Acı Çekmeden Sevmek Mümkün mü?
Birçok insan duygusal ilişkilerinde kötü deneyimler yaşadı. Acılı bir son yaşayan ve şimdi konu tekrar aşık olmaya gelince şüpheci olan tüm çiftleri bir düşünün. Acı çekmeden sevmek mümkün mü ?
Bu soruyu daha ayrıntılı olarak inceleyelim.
Duygusal ilişkiler, mutluluk ve acı
Aşık olduğumuzda özellikle daha kırılgan olduğumuz söylenir. Bir kişiye ilgi duymaktan, sevmek ve sevilmekten daha büyük bir olay yoktur. Bu, hem fiziksel hem de duygusal olarak özel bir birliktelik yaşadığımız biriyle tanışmakla ilgilidir.
Bunu inkar edemeyiz. Birini sevdiğimizde, daha hassas ve daha savunmasız oluruz. Ayrıca çoğu şeyden, özellikle onların bizi terk etmesinden korkarız. Ne kadar kasıtsız ve basit olursa olsun, herhangi bir söz veya davranış bize zarar verebilir.
Aşık olduğumuzda, mutluluğumuz belirli bir kişiyle ilişkilendirilir. Bu kişi bize beklediğimiz sevgiyi göstermezse, bizi reddederse ya da bize bağlılık ve samimiyet gösteremezse, acı çekeriz.Bu hepimizin maalesef zaman zaman deneyimlediği açık bir gerçektir.
Bazı insanlar bu gerçeği daha iyi yönetirken, diğerleri en basit tabirle çöküyor ve çok daha kırılgan ve çok daha fazla inciniyor. Sevmek, en mutlak mutluluktan en ıssız hüzne kadar gidebileceğimiz duygusal bir patlamadır. Buna yaklaşmanın en iyi yolu, kişisel bir dengeyi korumak ve hepsinden önemlisi, mutluluğumuzun sorumluluğunun %100’ünü partnerimize yüklememektir.
Sevmek için güçlü olmamız, özsaygımızı korumamız ve iyi bir benlik kavramına sahip olmamız gerekir. Muhtemelen sadece bir partneri olduğu zamanlarda mutlu olan insanları tanıyorsunuzdur. Ancak yalnız olduklarında kendilerini terk edilmiş ve zayıf hissederler. Bu iyi değildir. Ayrıca yalnızlığımızdan ve bağımsızlığımızdan nasıl zevk alacağımızı da bilmeliyiz. Anahtar dengedir.
Bu makaleyi kesinlikle beğeneceksiniz: Bağımsız Düşünmenin ve Özgüvenli Olmanın Yolları
Acı çekmeden nasıl sevilir
Acı çekmeden sevmek mümkün mü?
Her şeyden önce, bir şey bizim için önemli olduğu anda, ona bir şey olursa acı çekmemenin kaçınılmaz olduğunu açıklığa kavuşturmalıyız. Ebeveynlerimizi, çocuklarımızı ve partnerlerimizi seviyoruz ve bu nedenle onlar için endişeleniyor ve acı çekiyoruz. Bu normaldir ve beklenmelidir. Ancak esas olan, acının makul olması ve örneğin bizi depresyona sürüklememesidir.
Psikolojik açıdan çökmemek için acıyı yönetmeyi öğrenmeliyiz. Benlik saygımızı ayakta tutmalı ve hayattaki kaçınılmaz zorluklar tarafından yok edilmemeliyiz. Bazı insanlar diğerlerinden daha savunmasızdır. Örneğin, kişilikleri veya geçmiş deneyimleri nedeniyle bir ihanet veya terk ile daha kötü başa çıkabilecek insanlar var.
Aslında, evlilikleri başarısız olduktan sonra veya ilişkileri dağıldıktan sonra ciddi bir depresyona giren insanları muhtemelen tanıyorsunuzdur. Bu yüzden güçlü olmalı ve kendimizi korumalıyız.
