Göz Bebeklerinin Verdiği 9 Mesaj

Hoşlandığınız birinin yanındayken göz bebekleriniz büyür. Eğer hoş olmayan bir şeyle karşılaştıysanız, göz bebekleriniz küçülür.
Göz Bebeklerinin Verdiği 9 Mesaj
Raquel Aldana

Yazan ve doğrulayan psikolog Raquel Aldana.

Son Güncelleme: 19 Eylül, 2022

Belki de bu meşhur lafı yüzlerce defa duymuşsunuzdur: Gözler ruhun aynasıdır.” Kaç defa karşınızdaki kişinin gözlerinin ne söylediğine bakarak karar verdiniz? Özellikle de göz bebekleri, dış dünyaya ne tür mesajlar olabilir?

Aslında gözleriniz, düşüncelerinizi dışa vurur. Vermek istediğiniz mesajların çoğu göz bebekleri aracılığı ile iletilir. Göz bebeklerimizin büyüyüp küçülmesi karşımızdaki kişiye söylemek istediklerimiz ve istemediklerimiz hakkında birçok ipucu verebilir.

Hayattaki diğer birçok şey gibi bunun da hem avantajları hem de dezavantajları vardır. Ayrıca bu metodun yüzde yüz doğru ve güvenilir olmadığını da söylememiz gerekir.

Ancak yine de, iletişimde göz bebeklerinin önemi büyüktür ve bu konuda detaylı bilgi edinip gözlerimizin verdiği mesajları çözümlemeye çalışmak ilgi çekici olabilir.

1. Bir Şeye Odaklandığınız Zaman

Göz bebekleri gerçekten de beyninizde olanların aynasıdır. Dikkatinizi vermeniz gereken bir aktivite ile uğraştığınız zaman göz bebekleri büyür.

Bu durum, Chicago Üniversitesinde psikolog olan Eckhard Hess ve James M. Polt tarafından 1964 yılında yapılan bir çalışma sırasında gözlemlenmiştir. Araştırmacılar tarafından, a şırı derecede zor görevleri yapmaya çalışan katılımcıların göz bebeklerinin büyüdüğü fark edilmiştir.

Diğer yandan daha basit görevleri yaptıkları zaman ise katılımcıların göz bebekleri yavaş yavaş küçülmeye başlamıştır.

konsantrasyon

2. Yorulduğunuz Zaman

1970’lerin başında Kaliforniya Üniversitesi’ndeki psikologlar, zihnin aşırı yorulmasına göz bebeklerinin nasıl tepki verdiğini araştırmak istediler. Diğer bir deyişle, enerjiniz tükendiğinde ya da kavrama yeteneğinizin sınırlarını zorladığınızda ne olacağını merak ettiler.

Bu konuda yapılan çalışma sırasında, bir grup gönüllüden bilgisayar ekranındaki çoktan seçmeli soruları ellerinden geldiği kadar hızlı şekilde cevaplamaları istendi. Ayrıca sorulardaki dört muhtemel cevaptan sadece birini seçmeleri gerektiği belirtildi.

Test, ilk bakışta kolay gibi gözükse de araya gizlenmiş bir tuzak vardı. Çünkü problemler dizisi hiç bitmiyordu ve birini cevaplayınca ardından hemen yenisi geliyordu.

Bu durum katılımcıları öylesine yordu ki, testi bırakmak zorunda kaldılar. Araştırmacılar ise, çalışma sırasında katılımcıların beyinleri aşırı zorlandığı zaman göz bebeklerinin ciddi derecede küçüldüğünü fark ettiler.

3. Dikkatinizi Çeken Bir Şey Olduğu Zaman

1977 yılında psikolog White ve Maltzman, yaptıkları araştırmada katılımcılara üç farklı kitaptan alınan bölümlerin okunmasının göz bebeklerine nasıl etki edeceğini inceledi: İlki erotik, ikincisi ağır bir dram, üçüncüsü ise sıradan bir konusu olan bir romandı.

Yeni uyaranlara karşı genellikle ilgi ve dikkatle cevap verildiği için çalışmanın başlangıcında bütün katılımcıların göz bebeklerinin büyüdüğü fark edildi.

Ancak daha sonra sadece erotik ve dram konulu romanları dinleyen katılımcıların göz bebeklerinin büyük kaldığı gözlemlendi. Sıradan bir hikayesi olan romanı dinleyen katılımcıların ise ilgi seviyesi düştükçe göz bebekleri de küçülmeye başladı.

4. Beyninizle İlgili Bir Şeyler Yanlış Gittiği Zaman

Doktora gittiğinizde, nörolojik sisteminizin normal olarak çalıştığından emin olmak için doktorunuz göz bebeklerinizin boyutunu küçük bir el feneriyle kontrol eder.

Örneğin iki göz bebeği de aynı boyutta değilse, bu durum felç gibi bir nörolojik bozukluğu veya görme kabiliyetinde bir problemi işaret edebilir.

birbirine bakan kadın ve erkek

5. Cinsel Anlamda Birine İlgi Duyduğunuz Zaman

Bir insanın başka bir insana ilgi duyduğunu veya tam tersi, iki insanın birbirinden hoşlanmadığını nasıl anlarsınız? Böyle bir durumda her ikisinin de göz bebekleri mümkün olduğu kadar genişler.

Bernick tarafından 1971 yılında yapılan çalışmalar, cinsel arzuların göz bebeklerinde büyümeye neden olduğunu öne sürmüştür.

Ancak yapılan diğer çalışmalar bu reaksiyona neden olan şeyin kişinin kendisi değil, fiziksel çekim olduğunu ortaya koymuştur.

