Meme Kanseri İle Yüzleşmenize Yardımcı Olacak 3 Öneri

Meme kanserinin iyileşme oranı sürekli bir şekilde artmaktadır ve şimdilerde vakaların büyük bir çoğunluğu olmaya yaklaşmaktadır - bu, özellikle de hastalık ilk aşamasında olduğunda geçerlidir. Bugün, size meme kanseri ile yüzleşmenize yardımcı olacak üç öneri sunmak istiyoruz.

Meme kanseri, tüm dünyada kadınlarda en sık görülen kanser türlerinden bir tanesidir. Neyse ki, aynı zamanda en çok araştırılan kanser türlerinden biridir. Tedaviler sürekli gelişmektedir ve erken teşhis edilen vakalarda iyileşme oranı yaklaşık %90’dır. Peki, meme kanseri ve durumunuz ile nasıl yüzleşebilirsiniz?

İşin gerçeği şu ki, hiçbir kadın bu teşhisi almaya hazır değildir. Özellikle hastalıktan muzdarip olan kadınların dörtte birinden daha azının genetik ya da başka türlü bir risk faktörüne sahip olduğunu düşünürsek.

Meme Kanseri İle Yüzleşmenize Yardımcı Olacak Öneriler

Bu haberler her zaman cesaret kırıcı ve rahatsız edici bir sürpriz olarak gelir. Dahası, kadınların hem fiziksel hem de psikolojik sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olabilir.

Başlangıçtan itibaren, olabildiğince sakin kalmak en iyisidir. Meme kanserini kabul etmek zor olabilir – sadece teşhisin kendisi değil, aynı zamanda tedavi ve hastalığın ima ettiği diğer her şeyi. Bununla birlikte, bazı yararlı öneriler kadınlara kendi koşulları içinde yardımcı olabilir.

Olabildiğince Fazla Bilgi Edinin

Kanser teşhisi söz konusu olduğunda kadınların en denge bozucu bulduğu faktörlerden bir tanesi belirsizliktir. Bu nedenle durumunuz, tedaviniz ve bakış açıları hakkında olabildiğince fazla bilgi sahibi olmak çok faydalı olabilir. Bu şekilde, vermeniz gereken kararlar söz konusu olduğunda kendinizi biraz daha rahat hissedeceksiniz.

Kanser hastaları için, her türlü soruyu ve endişeyi sabırla ve dikkatle dinleyen ve yanıtlayan bir uzman bulmaları önemlidir. Bunu aklınızda tutarak, herhangi bir randevuya gitmeden önce, aklınıza gelebilecek soruların bir listesini not edin. Bu sorular sahip olduğunuz kanser türü, ne kadar gelişmiş olduğu, hangi tedavi seçeneklerinin mevcut olduğu, üstesinden gelme şansı ve benzeri konularda olabilir.

Dahası, bir arkadaşınızdan ya da aile üyesinden ilk randevularınızda size eşlik etmesini istemek de iyi bir fikirdir. Bu şekilde, doktorunuzun size söylediği şeyi anlamak ve hatırlamak daha kolay olacaktır. Daha sonra, ilk dönemi bitirdikten sonra, meme kanseri ile yüzleşmenin en iyi yolu tıbbi ekibinize güvenmektir.

Kendinizi onların ellerine bırakın ve onların tavsiyelerini tam olarak takip edin.

Meme Kanseri İle Yüzleşmek İçin Psikolojik ve Duygusal Destek Alın

Tedavi görmenin ve uzman ekibinize güvenmenin yanı sıra, diğer önemli hususlar da kadınların teşhisleriyle yüzleşmesine yardımcı olur. Bunlardan biri de psikolojik destektir.

Gerçekten de, pek çok hasta, iyi olduklarına ve başlarına gelenleri tek başlarına halledebileceklerine inanır. Ancak, er ya da geç, dağılırlar. Bu anlamda, bir uzmanın yardımı bu anlarda ve tüm tedavi süreci boyunca anahtardır. Hatta psikolojik destek, durumun sonrasında bile faydalıdır.

Sevdiklerinizin, ailenizin, sosyal çevrenizin ve hatta işvereninizin ve iş arkadaşlarınızın desteği meme kanseri ile yüzleşirken çok önemlidir. Bu bireyler hastalara son derece yardımcı olacak bir tür duygusal koruma kalkanı sağlayacaktır. Onların ilgisini ve sevgisini kabul etmek için kendinize izin vermeniz önemlidir.

Meşgul Kalın, Pozitif Kalın

Kanseri yenme süreci uzun ve karmaşık olabilir. Bu dönemi olabildiğince iyi atlatmak söz konusu olduğunda olumlu bir tutum çok faydalı olacaktır.

Araştırmalar, bu alanda büyük tıbbi ilerlemelerin olmasını sağlamıştır ve meme kanserini yenme şansı yüksektir. Bu zor zamanın iyileşmeye giden yol olduğunu her zaman akılda tutmak önemlidir. Ve, bittiğinde, sağlığınıza kavuşacaksınız.

Zihninizi başka şeylere odaklamak da çok önemlidir. Meme kanseri ile yüzleşen kadınlar, hayatlarının hastalıklarından çok daha fazlası olduğunun farkında olmalıdır. Kanser, düşündüğünüz tek şey olmamalıdır, ancak bunun olmasını önlemek için de zihninize yardım etmeniz gerekir.

Anlamlı işler şüphesiz ki büyük bir dikkat dağıtıcıdır. Artı, mümkün olduğunca, günlük rutininizi sürdürmeye ve mümkün olduğunca sağlam tutmaya çalışmalısınız. Ayrıca, sizi mutlu eden hobilere ve aktivitelere bakmak da faydalıdır.

Şüphesiz ki, tedavi sırasında kendinizi yorgun ve güçsüz hissettiğiniz günler olacak. Ancak, hiçbir şey yapmak istemeseniz bile, hoşunuza giden aktiviteler bulmak için çaba sarf etmelisiniz. Bunu yapmak hayatınızı eğlenceli hale getirecek ve iyileşmenize yardımcı olacaktır.