Kararsızlık Hata Yapmaktan Daha Kötüdür

Karar veremediğimiz zamanlarda başka bizim yerimize karar verir ve hayatlarımızın kontrolünü eline alır. Dümeni kendi mutluluğumuza doğru çevirmeliyiz.

Her gün, ne giyeceğimiz, kahvaltıda ne yiyeceğimiz, hangi kozmetik ürünleri alacağımız ve sinemada hangi filme gideceğimiz konusunda karar alırız. Ancak, kararsızlık bizi bulunduğumuz yere hapsedebilir.

Günlük yaşantımızdaki bu küçük kararlar kim olduğumuzu tanımlar. Asıl bizi tanımlayanlarsa, hayatımıza yön veren büyük kararlardır. Ne istediğimizi bilmeliyiz: Kendileri için karar veremeyen, kararsız insanlar kaderlerini ve kendi hayatlarının kontrolünü başkalarının eline teslim eder.

Her kararın bir belirsizlik ve korku getirdiği doğrudur. Ancak, hata yapmak ve onlardan ders çıkarmak hiçbir şey yapmadan beklemekten daha iyidir.

Bu yazımızda sizi bu konu üzerinde düşünmeye ve daha iyi, daha etkili nasıl karar alabileceğinizi öğrenmeye davet ediyoruz.

Uyum sağlayan kararlar

İdeal mutluluğa ve hayallerinize ulaşmaktansa asıl istediğimiz şey uyum içinde yaşamaktır.

• Uyum içinde yaşamak, kendi değerlerimize göre hareket etmek ve diğerlerine saygı duymak,
• İlişkileri karşılıklı tanımaya bağlı oluşturmak,
• Korku, güvensizlik ve anksiyete olmadan iç huzura sahip olmak demektir.

Şimdi de cesaretlenip karar almamıza yardımcı olacak adımlara bir göz atalım :

Farkı ayırt etmeyi öğrenmek

Farkı ayırt etmek psikolojik bir yetenektir ve uygulamayı öğrenmek gerekir

• İnsanlar genellikle bir rutine ve psikolojik olarak bir monotonluğa girme eğilimindedirler.
• Rutine bağlı yaşamak bizi değişimin tehlikeli olduğa inandırır.
• Rahat olduğumuz bir alanın dışına çıkmak bizi korkutur ve güvensiz hissettirir.
• Kendimizi bu tarz bir durumda bulduğumuzda, farkına varmayı ve kararsızlık ile mücadele etmeyi öğrenmemiz gerekir.
• Farkı ayırt etmek bir şeyin farkına varıp gerçeği keşfetmektir. Bu da yapılması gerken bir şeydir. İçine hapsolduğumuz bu gerçekliğin farkına varmamız gerekiyor.
• En iyi kararı vermeden önce, hayatta nerede olduğumuzun farkına varmak gerekiyor. Adım atmadan önce bize gerçeğin ne olduğunu gösterecek sorular sormalıyız.
• İşte birkaç örnek:
  • Kararlarımı kim kontrol ediyor?
  • Sabah kalktığımda yapmak istediğim şeyi mi yapacağım?
  • Geleceğimin şimdiki gibi mi olmasını istiyorum?
  • Çevremdeki insanlar mutluluğum hakkında endişeli mi?

Karar verirken, nerede olmak istediğimizi bilmeliyiz

Açıkça değişmemiz gerektiğine karar verdiğimizde, nereye gitmek istediğimizi ve neleri başarmak istediğimizi bilmeliyiz. Sadece değişmek için değişmenin hiçbir amacı yoktur.

• Yaptığımız her şeyden sorumlu olmalıyız. Bir başka deyişle hedeflerimiz omalı.
• Büyük bir karar almadan önce küçük hedefleri başardığımız küçük karar almak daha iyidir.
• Bu hedeflere örnek olarak: “Bugünden itibaren kendimden emin olacağım ve zorla “evet” ya da “hayır” demeyeceğim”.

Küçük değişiklikler özgüvenimizi geliştirmemize yardımcı olur. Böylece yeni bir işe başlamak ya da taşınmak gibi büyük kararlar alırken daha güçlü ve cesaretli oluruz.

Hata yapmaktan korkmayın

Hata yapmaktan değil hayatınızı yaşayamamaktan korkun. Bu yapabilmek için birkaç şeyi anlamamız gerekiyor:

• Mutsuz olmamızın sorumlusu bizken bazen bu suçu başkalarının üstüne yıkarız.
• Zihinlerimizde olan bitenin sorumlusu biziz. Eğer bir hatanın kötü bir şey olduğunu düşünürsek asla gelişemeyiz.
• Bir hata ondan ders çıkarmak için bir fırsattır. Hata yapmaktan korktuğu için kararsız kalan biri mutluluğu yakalayamaz.

İçimizdeki sesi dinleyebilmeliyiz. Hepimizin içinde bir şeyin bitmesi gerektiğini söyleyen ya da baştan başlamamız gerektiğini gösteren bir pusula vardır.

Kalbinizin size fısıldadığı hayatı yaşamaya cesaret edin, korkularınızı mantık süzgecinden geçirin, özgüveninizi geliştirin ve yaptığınız her hatadan ders çıkarın. Kararsızlık sizi bir yere götürmeyecektir.

Çünkü yaşamak karar vermektir.