Menopoz Sonrasında Kadınlarda Ürogenital Atrofi

Ürogenital atrofinin semptomları genellikle hastaları duygusal olarak etkiler. Aynı zamanda yaşam kalitelerine de etkisi olur. 
Menopoz Sonrasında Kadınlarda Ürogenital Atrofi
Alejandro Duarte

tarafından incelendi ve onaylandı. biyoteknoloji uzmanı Alejandro Duarte.

Tarafından yazılmıştır Equipo Editorial

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Ürogenital atrofi, menopoz evresine girmenin olası sonuçlarından biridir. Sıcak basmaları veya ruh hali değişiklikleri kadar iyi bilinmese de, kadınların yaşam kalitesini doğrudan etkileyebilecek birçok etkisi vardır.

Son yıllarda yaşam beklentisi önemli ölçüde arttı. Bununla birlikte, kadınların menopozla yaşamak zorunda olduğu yıllar da artmış oldu. Yaşamın bu aşamasında, östrojen azalması olması, birkaç hastalığa ve duruma yol açabilir. Beş yıllık menopozdan sonra, kadınların üçte birinin belli bir derecede ürogenital atrofiye maruz kaldığı tahmin edilmektedir.

Bu duruma ve semptomlarına daha yakından bakmadan önce östrojenin rolünü anlamamız önemlidir.

Östrojenin çeşitli türlerinin kadınlardaki fonksiyonları

östrojenler

Östrojenler, yumurtalıklarda ve böbrek üstü bezlerinde üretilen dişi steroid cinsiyet hormonlarıdır. İkincil dişi cinsel özelliklerinin gelişmesinden sorumludurlar. Bunlardan bazıları şöyledir:

  • Kalçaların genişlemesi
  • Meme büyümesi ve gelişimi
  • Diğer hormonlarla birlikte adetin düzenlenmesi

Kadınlarda ergenlik ve cinsel olgunluk dönemi östrojen üretimi yükseldiğinde başlar. Sonuç olarak, vücut, rahim, vajina, endometriyum ve fallop tüplerinde gelişmeyi uyarır. Bu hormonların seviyesi, menopoz dönemi gelene kadar aşağı yukarı sabittir. Menopoz olunduğunda ise bu hormonlarda büyük bir düşüş olur.

Östrojenler, ikincil dişi özelliklerinin gelişimini kontrol etmenin yanı sıra, aşağıdakiler gibi başka işlevlere de sahiptirler:

  • Cildin görünümünü iyileştirme. Kollajen üretiminde ve cildin yenilenme süreçlerinde önemli bir rol oynarlar.
  • Kardiyovasküler sistemin güçlendirilmesi. Yağ metabolizmasında rol alırlar ve HDL üretimini aktif hale getirirler.
  • Kemik sistemini güçlendirme. Östrojenler kalsiyum kaybını önler ve kalsiyumun düzgün mineralizasyonunu sağlarlar. Böylece kemiklerin kırılganlaşmasını önlerler.
  • İdrar sisteminin doğru çalışmasına katkıda bulunma. Bir kadının idrar fonksiyonlarının sıklığını sürdürmeye yardımcı olurlar.
  • Beyni olumlu etkileme. Beyne kan akışını ve glikoz üretimini desteklerler.
  • Cinsel arzuyu teşvik etme. 

Ürogenital atrofinin semptomları nelerdir?

Ürogenital atrofi belirtileri genellikle hastaları duygusal olarak etkiler ve daha önce de belirttiğimiz gibi yaşam kalitelerini etkileyebilir. Diğer menopoz semptomlarının aksine, ürogenital atrofi, sürüp gider ve düzgün bir şekilde tedavi edilmezse daha şiddetli hale gelebilir.

Menopoz döneminde östrojendeki düşüş, vajinal sağlık üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Hem vajinal enfeksiyonları hem de idrar enfeksiyonlarını destekleyen vajinal pH’da değişiklikler olur.

Vajinal mukozayı besleyen damar ağı azalır. Sonuç olarak kayganlık azalır. Yağlanmadaki bu eksiklik, sık sık tahrişe, kuruluğa ve disparöniye yol açabilir. Disparöni, cinsel ilişki sırasında ağrı yaşanması olarak tanımlanır.

Son olarak vajinal mukoza ince ve kırılgan hale gelir ve vajinal muayene sırasında spekulum takılması veya cinsel ilişkinin kendisi gibi normalde güvenli olan prosedürlerde yaralanma riski artar.

yaşlı kadın doktor haplar

Ürogenital atrofi için tedavi

Birkaç oldukça etkili tedavi, ürogenital atrofi ile ilgili semptomları yavaşlatmaya, azaltmaya ve hatta iyileştirmeye yardımcı olabilir.

Öncelikle vajinal nemlendiriciler ve kayganlaştırıcılar vardır. Bunlar, cinsel ilişki sırasında yağlayıcıların da yardımıyla, hafif veya orta derecede semptomları olan hastalar için ilk basamaktaki tedavi yöntemlerdir. Bu ürünler kuruluk semptomlarını azaltır ve pH’ı eski haline döndürür ancak mukoza zarlarındaki değişiklikleri tersine çeviremezler.

Öte yandan hormonal tedaviler vardır. Bu tedavi basamağı, orta ile yoğun şiddet aralığında semptomlar yaşayan kadınlar için en iyi seçim olarak kabul edilir.

Hormon tedavisi, menopoz dönemindeki hormon eksikliği nedeniyle ortaya çıkan değişiklikleri tersine çevirebilir. Uygulama sistemik, oral veya vajinal olabilir. Lokal olarak uygulanan düşük östrojen dozları hormonal ilaç tedavisinin ilk tercihidir.

Son olarak, yaşam tarzı değişikliği ve hormonal olmayan tedavi, ürogenital atrofi semptomlarını iyileştirmek için en iyi seçenekler olarak kabul edilir. Özellikle minimal miktarda değişiklik yaşayan veya hafif semptomları olan kadınlarda ve östrojen istemeyen veya kullanamayanlarda durum böyledir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Bruno, R. V. (2012). Tratamento da atrofia urogenital com a administração local de estrogênios: Um estudo randomizado, controlado em mulheres no climatério e na pós-menopausa. Revista Brasileira de Medicina.
  • Pérez A., L. E., & C. Rojas, I. (2015). Menopausia: panorama actual de manejo. Revista Med. https://doi.org/10.18359/rmed.1226
  • Monsalve, C., Reyes, V., Parra, J., & Chea, R. (2018). Manejo terapéutico de la sintomatología climatérica. Revista Peruana de Ginecología y Obstetricia. https://doi.org/10.31403/rpgo.v64i2057

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.