Depresyon Hakkında Bilmediğiniz 5 Şey

Depresyon hakkındaki tüm önyargılarınızı unutun. Depresyona maruz kalan birinin kendi seçimi ile depresyonda olmadığını anlayın. Bu ruhsal bir hastalıktır.

Gerçek şu ki depresyon hakkında çok az düşünüyoruz. Bugün bu karmaşık ve narin konu üzerine düşünmeye davet ediyoruz sizleri.

“Evet, sende depresyon var.”

Psikologunuzun ya da psikiyatristinizin bir zamanlar size söylemiş olabileceği bu kelimeler muhtemelen yardım aramadan önce bildiğiniz teşhisi teyit etmişti.

Depresyon oranları yükselmeye devam ediyor. Sanki toplumumuz ne kadar çok sosyal ve teknolojik ilerleme kaydediyorsa, o kadar çok fazla kopukluk yaşıyormuşuz gibi. görünüyor

Aslında, depresyona maruz kalan insanların ortak bir şikayeti de bu ruhsal hastalığın önemsiz görülmesidir.

Sanki depresyon teşhisi, diyabet hastası olduğunuzu öğrenmek gibi bir şeydir.  

Kişisel kara deliklerimizden kurtulmak için çok uğraş versek de, bazen kaçınılmaz olarak, depresyonu eczaneden alınacak bir ilaçla tedavi edilebilecek bir sorun olarak gören sosyal bir yapı ile karşı karşıya kalırız.

İşte bu yüzden bugünkü yazımızda özellikle bu sorunu hiç yaşamamış olanlar için depresyon hakkında bazı bilgiler paylaşmak istiyoruz. Elbette daha önce depresyon geçirdiyseniz, bu 5 özellik çok tanıdık gelecektir.

Depresyon hakkında bilmedikleriniz

1. Vazgeçmedim, zayıf değilim

Depresyon geçiren ya da geçirecek olan herhangi birinin anladığı bir şey var: bu zihinsel bozukluk vazgeçtiğiniz ya da hayatla yüzleşemediğiniz için gerçekleşmiyor.

• Bilmeniz gereken bir şey de, depresyondan muzdarip kişilerin olanlar için kendilerini suçlamasıdır.

Depresyonun bunu yaşayan kişinin hatası olduğunu ve vazgeçtiği için başına geldiğini düşündürürseniz, var olan suçluluk duygusunu beslemekten başka bir şey yapmazsınız.

• Kaygı ve depresyon yaşayan ya da bir “katalizör” davranan bireyin kişisel çevresi semptomları daha da kötüleştirebilir.
• Bu zihinsel bozukluk, stresli bir çevrenin uygunsuz bir tepkisinden dolayı kendiliğinden ortaya çıkmaz. Zamanla gelişir.
• Depresyonun çoğu zaman birden fazla tetikleyicisi vardır.

Depresyon hakkında bilmeniz gereken bir diğer şey de zazı nörotransmitterlerin eksikliği nedeniyle bu durumun biyolojik bile olabileceğidir.

2. Hayır, bir ay içinde daha iyi olmayacağım ve hayır, ilaçlarım plasebo değil

Depresyon hakkında başka bir yanlış inanış da bu psikolojik süreçlerin birkaç hapla çözülebileceğini varsaymaktır.

• İlaç bu sorunu tek başına çözmez.

Tedavi edilebilen ve birkaç ay içinde kaybolan bir hastalıktan söz etmiyoruz. Depresyon genellikle kendini tekrarlayan bir hastalıktır.

Bu, hayatınızdaki durumları ele almak için düzenli olarak teknikler uygulamayı öğrenebileceğiniz doğru psikolojik bir plana ihtiyacınız olduğu anlamına gelir.

Bu nedenle ailenizin ve arkadaşlarınızın desteğine de ihtiyacınız var.

“Nasılsın? Endişelenme, önümüzdeki ay içinde bunun üstesinden geleceksin,” gibi sözler depresyondaki kişinin endişelerini artırmaktan başka işe yaramaz.

3. Depresyondayım ve bunun nedeni hüzün değil

Kederle depresyonu birbirine karıştırmak klasik bir hatadır. Bazı şeyleri açıklığa kavuşturmamız gerekiyor:

• Hüzün, olumsuz durumlar yaşamaya dayanan bir duygudur: sevilen birini kaybetmek, aslında hiç istediğimiz bir şeyin olması …
• Hüzün gelir ve gider. Bu mutluluk, tiksinti, öfke gibi bir histir …
• Bununla birlikte, depresyon bir HASTALIKTIR ve tekrarlanan düşüncelerin hüzünle işaretlenmiş olduğu bir durumdur; aynı zamanda, kişinin her şeye olan ilgisini kaybetmesi, intihar fantezileri, korku ve suçluluk duygusu buna eşlik eder …

Bu, hüznün karanlığa giden yollardan sadece biri olduğu, çok karmaşık ve kişisel bir labirenttir.

4. Yalnız kalmak istiyorum, fakat gitmeni istemiyorum

Depresyonun, birçok insanın bilmediği diğer bir yönü de, kendini yalıtmak ve yalnız olmak isterken, aynı zamanda başkalarına olan ihtiyaç duymak gibi bir çelişkilidir.

Bu psikolojik ve duygusal gerçeklik, bu hastalığı olan kişinin yüksek sesle söyleyeceği bir şey değildir.

Dolayısıyla çevrelerindeki kişilerin yargısız bir şekilde orada olmak ve yardımcı olmak için sezgisel, alıcı ve destekleyici olmayı öğrenmeleri esastır.

5. Bu sadece benim kafamda değil

Biriken yorgunluk, kronik stres ya da kademeli olarak depresyona yol açabilen kalıcı uykusuzluk yaşamamış bazı insanların hala var olduğuna eminiz.

• Bu sadece kişinin zihninde olmaz. Bazen bu hastalık yorgun bir bedende, kimyasal olarak dengesiz bir beyinde ya da fibromiyalji gibi rahatsızlıklara yakalanan kişilerde ortaya çıkar.

Vücudunuz acı çektiğinde, zihniniz de acı çeker ve bunu unutamazsınız.

Depresyon hakkında verdiğimiz bu bilgileri aklınızda tutun ve bu hastalığa maruz kalan insanlarla daha fazla empatiyle yaklaşın.