Sinirlerinizi Kontrol Etmek İçin Uygulayabileceğiniz 5 Temel Strateji
Yılın belli dönemlerinde (örneğin Aralık ayı) veya hayatımızın belli zamanlarında (bir düğünden önce, taşınırken v.b.) endişeli ve gergin hissetmemiz normaldir.
Peki, herhangi bir zamanda “tatil moduna” geçmek mümkün mü? Bunu yapabilmek ve sinirlerinizi kontrol etmek için aşağıdaki stratejileri izlemenizi tavsiye ediyoruz.
21. yüzyılın hararetli ortamında sinirlerinizi kontrol etmek
Öyle görünüyor ki biz istemesek de hayatımız bizi değiştirmek konusunda ısrarcı olabiliyor. Stresliyiz, öfkeliyiz, herkese karşı sinirliyiz…
Günlük hayatın telaşı sakinleşmemize, kalp atışlarımızın hızını düşürmemize hatta enerjimizi toplamak için bir dakika için bile olsa durup dinlenmemize izin vermiyor.
Dinlenebildiğimiz tek zaman dilimi tatiller. Bazen o bile işe yaramayabiliyor çünkü iki hafta yıl boyunca biriken her şeyden ve stresten arınmamız için yeterli olmuyor.
Kumsalda uzanmış güneşlenirken sinirlerinizi kontrol etmek kolay geliyor olabilir ancak “gerçek dünya”ya döndüğünüz ilk gün sinirleriniz de sizinle birlikte geri döner.
Peki, insanlar için sinirli olmak sakin kalmaktan daha mı kolay?
Beyinlerimizin dur durak bilmeden çalıştığı ve sürekli yeni şeyler keşfetmeye ihtiyaç duyduğu doğrudur. Ancak bununla sürekli etrafınızdaki insanlarla tartışmanız veya uyumakta zorluk çekmeniz arasında fark vardır.
Bu nedenle sınav, iş görüşmesi, bir eşyanın bozulması, yolda çıkan bir sorun nedeniyle işe geç kalma veya elektrik faturalarının fazla gelmesi gibi durumlarla karşılaştığınızda, sinirlerinizi kontrol etmesini bilmeniz çok önemlidir.
Sinirlerinizi kontrol etmenize yardımcı olacak ipuçları
Sinirli olmanın normal olduğunu düşünüyor olabilirsiniz ancak ne zihinsel ne de ruhsal sağlığınız için bir yararı yoktur. Bu nedenle bugünlerde sinirlerinizi ve anksiyetenizi kontrol etmeyi öğrenmeniz hiç olmadığı kadar önemlidir.
Aşağıdaki ipuçlarını aklınızdan çıkarmayın:
1. Sizi sinirlendiren şeylerin neler olduğunun farkına varın
Yöneticinizin sizinle konuşma biçimi veya sizden belli şeyleri yapmanızı istemesi, belli konularda iş arkadaşlarınızla aynı fikirde olmamanız, yaşadığınız şehirdeki trafiğin ve kaosun günden güne artması sizi sinirlendiriyor olabilir.
Sizi sinirlendiren şeylerin neler olduğunu fark ettiğinizde, sinirlerinizi kontrol etmeniz kolaylaşacak.
- Yöneticinizle görüşmenin stresli bir durum olduğunun farkındaysanız, o görüşmeye ya tartışmaya ya da çözüm bulmaya eğilimli bir şekilde gidersiniz.
- Trafiğin sizin için bir sorun olmaktan çıkması için başka bir yoldan gitmeyi veya evden biraz daha erken çıkmayı deneyebilirsiniz.
2. Nefes alın
Biraz önce bahsettiğimiz ipucuyla ilişkili olarak, anksiyetenin veya öfkenin sizi kontrol etmesini engellemenin bir diğer yolu da bilinçli bir şekilde nefes alıp vermenizdir.
Bu ne anlama gelir? Akciğerlerinize havanın nasıl girip çıkacağını kontrol edebilirsiniz.
Fark etmemiş olabilirsiniz ama stresli olduğumuzda üstünkörü nefes almaya başlarız. Nefesimiz tıkanmaya, nefes alıp vermemiz zorlaşmaya başlar.
