Yuzu'nun Faydaları: C Vitamini İle Dolu Bir Japon Narenciye Meyvesi

Dengeli ve çeşitli beslenme bağlamında sunulduğunda size yuzu'nun ne olduğunu ve vücut için başlıca faydalarını göstereceğiz.

Yuzu, yavaş yavaş diğer mutfaklara da yayılan Japon menşeli bir narenciyedir. Narenciye karakteriyle öne çıkar ve genellikle suşi, ramen ve hatta pirinç gibi yemeklere dahil edilir. Mandalinaya belirli bir benzerliği vardır ve yaklaşık bir golf topu büyüklüğündedir. Diyete dahil edilmesi, besleyici katkısı nedeniyle sağlığa yararlı kabul edilir.

Başlamadan önce, vücudumuzda iyi bir iç dengeyi korumak için meyve tüketiminin önerildiğini not etmek önemlidir. Bu gıdalar, enflamasyonla savaşan ve metabolik işlev bozukluğunu önleyen temel vitaminler, mineraller ve antioksidanlar içerir. Bu sayede toplumda giderek yaygınlaşan tip 2 diyabet gibi patolojilerin önüne geçilebilmektedir.

Yuzu tam olarak nedir?

Yuzu, Japonya’ya aşağı yukarı 1000 yıl önce gelen ve mutfağının bir parçası olan bir narenciye meyvesidir. Bugün Kaliforniya’da da yetiştiriliyor, bu yüzden giderek daha fazla uluslararası hale geliyor. Ancak, tüm süpermarketlerde taze olarak bulunmaz. Genellikle çevrimiçi bir distribütörden sipariş etmek gerekir; donmuş halde bile bulunabilir.

Her şeyden önce C vitamini içeriği ve diğer antioksidan bileşikleri ile öne çıkıyor. Basit şekerler içerir ve çok fazla kalori içermez. Aslında, kilo vermek için hipokalorik bir diyet bağlamında sorunsuz bir şekilde dahil edilebilir. Ayrıca lif kaynağıdır. Bu, sindirim sisteminin sağlığını iyileştirmeye ve tokluk hissi yaratmaya yardımcı olur.

Yuzu’nun sağlık için faydaları

Çeşitli ve dengeli bir beslenme bağlamında yuzu’nun dahil edilmesi, bir dizi sağlık yararı sağlayabilir. Beslenme eksikliklerini önlemek önemlidir. Aksi halde bu durum yıllar içinde kronik ve kompleks patolojilerin gelişmesine yol açabilir.

Bağışıklık fonksiyonunu artırır

C vitamininin vücudun bağışıklık fonksiyonunu geliştirdiği gösterilmiştir. Besin seviyelerinin yeterli aralıklarda tutulması, enfeksiyöz patolojilerin insidansını azaltır ve gelişmesi durumunda semptom kontrolünü iyileştirir. Hatta kronik hastalıkların tedavisini kolaylaştırabilir. Bazı durumlarda, hastanede kalış sürelerini azaltmak için intravenöz olarak uygulanır.

Cilt sağlığını iyileştirir

C vitamini ayrıca iç ortamda kollajen sentezini artırabilir. Bu , Uluslararası Spor Beslenmesi ve Egzersiz Metabolizması Dergisi’nde yayınlanan araştırmalarla kanıtlanmıştır.

Kollajen, insan vücudunda en bol bulunan proteindir . Neredeyse tüm dokuların bir parçasıdır ve onlara esneklik ve kasılma sağlar. 30 yaşından sonra endojen üretimi azalma eğilimi gösterir, bu nedenle sentezi artıran diyete dahil edilmesi hayati önem taşır.

Kilo vermeye yardımcı olur

Sadece diyete yuzu ekleyerek kilo verilmez, ancak düşük kalorili bir diyet yapmaya ve bağlılık oluşturmaya yardımcı olabilir. Bu, yiyeceğin lif içeriğinden kaynaklanmaktadır. Beslenme İncelemeleri dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, bu madde tokluk oluşturmak için gereklidir.

Ayrıca, bu element iyi bağırsak sağlığını korumanın anahtarıdır. Lif, bağırsakta yaşayan bakterilerin büyümesini sağlar, böylece mikrobiyotanın işlevsel ve yetkin olmasını sağlar. Bu mikroorganizmalar birlikte besinlerin emilimini artırır ve enflamatuar patolojiler geliştirme riskini azaltır.

Yuzu diyete nasıl dahil edilir?

Yuzu, gerçekten çok yönlü bir yiyecek olduğu için diyete birkaç farklı şekilde dahil edilebilir. Olduğu gibi yenebileceği gibi tatlı ve tuzlu tariflerde de yer alabilir. Hem suyu hem de kabuğu genellikle kullanılır. Kokteyller ve çeşitli içecek türleri yapmak için bile kullanılabilir. Ancak tadının biraz acı olduğunu dikkate almak gerekir.

Yuzu: sağlığa faydalıdır

Gördüğünüz gibi yuzu, şu anda Batı gastronomisinde çok yaygın olmasa da, sağlık açısından birçok faydası olan bir meyvedir. Bağışıklık fonksiyonunu ve kollajen sentezini artırmak için önemli bir besin maddesi olan önemli miktarda C vitamini sağlar. Ayrıca demirin bağırsak emilimini en üst düzeye çıkarmaya yardımcı olur, böylece anemi oluşumunu önler.

Son olarak, meyve alımı açısından çeşitliliği sağlamanın en iyisi olduğunu unutmayın. Bu, antioksidan kapasiteye sahip optimum besin ve fitokimyasal kaynağı sağlar.

Tabii ki, her zaman meyve sularına göre çiğ tüketime öncelik vermelisiniz. Bu sayede lifin tamamı kullanılır ve fruktozun kan şekeri düzeyleri üzerindeki etkisi azaltılır. Aksi takdirde orta vadede metabolik sağlık etkilenebilir.