Gözlerinizi Açın: Hayat Bize Her Zaman Yol Gösterir
Birçok kez, kendimizi kaybolmuş gibi hissederiz. Belki de, hayatın bize her zaman yol göstermediğini düşünürüz.
Gözlerinizi açın ve etrafınızda ne var bir bakın. Bunu yaparken bile göremediğimiz bazı durumlar vardır. Örneğin, sadece iyi taraflarını görebildiğimiz insanlara aşık olmuşuzdur.
Peki bu kişinin istenmeyen yanlarına ne oldu? Çünkü o da nihayetinde bir insan kimse mükemmel değildir. Ama tüm bunlar aklınızın bir köşesinde unutulur gider.
Kimi zaman sorunun çözümü tam önünüzde olur gözlerimiz kapalı olduğu için göremeyiz. Bugün bu tür durumların bazılarını inceleyeceğiz.
Sorumluluk Almak Yerine Başkalarını Suçlarız
Bu en zararlı tutumlardan biridir. Yine de, bu durumu o kadar çok içselleştiririz ki, sorunlara başka bir pencereden bakma ihtimalimiz oldukça düşer.
Başımıza gelen her şeyin suçunu başkalarına atmak gibi bir huy ediniriz. Kulağa ne kadar tuhaf gelse de bu durum nasıl hissettiğimiz için de geçerlidir.
Farklı görüşleri oldukları için bir başkası ile münakaşaya giren birini düşünün. Bu insan, karşısındakini suçlayabilir ve hatta gününü mahvettiğini bile söyleyebilir. Sonuçlar, her ikisi de günü öfkeli bir biçimde geçirirler.
Buradaki sorun, fikrimizi ifade edip bir karşılığı olmadığı zaman sinirlenme hakkımız olduğunu düşünmek ile ilgilidir.
Fakat, karşınızdakini suçlamak bir hatadır.
Aynı durumda farklı hareket edebileceğimizi söyleyebiliriz. Bu fikir ayrılığı durumu daha sakin bir biçimde çözüme kavuşturulabilir diye düşünebiliriz.
Hepimizin iyi ve kötü günleri vardır.
Duruma göre, aynı durum her iki ihtimalden biri ile sonuçlanabilir. Peki bunun karşımızdaki insan ile bir ilgili var mı? Kesinlikle evet. Ruh halimiz ve içinde bulunduğumuz durumunda etkisi vardır.
Hayat Aynı Şekilde Bize Hep Yol Gösterir
Hayatın bizi, sürekli olarak yönlendirdiği, farklı durum ve insanlar da aynı şekilde yol gösterdiği olaylar vardır. Bizler gözlerimizi açalım diye bunlar olur.
Birinin son dört sevgilisinin de kendisini aldatması biraz tuhaf değil mi? Aynı durumun ailenin nesli boyunca devam etmesi ilginç değil mi? Bu kadar tesadüf olur mu?
Bu olaylar silsilesinin tekrar ettiğini gördüğümüzde, durup hayatımızda bir ne olup ne bittiğine bakmamız gerekir.
Bildiğimiz üzere, sorumluluk bizde olduğu için herhangi birini suçlamak iyi bir fikir değildir. Bizi aynı durumda aynı kararlara almaya yönlendiren bir dürtü var.
Belki yalnız kalmaktan korkuyor ve bu yüzden bizimle beraber olmak isteyen ilk kişiye ‘evet’ diyoruz. Belki de, nesilden nesle aktarılan bir bencillik durumu söz konusu.
Tüm bunları analiz etmek, sonu gelmeyen bir döngü içerisinde olduğumuzu anlamamıza yardımcı olur.
Gözlerinizi Kapamak Size Zarar Verebilir
Birçok durumda gözlerimizi açmak için geç kalabiliriz. Geçmişimize baktığımız zaman, hayatın bize rehberlik ettiğini ama bizim bunu çoğu zaman göremediğimizi anlarız.
Bu durum, değerli bir zaman dilimini kaybettiğimizi düşünmemize neden olabilir. Yine de biz ‘geç olsun güç olmasın’ diyelim.
Ayrıca, önemli bir zaman diliminde gözlerinizi açmanın sizi çok üzebileceğini gösteren de bir uyarıdır.
Birlikte olduğumuz insanın bize hiç yararı olmadığını ve bunun bizi kör edebileceğini unutmayın. Bunun farkına varmak hem bizi üzer hem de yolumuzu aydınlatabilir.
Birçok insan hayatını, gözleri kapalı bir biçimde, kendilerine ve içinde bulundukları duruma acıyarak ve her zaman başkalarını suçlayarak geçirir.
Yine de hayat bize her zaman yol gösterir. Bunun emarelerini görmek için kendimizi hazırlamalıyız. Ama bunu yapmak içinde, suçlamayı, kurbanı oynamayı ve körlüğü bir yana bırakmalıyız.