Diliniz mi Uyuştu? Bu 18 Olası Nedeni Kontrol Edin
Uyuşmuş dil, çok çeşitli nedenlere cevap veren bir semptomdur. Çoğu durumda, endişelenecek bir şey değildir. Bununla birlikte, çoğu zaman olduğu gibi, bunun daha ciddi bir şeyin tezahürü olduğu bazı durumlar da vardır.
Çoğu zaman uyuşmuş dil, bir ürünün tüketiminin veya bir ilacın etkisidir. Her iki durumda da, devam edip etmediği veya başka semptomlarla birlikte ortaya çıkıp çıkmadığı konusunda doktorunuza danışmanız gereken rahatsız edici bir histir.
Bu durumun teknik adı “dilin parestezi” dir.
Dilin uyuşmasının olası nedenleri nelerdir? Aşağıda 18 tanesini tartışacağız.
1. Sigara içmek
Yüksek tütün tüketimi dilde uyuşmaya neden olabilir. Bu, kendi başına ağızda hastalık belirtisi olmayan biyokimyasal bir etkidir.
Bu reaksiyon ayrıca kokain veya diğer uyarıcılar gibi bazı ilaçların tüketilmesiyle de üretilir. Bu durumda, endişe verici olan bu zararlı maddelerin kullanımıdır, semptomları değil.
2. Gargaralar
Ağız gargaralarının aşırı kullanımı lingual, bukkal ve faringeal mukozanın tahriş olmasına neden olur. Bu aynı zamanda ağızdaki bakteri dengesini de değiştirir.
Bu durumun etkilerinden biri de dilin uyuşmasıdır. Diş ve dil fırçalamak, ağız gargaralarından ziyade sağlıklı bir alışkanlıktır.
3. Anestezikler
Anestezi kullanımı, uyuşmuş bir dilin en yaygın nedenlerinden biridir. Bu genellikle bir kişi diş tedavisi gördüğünde ve lokal anestezi uygulandığında ortaya çıkar. Aynı şekilde, boğaz ağrısı veya diş ağrısı için spreyler veya sıvılar da aynı etkiye neden olabilir.
4. B vitamini eksikliği
Besin eksikliği, zayıf dolaşıma neden olur ve bu da yüz, dil ve vücudun diğer bölgelerinde uyuşmaya neden olabilir. Dil uyuşmasına neden olan eksiklik genellikle B vitaminlerindedir. Özellikle ağızda ve dilde karıncalanma hissine neden olan bir eksikliktir.
5. Yanıklar
Bir yanık dilin uyuşmasına neden olabilir. Bu genellikle çok sıcak bir şey yutulduğunda, bir yaralanma meydana geldiğinde ortaya çıkar.
Bu, ağrı veya yanma varken dilde duyu kaybına yol açar. Birkaç saat hatta birkaç gün sürebilir.
6. Migren
Migrenin yaygın etkilerinden biri, dil de dahil olmak üzere vücudun çeşitli bölgelerinde uyuşma ve karıncalanma hissidir. Bu his, migren atağı oluşmadan önce bile ortaya çıkabilir ve altta yatan tablo tamamen çözülene kadar kalabilir.
Bu makaleyi de okumaktan keyif alacağınızı düşünüyoruz: Diliniz ve Sağlığınız Hakkına Size Söylediği 9 Şey
7. Alerjiler
Alerjik reaksiyonların yaygın belirtilerinden biri uyuşmuş bir dildir. Bunun nedeni genellikle tüm ağızda şişmenin eşlik ettiği mukozal tahrişin yanı sıra kaşıntı ve kızarıklık gibi cilt semptomlarıdır. Alerjiye neden olan maddeyi belirlemek önemlidir.
8. Hipokalsemi
Hipokalsemi, kandaki kalsiyum seviyelerinde anormal bir azalmadır. Bu genellikle herhangi bir belirtiye neden olmaz, ancak kalsiyum miktarı çok düşükse dil uyuşması, ağızda ve ellerde karıncalanma gibi belirsiz reaksiyonlara neden olabilir. Ciddi eksiklikler kafa karışıklığına ve nöbetlere bile yol açabilir.
9. Stres
Stres ve anksiyete bir takım fiziksel semptomlara neden olur. Bazen dilde diğer belirtilerle birlikte hafif bir uyuşma olabilir:
- Kuru ağız
- Kas gerginliği
- Karın ağrısı
- Sürekli bir korku hissi
- Uykusuzluk hastalığı
10. Hipoglisemi
Hipoglisemi, kan şekeri seviyelerinde anormal bir düşüştür. Bu bileşenin doğru miktarı olmadan vücut düzgün çalışamaz. Seviyeler çok düşük olduğunda genellikle uyuşmuş bir dil, bulanık görme, titreme, solgunluk ve güçsüzlük olur.
