Mantıklı Mısınız Yoksa Sezgisel Mi?

Anlık karar alırken, hislerinizin size söyledikleriyle hareket ediyor olabilirsiniz. Veya bir şeye karar verirken sebep ve sonuçlarını düşünmeye çalışan, mantıklı bir insansınız. Peki, mantıklı biri misiniz, sezgisel biri mi? Öğrenmek için okumaya devam edin.

Sezgisel  Karar Veren İnsanlar ve Mantıklı İnsanlar

Aslında sezgisel ve mantıklı insanlar arasındaki fark, kesin bir çizgiyle ayrılmaz. Yani bu demek oluyor ki, hepimiz bazen sezgilerle hareket edebileceğimiz gibi, çoğumuz problemlerimiz ve kararlarımız hakkında bir karar vermeden mantıklı düşünmeye çalışırız.

Fakat bazı insanlar, ani kararlar almaya diğerlerinden daha yatkındır. Bazı insanlar herhangi bir karar vermeden veya hareket etmeden önce dikkatli davranıp, olayları ölçüp biçerken; bazıları, verdikleri kararlarda sezgilerini daha sık kullanır.

Bu davranışlar, kişiliğinizle alakalıdır. Fakat, bilinmesi gereken ilginç bir nokta vardır ki o da, hislerle karar vermenin her zaman, tamamen mantıksız olmadığıdır.

Uzmanlara göre, bir çok kararı his ve sezgilerimizle veririz. Fakat bu his ve sezgiler, bize sebepsiz yere malum olmaz. Yazıda ne demek istediğimizi açıklayacağız.

1. Sezgileriyle Hareket Eden İnsanlar

Sezgiler, hisleri, duygular… Ne olduklarını hepimiz biliyoruz. Bazen bir karar verirken hangi yoldan gitmek gerektiğini bize söylerler. Mesela birinin sizin için iyi olmayacağı ve ondan uzak durmanız gerektiği gibi.

Çoğumuz bu sezgileri, mantıklı karar verme organımız olan beyinden gelmedikleri için hiçe sayarız. Fakat aslında gerçek böyle değildir. Sezgiler, tecrübelerimiz ve kişiliğimizden yola çıkarak yaptığımız çabuk çıkarımlardır.

Hayatta tecrübe edilen her şey, bize yaşattığı duygularla beraber hafızamızda yer edinir. Sonuç olarak, bir uyarıcıyla karışılaşıldığında, ani olarak hissettiğiniz şeyler size ‘Bunu yap, şu yoldan git, bu insanı seç, bu riski al’ gibi öneriler verir… Aslında bu hisler, eskiden aldığınız kararların aynasıdır. Aynı zamanda kişiliğinizle de alakalıdır.

2. Mantıklı İnsanlar

Mantıklı düşünme; karşımızda olan, dokunup görebildiğimiz, karşılaştırabildiğimiz, okumak gibi yollarla edindiğimiz; bilinçli edinilen bilgilerle ulaştığımız düşünme biçimidir.

Mantıklı insanlar daha yavaş karar alırlar. Daha az şey bildiklerinden değil, belki biraz güvensiz belki de biraz daha düşünceli olduklarından böyle davranabilirler.

Bazen bu iyi bir şeydir; çünkü bir karar almadan önce potansiyel sonuçlarını ve etkilerini düşünmek ‘kalite kontrol’ yapmanızı sağlar. Mantıklı insanlar hata yapmaktan korkarlar ve her zaman en doğru cevap ve en iyi karara yönelik çalışırlar.

Sonuç olarak mantıklı insanlar daha dikkatlidirler; fakat bu tip insanların karar alması daha uzun sürebilir. Ayrıca, bazen bir şeye karar vermeden önce o kararla ilgili tüm bilgiye sahip olmanın mümkün olmadığı durumlarla karşılaşılabilinir.

Örneğin, bir insana aşık olmaya karar vermeden önce onun hakkındaki her şeyi bilmeniz mümkün değildir. Çünkü aşk, neden sonuç dinlemeden meydana gelir ve bu nedenle aslında bir çok insan sezgiseldir diyebiliriz. Duygular her zaman mantıktan daha güçlüdür. Ve insanlar tamamen duygusal yaratıklardır.

En iyisi, sezgiler ve mantık arasında bir denge kurmaktır. Bir karar verirken acele etmemek kadar, çok fazla dikkatli olup, uzun uzun düşünmeye çalışmamak da önemlidir. Öz güvensizlik, var olmanın sıkıntısından gelir.

Bu nedenle bu iki durum arasında dengeli bir bağ kurmak önemlidir.  Yazımıza katılıyor musunuz? Peki siz kendinizi nasıl görüyorsunuz? Sezgisel mi hareket edersiniz yoksa mantıklı biri misiniz?