Kriyoablasyon: Meme Kanseri için Yeni Bir Tedavi

Kriyoablasyonun tümörlerin erken evresinde etkili olduğu görülmüştür. Bu yöntemin henüz kanseri tedavi ettiğini söyleyemesek de, ilerlemesini yavaşlatmaya yardımcı olmaktadır.
Kriyoablasyon: Meme Kanseri için Yeni Bir Tedavi

Son Güncelleme: 22 Şubat, 2022

Kriyoablasyon, yani kanser etkisini durdurmak için bir tümörün “dondurulması” fikri, bilim kurgu dünyasının bir parçası gibi gözükebilir. Buna rağmen günümüzdeki sonuçları olumlu oldukları kadar umut vericidir.

Bu yöntem hem basit hem de komplike bir yaklaşıma sahiptir. Eğitimli bir radyolog sadece meme derisinden küçük bir prob (tümöre yerleştirilen iğne) yerleştirmelidir. Orada, birincil ve yeni büyüme potansiyeli olan tümörler belirlenir ve sonra dondurulur.

Kriyoablasyon, meme kanseri tedavisinde yeni bir tıp stratejisi olmanın ötesinde, aynı zamanda akciğer ve prostat kanseri için de iyi bir seçenek olmuştur. Bu müdahale daha kesindir ve hastanın beklenen yaşam süresini uzatır. Ayrıca bu yöntem tıp alanında, hakkında daha fazla şeyler öğrenmeye değecek olan yeni bir bakış açısıdır.

Kriyoablasyon, “dondurma” yöntemi meme kanseri ile savaştığında

Önemli bir konuyu açığa kavuşturarak başlayalım. Kriyoablasyon, kanseri tedavi etmez. Ancak göreceklerimiz aşağıdakilerdir:

  • Kanser hücrelerinin yayılmasının azalması
  • Yaşam süresinin artması
  • Kanser tedavisinin azalmış etkisi

Bunlara ek olarak, kriyoablasyon, hastanın öncesinde ya da sonrasında kemoterapi ya da radyoterapi gibi daha agresif tedavileri almasına engel olmaz.

Daha fazla bilgi edinin: Meme Kanseri Öngörülebilir mi?

Kriyoablasyon: tümörlerin tedavisinde yeni bir yaklaşım

Bu tekniğin insanlar için olan ilk testleri 13 yıl önce yapıldı. Bu kişi “Hasta 0” adı verilen, Oregon’da yaşayan ve meme kanserinin ilk safhasında olduğu teşhisi konulan Laura Ross-Paul idi.

Teknik, her ne kadar iz bıraksa da hızlı ve etkiliydi. Doğrusu şu ki, bu onun hayatını kurtaran yeni bir müdahaleydi. Şimdi ise aşamalarını görelim:

  • Kriyoablasyon, prob adı verilen çok ince ve içi boş çubuğa benzeyen bir iğne kullanılarak yapılır.
  • Bu iğne (prob), onu hızla soğutan azot ve argon kaynağına bağlıdır.
  • Tedaviyi yapan kişi görüntü ve tomografiyi kullanıp hastanın göğsünde bir delik açarak, kan dolaşımına bir sıvı enjekte eden, özel bir radyologdur.
  • Yavaş yavaş tümörler ve diğer etkilenmiş dokular dondurulur. Radyolog, sağlıklı dokulara zarar vermekten kaçınır ve sadece kanserli hücreler için kriyojenik dondurmayı hedef alır.

Bu tedavi yarım saatten biraz uzun sürer

  • Çapı bir santimetreden küçük olan tümörler kriyoablasyon tedavisi sonrasında daha ileri kanser evrelerine dönüşmez. Bu şüphesiz ki çok umut verici bir buluştur, ancak yüksek başarı oranları için tedavinin, hastalığın erken safhalarında yapılması gerekir.
  • Amerikan Meme Cerrahları Derneği, bu tekniği birkaç yıldır kullanmakta ve iyi sonuçlar almaktadırlar. Kriyoablasyon tedavisinde hastaların ameliyathaneye alınması gerekmez. Müdahale yarım saatten biraz fazla sürer ve hasta uyanıkken cerrahi bir duruma gerek kalmadan uygulanabilir.
  • Klasik ameliyatlarla karşılaştırıldığında, Kriyoablasyon, sayısı çok olan meme kanseri hastaları için cerrahi müdahale gerektirmeyen ve gayet etkili bir tedavi yöntemidir. Tabii ki de, bu tedavinin beklenilen sonuçları vermediği durumlar da olmuştur.
  • Bununla birlikte, ortaya çıkan gerçek; kanserli hücrelerin çoğunun öldüğü ve geriye kalan tümörlerin de ilerlemesinin çok daha yavaş olduğudur. Bazı durumlarda bu tedaviyi kemoterapi ve radyasyon tedavisi takip eder.

Kansersiz Köyün Sırrı hakkında daha fazla bilgi edenin.

Akciğer kanseri için de iyi sonuçlar

Başlangıçta da belirttiğimiz gibi, kriyoablasyon diğer kanser türlerine de uygulanmaktadır. ScienceDaily dergisinde de yayınlandığı gibi, bu tedavinin yararlılığını incelemek için gerçekleştirilen çalışmaların çoğu, bu tedavinin akciğerlerde bulunan tümörlerin ilerlemesini durdurmayı başarabildiğini göstermektedir.

  • Yukarıdaki çalışmada, akciğer kanseri olan 22 hasta kriyoablasyon ile tedavi edilmiştir. Üç ay boyunca süren 27 seans kriyoablasyon sonrası, 5 hasta için tedavi %100 etkili olmuştur.
  • Kalan hastalarda ise tümörlerin görülme sıklığı azalmıştır. Kanser hala mevcut olsa da kötü huylu aktiviteler önemli ölçüde azalmıştır.

Böylelikle, hastalar daha uzun ve daha kaliteli bir yaşamın tadını çıkarabilirler.

Kanser tedavisindeki bu gelişmeler hakkında daha fazla bilgiyi Radyoloji dergisinde bulabilirsiniz.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.