Sarılmak Ruh Sağlığına İyi Gelir mi?

Sarılmak sadece iyi hissettirmez; aynı zamanda hayatınızın çok sağlıklı bir parçasıdır! Sarılmanın önemli faydaları hakkında bilgi edinin.
Sarılmak Ruh Sağlığına İyi Gelir mi?

Son Güncelleme: 02 Haziran, 2019

Sarılmak, kesinlikle, bize daha yakın olan kişilerle daha sık yapmamız gereken sözsüz bir iletişim çeşididir. Aynı zamanda duygusal sağlığımıza fayda sağlar.

Sarılmak dünyadaki en yaygın hareketlerden biridir. Sarılmanın dili, kültürü veya dini yoktur.

Hayvanlar da, sosyal gruplarının bir başka üyesine bağlanmak için bir yol olarak sarılmayı ya da daha doğrusu ten temasını anlarlar. Bu temel hareket, bir güven ve yakınlık hissi verir ve üyeler arasında bağlar kurar.

O halde, fiziksel yakınlık olarak düşünüldüğünde, sarılmak evrenseldir diyebiliriz. Ve hepimiz, bir bakıma bu duygusal dili konuşmaktayız. Hadi, bu konu hakkında biraz daha fazla şey öğrenelim.

1. Büyümenin bir çeşidi olarak fiziksel yakınlık

sarılan çift

Kuşkusuz ki sarılmanın kişisel olarak tecrübe ettiğimiz çeşitli ince ayrıntıları vardır. Sarılmak, olumlu ve değerli bir bağımız olduğu kişilerden geldiği sürece anlamlıdır. Fakat, bir yabancının fiziksel yakınlığı genellikle bir tehdit olarak görülür. 

Birisiyle kucaklaştığımızda ya da birisi bize sarıldığında, bu sosyal bağımızı sağlamlaştırır. Bu çok basit ve temel nitelikte olduğu için aynı zamanda kişisel gelişimin sağlıklı bir kaynağıdır.

Bağımsızlığımıza, kendimizi geliştirme ve yalnızlık anlarımızdan zevk alma kabiliyetimize her zaman değer veririz. Fakat, hiç kimse bu anlamlı jestlerin bizi iyi hissettirdiğini inkar edemez.

Sonuçta bizler sosyal varlıklarız. Dolayısıyla, bir başkasıyla ve bir şeyle (mesela aile veya bir arkadaş grubu ile) bağlı olduğumuzu hissetmek için bu tür bir dile ihtiyacımız var.

2. Beynimizin sarılmaya ihtiyacı var, özellikle de çocukluğumuzdaki erken zamanlarda

annesine sarılan çocuk

Doğumundan itibaren anne ve babalarının sıcaklığını hisseden ve kucaklanmış çocuklar daha büyük bir olgunluk ve duygusal denge ile büyürler.

Beyin “içten dışa” ve “öne doğru” olgunlaşır. Bu, duygularla bağlantılı olan yeni doğanlarda, beyin yapılarının daha fazla dikkat gerektirdiği anlamına gelmektedir.

Bir bebek eğer korku hissetmez, her zaman güvende hisseder ve sevilirse; bu, terk etme duygusu ile alakalı stres olmadan, hipokampüs ve serebral amigdala gibi yapıları olgunlaştırır.

3 yaşından itibaren aileniz tarafından kucaklanmak, sonraki duygusal gelişiminizin esasıdır.

3. Kelimeler çıkmadığında sarılmanın sizi kurtarmasına izin verin

Muhtemelen hayatınızın bir noktasında, partnerinizle, bir akrabanızla veya bir arkadaşınızla yaşamışsınızdır.

Duygularımızın bizi kontrol ettiği zamanlar vardır. Örneğin, sevdiğimiz biriyle tartışıyor olabiliriz ve bazen istemeden karşımızdakini üzen ve daha sonra pişman olabileceğimiz şeyler söyleyebiliriz.

Bazı durumlarda kelimelerin artık anlamsız olduğu ve bazı şeyleri mahvettiğimiz zamanlar olabilir, bu zamanlarda sarılmanın bizi kurtarmasına izin verebiliriz.

4. Hepimiz nasıl sarılacağımızı biliriz fakat her zaman yapmayız

Sarılmaktan hoşlanan ama bunu yapan kişi olmayan bir çok kişi vardır.

Belki bu basit bir utangaçlık yüzündendir, belki kararsızlıktandır ya da ilişkide sarılmanın garip kaçmayacağı bir duruma gelmeyi bilmemektendir.

Sarılmak söz konusu olduğunda, basit bir kural vardır: eğer sarılmak içinizden geliyorsa, eğer ihtiyacınız varsa ve eğer istiyorsanız, öyleyse sarılın.

Sonuçta, günde yaklaşık 5 kez sarılmak gibisi yoktur!

Zor günler geçiren ailelerimizi, partnerlerimizi, çocuklarımızı ve arkadaşlarımızı kucaklamak herkese yardımcı olur, herkesi teselli eder ve rahatlatır.

5. Sarılmak duygusal sağlığınızın bakımını yapar

annesine sarılan maymun

Sarılmanın hayvanlar dünyasında da güçlü bir varlığı vardır. Fakat, sarılmayı insanoğlundan oldukça farklı şekilde anlamlandırırlar. Örneğin, hayvanlar selam vermek veya vedalaşmak için sarılmazlar.

Hayvanlar bir birlik olarak yakınlık ve sosyal bir bağ için bunu kullanırlar.

Biz de sarılmayı aslında bu amaçla kullanmalıyız. Bu, korkuları sakinleştirip, stresi azaltabilir ve anksiyeteyi kontrol edebilir.

Sevdiğimiz bir kişinin sarılması, anda olmamıza yardımcı olur. Başka bir deyişle, şu anda olduğumuz yerin ve zamanın keyfine varmamızı sağlar, korku için bir yer bırakmaz.

Şu anda, sadece bir bağın tekrar onaylanması, endorfinler ve oksitosin, o anın yoğunluğunu daha da artırır.

Sarılmayı hayatınızın düzenli bir parçası haline getirin!


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.