boyunca kandaki glikoz seviyesinin yüksek olduğu görülür. Plasentanın hormonlarının insülinin hareket alanını kısıtlaması ve böylece insülin direncine sebep olması nedeniyle oluşur.
Hamile kadınlar tedavi görmezlerse glikoz bebeğe geçip yağ olarak depolanabilir. Sonuçta obez bir bebek doğabilir veya aşırı cenin büyümesi görülebilir.
Bunu da okuyun: 35 Yaş Sonrası Hamilelik
6. Hipertansiyon
Diyabetin en ciddi komplikasyonlarından biri de arteriyel hipertansiyondur. Diyabet ölümlerinin ana sebeplerinden biridir. Yüksek kan basıncı olan kişilerde tip 2 diyabet görülme riski çok daha yüksektir.
7. Cilt sorunları
Cilt komplikasyonları diyabetin ilk belirtilerinden biri olabilir. Erken fark edilirlerse başarıyla tedavi edilebilirler. Bakteriyel enfeksiyonlar, mantar enfeksiyonları ve cilt hassasiyeti diyabet nedeniyle ortaya çıkabilecek sorunlardan birkaçıdır.
Bir de diyabetik dermopati, diyabetik lipoidika necrobiosis, diyabetik kabartı ve lipoid ur gibi yalnızca diyabetli hastalarda görülen cilt sorunları vardır.
8. Ayak sorunları
Bu komplikasyonlar sinir sistemi hasar gördüğünde ortaya çıkar. Diyabetli hastalar zayıf kan akışı sonucu ayaklarında his kaybı yaşarlar. Bir kişi ayağını hissedememeye başladıysa, dolaşım sorunları yaşamaya daha yatkın hale gelmiş demektir. Maalesef kişide nöropati varsa durum daha da kötüdür.
Diyabetli bir hasta ayaklarında his kaybı yaşadığında, ayaklarında onlar farkında olmadan yaralar oluşup ülsere dönüşebilir. Bu yaraların verdiği acıyı hissetmezler. Ayakları yaralı olunca, ayakkabılarına giren küçük bir taş bile enfeksiyona neden olabilir ve bu durumun farkına bile varmayabilirler.
9. Amputasyon
Diyabetin bir başka komplikasyonu da diyabetik ayaktır. Bu durum, ayaktaki derin dokuların enfeksiyon kapması, ülser olması veya yıkımı anlamına gelir. Amputasyon işlemi gerekebilir.
Bu durumdaki insanların kanındaki glikoz seviyesi yüksektir. Ayrıca yüksek arteriyel hipertansiyon da görülür. Amputasyon riskinin azalması için ikisinin de kontrol altında tutulması gerekir.
10. Hiperglisemik Hiperosmolar Nonketotik Sendrom (HHNS)
Özellikle diyabeti (özellikle Tip 2 diyabet) olan yaşlı insanlarda görülen oldukça ciddi bir durumdur. Kandaki fazla kan şekerinin idrara aktarılmasına neden olur. Bu durumda, hasta bol su içmezse susuzluk, bayılma hatta komaya girme riski artar.
Sizde HHNS olup olmadığını anlayabilmek için aşırı susama, 600 mg/dL üzeri kan şekeri, terlemeyen kuru cilt, görüş kaybı, yüksek ateş ve vücudun bir tarafında güçsüzlük gibi belirtilere karşı tetikte olmalısınız.
11. İktidarsızlık
Diyabetik hastaların pek çoğunda yaygın olarak görülen bir diğer komplikasyon da iktidarsızlıktır. Kan şekeri seviyesinin yükselmesi dolaşımı ve sinir uçlarını etkileyebilir. Bu da ereksiyonun gerçekleşmesini ve devamlılığını sağlamakla yükümlü sinirlere hasar verebilir.
Diyabeti kontrol altında tutmak ve düzenlemek için verilen ilaçlar da sertleşme sorunlarına yol açabilir. Ancak sağlıklı alışkanlıklar edinilmesi ve doğru ilaçların kullanılması, zamanla iktidarsızlık sorununu çözebilir.
Kandaki şeker seviyesini kontrol altında tutmak için tavsiyeler
- Kan şekeri seviyenizi düzenli olarak ölçün.
- Reçetenize yüzde 100 sadık kalın.
- Doktor tarafından yazılan insülini kullanın.
- Uygun bir beslenme programına uyun.
- Düzenli olarak egzersiz yapın.
- Fazla miktarda rafine şeker içeren ürünlerden uzak durun.
- Uykunuzu alın ve düzenli bir uyku döngüsü edinin.
- Alkol, tütün ve sigara kullanmaktan kaçının.
Testler
Kandaki glikoz yoğunluğunu ölçmek için kan örneği alınması gerekir. Testi yaptıracak kişi sekiz saat öncesinden yemeyi içmeyi bırakmalıdır.
Bir de Oral Glikoz Töleransı Testi denen bir başka test vardır. Bir kadında gestasyonel diyabet olup olmadığını görmek için bu test yapılır.
Tanı
Bir hastanın kanındaki glikoz seviyesinin yüksek olması diyabetin belirtileri arasındadır. Böyle bir durum olduğunda doktor, diyabet tanısı koyacaktır. Sonrasında yıllık muayene rutini belirlenerek bu durum ölçülür ve konrtro altında tutulur.
Aşırı susama, tuvalete gitme veya açlık hissi de diyabetin belirtileri arasında yer alır. Bu gibi belirtilerin nedenini anlamak için de yapılabilecek farklı testler vardır.
Doktorlar ayrıca ailede diyabet, obezite, sıklıkla enfeksiyona yakalanma veya diyabetle ilgili herhangi bir komplikasyonun olup olmadığını da kontrol edeceklerdir.
Tedaviler
Diyabetin (diabetes mellitus) tedavisinin üç temel dayanağı vardır: beslenme, egzersiz ve ilaç. Komplikasyonların ortaya çıkma riskini azaltmak için kandaki şeker seviyesini normal sınırlar içinde tutmak hedeflenir.
Tip 2 diyabeti olan pek çok hastada, hastalar kilolarını kontrol ettikleri ve düzenli egzersiz yaptıkları sürece ilaç kullanmaları gerekmez. Ancak bazen insülin veya hipoglisemik hapların kullanılması gerekebilir.
Çoğu zaman hasta yıllarca diyabeti olduğunun farkına varmaz. Diyabetin belirtileri sessiz ve derinden ilerler. İlerleme süreci uzun zaman alır. Bu da bir kişinin diyabetli olduğundan tamamen habersiz olabileceği anlamına gelir.