11. Yüz felci
Yüz felci, yüz siniri etkilendiğinde ortaya çıkan bir durumdur. Bu aynı zamanda Bell’in felci olarak da bilinir ve yüzün bir tarafındaki kaslar üzerinde kontrol kaybı ile karakterizedir.
Dilde uyuşmaya ek olarak bu durum hareket ve konuşmada zorluğa neden olur. Ağız eğri bile görünebilir.
Bu makaleyi beğendiniz mi? Bunu da okumak isteyebilirsiniz: Dil ve Dilin Sağlığa Dair Verdiği İpuçları
12. Anormal kan basıncı
Uyuşmuş bir dil, yüksek veya düşük kan basıncı artışının da etkisi olabilir. Bu gibi durumlarda kan akışı bozulur ve bu dil kasını etkileyebilir.
Vücudun diğer bölgelerinde karıncalanma hissi ve mide bulantısı veya baş ağrısı gibi semptomlar da yaygındır.
13. Diyabet
Diyabetin birçok belirtisinden biri dilde uyuşukluktur. Bu, vücuttaki insülin seviyelerinin değiştiğinin veya vücut tarafından gerektiği gibi kullanılmadığının bir işaretidir.
14. Enfeksiyon
Ağızdaki mantar enfeksiyonları, diğer semptomların yanı sıra dilin uyuşmasına da neden olabilir. Buna genellikle bölgedeki lezyonların yanı sıra döküntü, kanama veya ağız ağrısı eşlik eder.
15. Hormonal bir bozukluk
Hormonal ve metabolik dengesizlikler, dilde hafif uyuşma da dahil olmak üzere parestezilere neden olur. Bu, en sık menopoza girmiş kadınlarda veya bu tür bir dengesizliğe neden olan bir durumu olan kişilerde görülür.
16. Gastroözofageal reflü
Gastroözofageal reflü, mide suyunun mideden yükselip farinkse ulaşmasıyla oluşur. Bu madde, yiyecekleri seyreltmekten ve sindirimi teşvik etmekten sorumludur.
Bu asidik sıvı boğaza veya ağız boşluğuna geri dönerse, dilin uyuşmasına neden olur. Bununla birlikte, farenkste sıkışma, yanma veya ağrı olması da mümkündür.
17. Bir vuruş
Bir serebrovasküler kazada (inme), beyne giden kan akışında bir kesinti olur. Bu, başlangıçta dilde uyuşma, konuşma güçlüğü, uyuşukluk, halsizlik, baş dönmesi, görme sorunları ve şiddetli baş ağrısına neden olabilen ciddi bir durumdur.
18. Diğer ciddi hastalıklar
Uyuşmuş bir dille sonuçlanan başka ciddi hastalıklar da vardır. Multipl skleroz veya beyin tümörleri bu tür semptomlara neden olabilir. Tabii ki, bu durumlarda, daha birçok belirgin işaret var.
Bir doktora ne zaman başvurulur?
Yaygın olarak kullanılan bazı ilaçlar da dilin uyuşmasına neden olabilir. Aynı şekilde, bu semptomun genel anestezinin kullanıldığı ameliyatlardan sonra ortaya çıkması da yaygındır.
Uyuşukluk çok yoğunsa, belirgin bir neden olmaksızın aniden ortaya çıkıyorsa, tekrarlıyorsa veya uzun süre devam ediyorsa, yapılacak en iyi şey doktora başvurmaktır. Gördüğünüz gibi, bu semptom, altta yatan ciddi bir durumla bağlantılı olabilir.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- Alba, L. H. (2007). Factores de riesgo para iniciar el consumo de tabaco. Rev. colomb. cancerol, 250-257.
- Pipa Vallejo, A., & García-Pola Vallejo, M. (2004). Anestésicos locales en odontoestomatología. Medicina Oral, Patología Oral y Cirugía Bucal (Ed. impresa), 9(5), 438-443.
- LORENTE, M. A., LILLO, O. C., CECILIA, C. G., & NAVAS, I. C. (2010). Parestesia con el uso de anestésicos locales. A propósito de dos casos. ODONTOL PEDIÁTR (Madrid), 18(3), 201-208.