Siroz Hastası Bireylerin Takip Etmesi Gereken 3 İpucu

Siroz kronik bir hastalık halini aldığı zaman, yaşam kalitenizi arttırmak için yapabileceğiniz bazı şeyler vardır; bu nedenle, cesaretiniz kırılmasın. İşte söz konusu siroz olduğunda sizin için yararlı olabilecek üç ipucu.

Siroz, kişinin yaşam kalitesini etkileyebilen, kronik ve geri dönüşü olmayan bir karaciğer hastalığıdır. Bununla birlikte, bu yazıda verilen ipuçlarını takip etmek, siroz hastası bireylerin durumu kontrol altına almasına yardımcı olur.

Hastalık, karaciğer hiç ara vermeksizin aşırı seviyede çalıştığı zaman ortaya çıkar. Örneğin, uzun bir süre boyunca ya da hayatınızın büyük bir bölümünde çok fazla alkol tükettiyseniz bu durum, karaciğerinizin dokularına zarar verir ve fibröz dejenerasyonu olarak bilinen durum meydana gelir.

Fibröz, nihayetinde siroza yol açar. Zamanla, karaciğer sertleşir ve küçülür; ancak, nedenin ortadan kaldırılması halinde iyileşebilir. Bununla birlikte, durum tamamen tedavi edilemez.

Siroz Hastası Bireylerin Takip Etmesi Gereken 3 İpucu

Hastalığın semptomlarının hafiflemesini istiyorsanız, yerine getirmeniz gereken birtakım şeyler vardır. Siroz hastası olan bireyler aşağıda verilen durumları deneyimleyebilir:

• Sıvı tutulması
• Pıhtılaşma sorunları
• Özofagus varislerinin kanaması
• Cinsel iktidarsızlık

1. Doğru bir şekilde beslenin

Beslenme şekliniz, karaciğer sağlığınızda büyük rol oynar. Bu nedenle, sirozun beslenme ile ilişkisini yansıtan ipuçlarına bir göz atalım:

• Çok fazla yemek yemeyin. Bunun yerine, gün içerisinde, düzenli aralıklarla, en az 5 öğün yemek yiyin.
• Farklı çeşitte yiyecekler yiyin.
• Bol bol su için; günde en az 8 bardak su içmeye çalışın.
• Herhangi bir alkollü içecek tüketmeyin, keyif için olsa bile.
• Yemeği hızlı bir şekilde yemeyin çünkü bu hareket, düzgün sindirimin önüne geçer.

2. Bağırsak hareketlerinizi takip edin

Siroz için bir başka ipucu ise bağırsak hareketlerinize dikkat etmektir; bunun yanı sıra, idrara çıkma düzeninizi de izlemeniz gerekir. Bunun nedeni, toksinlerin vücudunuzdan çıkarılmaması durumunda sirozun hepatik komaya yol açabilmesidir; ve bu durum gerçekleşirken etkilediği bir diğer alan da bağırsak hareketleridir.

Vücut sistemlerinizin doğru şekilde çalışmasını sağlamak için bol miktarda meyve ve sebze yemeniz gerekir. Doktorunuz, ayrıca, günde bir kez bağırsak hareketine sahip olduğunuz konusunda emin olmak için size müshil de önerebilir.

İdrar için ise, günde kaç kez tuvalete çıktığınıza dikkat etmeniz gerekir. Eğer bu sayı olması gerekenin altında ise vücudunuzda sıvı tutulumu yaşıyor olabilirsiniz. Doktorunuz karın şişkinliği, idrar rengi ve kilonuzdaki değişiklikleri kontrol edebilir.

3. Cildinize dikkat edin

Sirozlu kişilerde cilt problemlerinin yaşanması oldukça yaygındır. Bu nedenle, sirozlu hastalara önerilen cilt bakımı ipuçlarını takip etmek çok önemlidir, örnek vermek gerekirse:

• Cildinizi günde iki kez, sabah ve gece olmak üzere, nemlendirin.
• Kendinizi içten dışarıya, tamamen nemlendirmek için bol miktarda su için.
• Cildinizde kaşıntı varsa eğer yatıştırıcı losyon kullanın.
• Parfüm kullanmayın.
• Sıcak suyla duş almayın; soğuk daha iyidir.
• Diş etleriniz kanıyorsa yumuşak kıllara sahip bir diş fırçası kullanın.

Akılda tutulması gereken diğer hususlar

Yukarıda siroz için verilen önemli ipuçlarının yanı sıra bilmeniz gereken birtakım unsurlar vardır; örneğin, egzersiz yapıyorsanız orta seviyede olmalıdır. Sirozlu hastalar çabucak yorulabilir. Bunun yanı sıra, karın egzersizleri yapmanız önerilmez.

• Yaşayabileceğiniz fiziksel değişimlere rağmen, yine de dışarı çıkmaya çalışın, arkadaşlarınızla buluşmayı deneyin. Kendinizi izole etme eğilimi gösterebilirsiniz; ancak bu hiç de iyi bir seçenek değildir. İyi bir psikologa görünmek bu noktada size çok yardımcı olabilir.
• Siroz, ileri yaşta bireylerde ortaya çıkarsa, kişinin düşme riskini olabildiğince azaltması gerekir. İlaçlarınız sizi zayıflatabilir, bu nedenle kaymayan ayakkabılar giyin, duşta kauçuktan yapılma bir paspas kullanın ve gerekirse bir baston yardımıyla hareket edin.

Siroz, hayat boyu süren bir hastalıktır; ancak, bu ipuçlarının da yardımıyla durumu kontrol altına alabilirsiniz. Kendinize iyi bakar ve kendinizi sosyal yaşamdan izole etmezseniz kendinizi daha iyi hissedersiniz.