Bu Hayatta, Mutlu Olmayı Hak Ediyorsunuz

Eğer kendi mutluluğunuz ile ilgilenmez ve iyi olmak için gayret sarf etmezseniz, başkaları da buna uğraşmayacaktır. Ayrıca insanların sizi kullanması çok daha kolay olacaktır. Bu yüzden, sahip olduğunuz mutluluğu savunmanız gerekmektedir.

Bu hayatta, mutlu olmayı hak ediyorsunuz ve tüm hayallerinizin gerçeğe dönüşmeyeceğinin bilincinde olarak, elinizde olanlar ile mutlu olup yolunuza çıkan birçok güzel şeyi kabul edebilirsiniz.

Mutlu olmayı istediğinizi yüksek sesle belirtmek bencilce bir eylem midir? Tabi ki de öyledir. Mutlu olmak hepimizin hakkı olan bir şeydir – tıpkı sevilmek, saygı görmek ve değer verilmek gibi…

Hiçbir şey, mutlu bir hayata sahip olmaktan daha değerli değildir. Ama kafanızda bir şeyin çok net olması gerekir: bir başkasının sizi “mutlu etmesini” beklemek hiç bir işe yaramaz. Mutlu olmak için, kendinize odaklanmanız gerekmektedir.

Mutlu olmak için hayatınızda neleri kabul edip neleri kabul etmeyeceğinizi öğrenmeniz gerekir

Aslında mutlu olabilmek için, çok fazla şeye ihtiyacınız yoktur. İnsanların çoğu, Mutluluğun hesap cüzdanındaki uzun sıfırlı dizelerden ya da arkadaş listesindeki büyük rakamlardan geleceğini düşünen kişi tamamen yanılmaktadır.

Tek ihtiyacınız olan, kendinizi sizin için önemli olanlarla sarmalayacağınız onur ve bağımsızlıkla dolu bir hayattır.

• Mutluluk bazen bir tevazu ya da minimalist bir yaşam olabilir. En önemli şey, ne istediğinizi bilmektir. Bu kendinizle özdeşleştirebileceğiniz ve  başarabileceğiniz bir şey olmalıdır.
• Zevk aldığınız ve gurur duyduğunuz şeyleri yaptığınız bir hayat sürdürün. Bu, sizin kendinize verebileceğiniz en güzel hediye olacaktır.
• Diğer her şey aslında “aksesuar”dır; yaşamınıza fayda da getirebilirler, zorluklar da…
• Bu hayatta ne istediğinizi bilmek, her zaman çok kolay olmayabilir. Bazı beklentilerin oluşması için öncelikle, belirli bir hayat tecrübesine sahip olmanız gerekir.
• Bazı insanların kişilik özelliklerinin sizinkilerle uyuşmadığını fark edebilirsiniz – eğer içine kapanık biriyseniz, örneğin. Bu, çok fazla arkadaş bulmak yerine birkaç yakın arkadaş edinmeye öncelik vermenizi sağlayabilir; bu ise ancak zamanla öğrenebileceğiniz bir şeydir.

Değer verilmeyi ve saygı görmeyi hak ediyorsunuz

Bu, asla unutmamanız gereken temel kuraldır: hak ettiğiniz şeylerin zaten farkındasınız, ve önce kendinizi düşünmek ve özsaygıya sahip olmak için başkalarının saygısını da hak ettiğinizi bilmelisiniz.

Bu, çok açık görünebilir, fakat öncelikle kendinize karşı bir sevginiz olmazsa, başkalarının arzuları ve sizin olmayan motivasyonlar tarafından yanlış yönlendirilmeniz çok kolay olur; öyle ki kendi mutluluğunuzu kaybedebilirsiniz.

Buna değmez. Sizin olanı savunun; karakterinizi, bölgenizi ve kişisel değerlerinizi koruyun. Bu hayatta, herkes değerli olmanın yanı sıra, saygıyı da hak etmektedir.

• Ebeveynler, çocuklarını tanımalı ve onlara saygı göstermelidir ki, çocuklar mutlu ve duygusal yönden güvenli bir şekilde büyüyebilsinler. Bu sayede çocuklar, günden güne, kendi benlik saygılarını elde ederler.
• Mutlu olmak için ayrıca, partnerinizden gelecek saygı ve sevgiye de ihtiyacınız var. İlişkinizi mutlu ve istikrarlı bir şekilde tutmak istiyorsanız, kendinizi önemsediğiniz kadar ilişkinizi de önemsemelisiniz.
• Kişinin saygı hak ettiğini söylemesi, kesinlikle bencilce değildir. Ailenizin, arkadaşlarınızın, iş arkadaşlarınızın ve tabii ki partnerinizin size saygı göstermesini hak ediyorsunuz.

Ayrıca, kendinize saygı duymayı öğrendiğinizden, hayatınızdaki diğer insanlara da saygı gösterebileceksiniz; çünkü size nasıl davranılmasını istediğinizi biliyorsunuz.

Hayatınızın sonuna kadar mutlu olmayı amaçlayın

Bu hayatta, belki daha büyük bir ev, düşünceli, mütevazi ve çekici bir partner ve güzel bir iş isteyebilirsiniz. Fakat tüm bunlardan çok daha önemli olarak, hayatın size getirdikleri ile mutlu olmanız gerekmektedir.

Hayatınızdaki tüm düşlerinizi gerçekleştirmek mümkün olmayabilir; fakat mutluluk, bir nesne değildir. Mutluluk, anlardan, kişilerden ve deneyimlerden ibarettir. Sadece gözlerinizi ve kalbinizi açık tutarak yaşamayı deneyin, mümkün oldukça basitçe anın tadını çıkarmaya çalışın.

• Yalnız olmanız ya da çok fazla arkadaşınızın olmaması hiç önemli değildir. Yalnızca kendinize karşı nazik olun ve sizi mutlu eden insanları kendinizden uzaklaştırmamaya dikkat edin.
• Hayat her zaman kolay değildir ve bazen önünüze engeller koyar. Bu yüzden, her gün kendi yaklaşımınızı ve düşüncelerinizi izlemeniz gerekmektedir.
• Yaklaşımınız, içinizdeki en kritik ögelerden biridir. Hayatı cesur ve iyimser bir şekilde karşılamanızı sağlayan şey de budur.
• İyimser bir yaklaşım, gerçeği bilge bir şekilde görmenizi sağlar. Evet, hayatınızda belki pek çok kötü an vardır, fakat bir o kadar da iyi anlara sahip olduğunuzu unutmayın ve her gününüzü olabildiğince mutlu bir şekilde geçirin. Eğer bu duyguya karşı çıkmaya kalkarsanız, kin ve mutsuzluk içinde sıkışıp kalmaya mahkum olursunuz.

Ufka, umutla ilerlemeyi öğrenmek zorundasınız, kendinize öncelik vermeyi unutmayın ve sadelik ve tevazu ile sizi çevreleyen her şeyi sevmeyi de unutmayın.