Öyle bir anda gözlerimizi kapayıp birkaç kez derin nefes alıp verirsek belli duygularımızı kontrol altına almayı başarabiliriz. Böylece bir tartışmaya girmekten veya daha sonra pişman olacağımız bir şeyi söylemekten kaçınabiliriz.
- Bilinçli veya derin bir şekilde nefes alıp vermek beynimize her şeyin yolunda gittiği ve endişelenmemiz gereken bir şey olmadığı sinyalini verir.
- Ayrıca daha iyi nefes alıp vermeye başlamak için illa stresli bir durumla karşılaşmanız gerekmiyor. Bilinçli bir şekilde nefes alıp vermeyi sizi daha huzurlu bir insana dönüştürecek bir alışkanlık haline getirin.
Bunu da okuyun: Sağlıklı Bir Beyin İçin Tüketmeniz Gereken 8 Gıda
3. Kendinize baskı yapmayı bırakın
Bazen kendimizden beklentimizin çok yüksek olması da sinirli hissetmemize yol açabilir. Her şeyin mükemmel gitmesini isteriz. Bu durum uykularımızın kaçmasını ve heyecanlanmamıza neden olur. Başarısız olmayı ve hata yapmayı kabullenemeyiz. Bu nedenle de bir türlü sakinleşemeyiz.
Elbette bu kendimizle ilgili olumlu beklentiler içinde olmayı kesmemiz gerektiği anlamına gelmiyor. Bunun yerine işlerin bazen umduğumuz gibi gitmeyebileceğini kabullenmeliyiz.
Kendimize “Ne yanlış gidebilir?” diye sormak yerine “Neler iyi gidecek?” diye sormalıyız. Kötü haberler aldığımızda veya kötü deneyimler yaşadığımızda bile yaşadıklarımızdan önemli dersler çıkarabiliriz.
4. Kontrol edemeyeceğiniz şeylerle ilgili endişe duymayın
Arapça’da şöyle bir söz vardır: “Sorununuzun bir çözümü varsa endişelenecek ne var? Sorununuzun bir çözümü yoksa endişelenecek ne var?”
Değiştirmeye, kontrol etmeye veya iyileştirmeye gücümüzün yetmeyeceği pek çok şey vardır. Maalesef bizi en çok sinir eden şeyler de bunlardır.
Düğün gününüzde yağmur yağabilir, yolda bir kaza olabilir, önemli bir toplantı gününde iş arkadaşlarınızdan biri hastalanabilir. Bu tür şeylerle en iyi şekilde baş etmeyi öğrenmelisiniz.
Böylece üzerinizdeki baskı biraz olsun azalır ve hayatın tadını daha iyi bir şekilde çıkarabilirsiniz.
5. Doğayla iletişim kurun
Bir parkta oturmak, kampa gitmek, kuşların ötüşünü dinlemek, deniz kıyısında yürümek gibi aktiviteler sinirlerinizi kontrol etmek için yapmanızı önerebileceğimiz aktivitelerdir.
Doğayla iletişime geçmenin neredeyse “büyüleyici” ve açıklanması zor bir etkisi vardır.
Bunun nedeni daha saf ve gerçek bir ruh haline kavuşmamızı sağlaması veya doğa anayla karşılaşmamız olabilir. Şehirden uzaktaki bir yerlere gidip yaptığımız bu “kaçamaklar” oldukça etkileyici bir şekilde yenilenmemizi sağlarlar.
Ormanda veya dağlarda yürüyüş yapmak, koylarda veya kayalıklarda yürümek ve ışıklarla ve gürültüyle dolu olmayan bir yerde bir geceden fazla kalmak kendimizi sinirli hissetmeyi bırakmamız için çok önemlidir.
Bu tür aktiviteler yapmak için izin günlerinizi beklemeyin, haftasonlarından en iyi şekilde yararlanmaya bakın.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- Folkman S. Personal control and stress and coping processes: A theoretical analysis. J Pers Soc Psychol. 1984;
- Anderson ND, Lau MA, Segal Z V., Bishop SR. Mindfulness-based stress reduction and attentional control. Clin Psychol Psychother. 2007;
- Lyubomksky S, Sheldon KM, Schkade D. Pursuing happiness: The architecture of sustainable change. Review of General Psychology. 2005.
- Koenig HG. Concerns about measuring “spirituality” in research. J Nerv Ment Dis. 2008;