Aşk İlişkileri Konusunda Şanssız Olmak
Pek çok insan söz konusu aşk ilişkileri olduğunda şanssız olduğunu söyleyip yakınır. Peki, gerçekten de şanssızlık hep sizi mi buluyor? Sorun sizin ondan kaçamamanız mı yoksa onu arayıp bulmanız mı?
Biz ilişkiler için genellikle ikinci açıklamanın daha doğru olduğunu düşünüyoruz. Özellikle de hep size saygı duymayan veya sizin hak ettiğiniz şekilde sizi sevmediğine inandığınız insanlarla karşılaştığınızdan şikayet ediyorsanız sorun sizdedir.
Aşk ilişkileri konusunda şanssız olmakla ilgili söylemek istediğimiz çok şey var.
Aynı romantik kalıpları tekrarlayıp durmak
Bir ilişkide aynı kalıbı tekrarlayıp durmanın şanssızlıkla ilgisi yoktur. Bu, sizin yaşadığınız ilişkilerden dersler çıkarmadığınız ve hep aynı tuzaklara düştüğünüz anlamına gelir.
Partneriniz sizi sürekli sözel olarak taciz ediyorsa neden ilişkiniz devam ediyor?
Aşık olduğunuz dönemde karşınızdaki kişinin sevgi dolu görünüp sonrasında değiştiği doğrudur.
Ancak böyle bir değişim olduğunda o kişiyi geride bırakmalısınız. Size en ufak bir saygısızlık yaptığında veya sözlü olarak sizi suistimal etmeye kalkıştığında başınız dik bir şekilde ondan ayrılmalısınız.
Ancak bazı insanlar “aşk” başlığı altında her şeyi mazur görürler ve o dönemdeki sevgililerinden ayrılmayarak bu durumu desteklerler. Sonra da yeni sevgilileriyle de, ondan sonraki sevgilileriyle de aynı şeyleri yaşarlar. Sonuç da her zaman aynıdır.
Kendi hatalarınız üzerinde düşünmelisiniz ancak belli bazı bekletilerin tam anlamıyla farkında olmadan karşınızdaki kişiyi de suçlayabilirsiniz. Bu beklentilerden bazıları şunlar olabilir:
- Bir şeylerin değişmesi için beklemek: Onlara bir kez, iki kez hatta üç kez şans verirsiniz. O kişi için hissettiğiniz aşk o kadar güçlüdür ki (veya siz öyle sanıyor da olabilirsiniz) davranışlarını veya tutumlarını değiştireceklerini umarsınız. Ancak hiçbir şey değişmez.
- Çok yüksek beklentilere sahip olmak: Partnerinizin mükemmel olmasını, benzersiz olmasını, öteki yarınız olmasını istersiniz… Bu yüzden ne gerekirse yaparsınız. Her şeye dayanır, onun için savaşırsınız. Çünkü o mükemmel olmalıdır.
- İlk etapta bazı şeyleri görmezden gelmek: Size ilk kez bağırdıklarında bu sizi etkilemez ancak aynı şey onuncu kez olduğunda yetti artık diyebilirsiniz. Bu yüzden bir kereliğine bile olsa böyle bir şeye müsaade etmemek en iyisidir. Aksi halde bu durum normal bir şeye dönüşebilir.
Bunu da okuyun: Gerçek Aşk Sizi Yargılamaz Ya Da Sınırlamaz
Bilinçsiz tercihler aşk ilişkileri konusunda şanssız olmanıza yol açabilir
Partnerinizi bilinçli bir şekilde seçmediğinizde aşk ilişkileri konusunda şanssızlık yaşayabilirsiniz. Bu da bazen bir seçim bile yapmadığınız anlamına gelir.
Karşınıza ilk çıkan kişi aradığınız aşktır. Onları reddetmeyi aklınızdan bile geçirmezsiniz. Nazik ve açık davranmalarının sizi etkilediğini söylersiniz!
Bu durum, öz saygı eksikliğinin açık bir göstergesidir. “Hayır” demeyi öğrenmeniz gerekiyor. Gerçekten bir ilişkiye başlamak isteyip istemediğinize karar vermeli, bir partnerde “karar kılmadan” önce ne aradığınızı bilmelisiniz.
Diğer tarafından sizi fark eden taraf olmasını, böylece sonrasında sadece ona odaklanabilmeyi mi istiyorsunuz?
Durum buysa siz aşk ilişkileri konusunda şanssız değilsiniz. Öz saygı seviyeniz düşük. Öz saygı, kendinize iyi bakmanız ve kimsenin size zarar vermesine müsaade etmemeniz için kesinlikle gerekli bir şey.
Ne olursa olsun bir partnere sahip olmak istemek
Aşk ilişkileri konusunda şanssızlık, özellikle de kendinize birlikte olmak istediğiniz kişiyi bulmak için yeterince zaman tanımadığınızda, farklı şekillerde gerçekleşebilir. Sonuç olarak kendinize yalnız kalacak zaman da vermemiş olursunuz.
Bu da sürekli bir partneriniz olmasını istemenize, bunu bir takıntıya dönüştürmenize yol açabilir. Çevrenizdeki insanlar ve genel olarak toplum baskısı da endişelerinizi perçinler.
Bir partnere sahip olmak mutlu olmakla aynı şeymiş gibi algılanır oldu. Bir çiftin parçası olmak demek aile kurmak ve mutlu olmak gibi düşünülüyor.
Bu doğruysa neden bu kadar çok mutsuz çift var?
Bunun sebebi herkesin bilinçli davranmıyor olması.
İlla bir partneriniz olacak diye bir şart yok. Kaç yaşında olursanız olun. “Evlenmek için çok yaşlıyım” gibi bize zarar vermekten başka hiçbir şey yapmayan mantıksız düşünceleri bir kenara bırakın.
Aşkta şanssız olmak acı çekmenize neden olabilir. Aynı kayaya çarpıp durursunuz.
Bir partnere sahip olmayı takıntı haline getirmeyin. Aşık olma döneminde kör olup aslında olmasını istemediğiniz şeylerin olmasına izin vererek aynı ilişki kalıbını tekrar edip durmayın. Bilinçli seçimler yapmaya başlayın.
Böyle yaptığınızda aşk ilişkileri söz konusu olunca şanssızlığın peşinizi bıraktığını göreceksiniz.