6. Duygularda Ani Değişmeler Olduğu Zaman

Chicago Üniversitesi’nden başka bir psikolog grubu tarafından bu konu üzerine gerçekleştirilen çalışma sırasında, katılımcılara farklı duygusal tepkiler vermesine yol açacak şekilde tasarlanmış çeşitli fotoğraflar gösterildi.

Katılımcılar slayt gösterisini izlerken göz bebeklerindeki her bir değişim kayıt altına alındı. Çocuk istismarı, işkence veya şiddet içeren farklı görüntüler gördükçe, insanlar normal olarak iğrenerek tepki gösterdiler.

Ayrıca katılımcıların bu korkunç görselleri gördükleri zaman göz bebeklerinin ilk başta büyüdüğü; ancak daha sonra bilinçsizce görmemeye çalışıyorlarmış gibi göz bebeklerinin hızlıca küçüldüğü fark edildi.

7. Canınız Yandığı Zaman

Psikolog Alex Chapman tarafından 1992 yılında yapılan bir çalışmada az miktarda fiziksel acıya maruz kalan katılımcıların göz bebeklerinin büyüğü ortaya çıktı.

Aslında göz bebekleri 0.02 mm’den daha fazla genişleyebilir. Bu keşif, acının yoğunluğunu değerlendirebilme ve bununla bağlantılı olarak da her bireyin acı eşiğini bulabilme imkanı tanıdığı için önemlidir.

8. Alkol veya Madde Kullandığınız Zaman

Alkol veya uyuşturucu gibi maddeler, göz bebeklerinin daralmasına neden olur. Ancak amfetamin, kokain ve LSD tam tersi etki yaratarak göz bebeklerinin devasa şekilde büyümesine yol açar. Bu nedenle, trafik polisleri alkol muayeneleri sırasında sürücülerin göz bebeklerini kontrol eder.

Madde kullanımı söz konusu olduğunda, ilginç bir şekilde; tüketim çok az bile olsa büyüme veya küçülme neredeyse her zaman oluşur. Ancak aşırı kullanım veya zehirlenme olursa göz bebekleri genellikle olması gerekenin tam tersi şekilde tepki verir.

9. Kişiliğiniz, Hatta Politik Görüşleriniz Bile Ortaya Çıkabilir!

Sadece göz bebeklerinizin yapısına bakarak ne tür bir kişiliğe sahip olduğunuzu anlamak oldukça zordur. Ancak İsveç’te bulunan Karolinska Enstitüsü’nde görevli olan Profesör Matt Larsson’a göre, iriste bulunan çizgilerden yola çıkarak kişiliğin belli başlı özellikleri ortaya çıkartılabilir.

Bir kişinin gözünün renkli kısmı olan iris, dışa doğru açılan çok sayıda kırıklı çizgi veya çukurdan oluşuyorsa, bu durum kişinin oldukça hassas, dürüst ve arkadaş canlısı eğiliminde olduğu anlamına gelir.

Diğer yandan yine Larsson’un çalışmalarına göre irisin dış kenarlarında bulunan belirgin kırışıklıklar veya dairesel çizgiler, düşünmeden hareket eden bireyin veya agresif kişiliğin göstergesi olabilir.

Şüphesiz ki bu, iris ile ilgili daha fazla bilgi sahibi olunması adına, üzerine başka çalışmalar daha yapılması gereken önemli bir buluştur.

Bu çalışmalara göre, anahtar rol Pax6 genindedir. Bu gen, ruh halinin ve oto kontrolün düzenlenmesinden sorumlu olan beynin ön singulat korteksinin ve göz dokularının üretiminde ve gelişiminde rol oynar.

Bunlara ek olarak 1969 yılında yapılan bir çalışmada araştırmacı Barlow, katılımcılara liberal ve muhafazakar politikacıların fotoğraflarını göstererek göz bebeklerindeki değişimi inceledi ve bu kişilerin sahip oldukları ideolojik ve politik eğilimlerin göz bebeklerindeki değişimle uyuştuğunu fark etti.

Herhangi Biri Göz Bebeklerindeki Detayları Fark Edebilir mi?

Bu tip detayların yakalanması çok zor olduğu için gözünüzden kaçabileceğini düşünebilirsiniz. Ancak Dartmouth Koleji tarafından gerçekleştirilen bir çalışmaya göre, bu küçük hareketleri kasıtlı olarak yapmasanız da bunlar bilinçaltınızda kaybolup gitmez.

Öyle ya da böyle, beyninizin duyguları işlemekten sorumlu olan bölgelerinin bu minik detayları bile kavrayarak gerekli tepkileri vermesi için vücudunuzu hazırladığı söylenmektedir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Pupil Size in Relation to Mental Activity during Simple Problem-Solving. BY ECKHARD H. HESSJAMES M. POLT. SCIENCE13 MAR 1964 : 1190-1192
  • Juris, M., & Velden, M. (1977). The pupillary response to mental overload. Physiological Psychology. https://doi.org/10.3758/BF03337847
  • Chapman, C. R., Oka, S., Bradshaw, D. H., Jacobson, R. C., & Donaldson, G. W. (1999). Phasic pupil dilation response to noxious stimulation in normal volunteers: Relationship to brain evoked potentials and pain report. Psychophysiology. https://doi.org/10.1017/S0048577299970373
  • Richman, J. E., McAndrew, K. G., Decker, D., & Mullaney, S. C. (2004). An evaluation of pupil size standards used by police officers for detecting drug impairment. Optometry. https://doi.org/10.1016/S1529-1839(04)70037-8
  • Larsson, M., Pedersen, N. L., & Stattin, H. (2007). Associations between iris characteristics and personality in adulthood. Biological Psychology. https://doi.org/10.1016/j.biopsycho.2007.01.007

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.