Ayrıca iyimser olmalıyız. İlişkiniz yürümüyorsa, er ya da geç sizin için doğru kişiyi bulacağınızı anlamalısınız. Aşk her zaman değerli bir şeydir – bunu unutmayın.
Ancak, aşkın ıstırabına “düşmemenize” neyin yardımcı olabileceğine bir göz atalım.
1. Sevmek her şeyden önce mutluluk sunmalıdır
Bu konuda net olmalıyız. Sık sık gözyaşlarıyla uyanıyorsanız, hayatınızda ciddi bir şey oluyordur.
İlişkinizin size sunduğu şey mutluluktan çok acıysa, tepki göstermelisiniz. Bu dünyadaki en önemli şey siz ve dürüstlüğünüzdür ve zamanında nasıl tepki vereceğinizi bilmek daha fazla acı çekmeyi önleyecektir. Bazen ulaşmak zor olabilir, ancak arada bir kendinize şu soruyu sormaya değer: Gerçekten mutlu muyum?
Bu yazımızı ilginç bulabilirsiniz: Birini Sevmek Ve Ona Sahip Olmak Aynı Şey Değildir
2. Benlik saygınızı koruyun
Kimsenin sizi kontrol etmesine veya manipüle etmesine izin vermeyin. Artık kendiniz olmadığınızı ve diğer kişinin sizin adınıza karar verdiğini veya mutluluğunuzun onun elinde olduğunu fark ederseniz, durumu değiştirmenin zamanı gelmiştir.
Tepki gösterin. Güçlü bir özgüvene sahipseniz ve kendinizi seviyorsanız, olduğunuz kişiden zevk alıyorsanız ve kişiliğinizle gurur duyuyorsanız, çok fazla acı çekmekten kaçınacaksınız.
Bir örneğe bakalım:
Bir erkek bir kızı reddeder. Bu reddedilme onu depresyona sokar ve başka hiçbir erkek için iyi olmadığını ve kimsenin onu sevmeyeceğini düşünür. Bununla birlikte, iyi bir benlik kavramı ve güçlü bir benlik saygısı olan arkadaşı reddedilmeye farklı tepki verir : “Bu adam beni terk ettiyse, beni hak etmediği ve değerimi takdir etmediği içindir.. Eminim beni ben olduğum için seven ve saygı duyan başka birini bulacağım.”
3. Daima içsel gelişiminize dikkat edin
Bir insanı sağlıklı bir şekilde sevmek için önce kendinize değer vermelisiniz ve sizde karşınızdakinin de değer verdiği şeyler olduğunu hissetmelisiniz. Kendinizi sever ve saygı duyarsanız, başka birini olgun bir insan olarak sevebilir ve saygı duyabilirsiniz.
Örneğin, özellikle kıskanç olan insanları düşünün. Kıskançlık güvensizlikten kaynaklanır. Bunu ortaya koyan insanlar, kendilerine gerçekten değer vermedikleri için eşlerinin her an daha iyi biri için onları terk edebileceğini düşünürler.
En güzeli olgun ve dengeli, kendinden emin, mutluluk ve iyimserlik getirebilen, günden güne artan bir şekilde insanları sevmektir. Aşkta acı çekmeyi önlemenin en iyi yolu budur.
Aşkın bazen bir dereceye kadar ıstırap içerdiğini biliyoruz. Ancak bazen bir çift olarak büyümeye değer. Bunun mümkün olmadığını fark ederseniz, yalnızca üzüntü getiren bir durumu uzatmamak her zaman daha iyidir. Unutmayın: sevmek her zaman buna değer ve siz sevilmeyi hak ediyorsunuz.
Bunlar, her durumda çalışmayabilecek ipuçlarıdır. Profesyonel yardıma ihtiyacınız varsa bir ruh sağlığı uzmanına görünmenizi öneririz.
