Samimiyet Acı Olmadan Nasıl Yakalanır?
Samimiyet oyunsuz olsun istersiniz. Korkudan uzak bir samimiyet ve aşkı bir araç olarak kullanmayan birini ve sevmenin bu olduğunu düşünmenize sebep olmayacak birini istersiniz.
Bir ilişkide sahip olduğunuz samimiyet çok önemlidir. Bu sizi mutlu eden bir bağdır, tıpkı bulutların üzerinde uçuyorsunuz gibi.Ancak, bu konuda sahip olabileceğiniz inançlar, cicim ayları geçtikten sonra size bunun gerçekten sevgi olup olmadığını sorgulatır.
Eğer sevgi ise, neden canınızı acıtıyor? Bugün samimiyete oyunlar ve acılar olmadan sahip olmayı öğreneceğiz. Gerçek, saf ve dürüst bir yakınlık.
Bu yazımızı da okuyun: Aşktan vazgeçmeyin, sizi sevmeyi bilmeyen insanlardan vazgeçin
İlişkide Kendinizi Feda Etmek
Kendinizi bir ilişki için veya aşk adına feda etmek aynı şeydir. Bir şeylere boyun eğmek, belli şeylere izin vermek zorunda olduğunuzu düşünürsünüz, çünkü aşk her şeyin üstündedir.Ancak, bu fedakarlıktan sonra iyi olan hiçbir şey kalmaz, sadece acı kalır.
“Bu sadece bir aksilikti, o kadar da önemli bir şey değildi.” dersiniz, gözünüzün yaşını silersiniz, başınızı eğer, boynunuzu bükersiniz.
“Değişeceğini söylüyor ve onu o kadar seviyorum ki, ona bir şans daha vermek istiyorum (şimdiye kadar zaten çoktan 8 şans vermişsiniz zaten)” dersiniz, kendinizi mutlu bir son için hala bir umut olduğu konusunda ikna edersiniz.
Olaya böyle baktığınız zaman, ironik ve hatta saçma görünüyor. Fakat yukarıdaki ifadelerde görülen örnekler, olması gerekenden daha yaygın ve gerçektir.
Peki eğer bir ilişkide kendinizi feda etmezseniz ne olur? Saygı eksikliğini ilk fark ettiğiniz anda görüşmeye bir son verirseniz ne olur? Belki ebeveynlerden biri şöyle diyecektir: “Bugünlerde çocuklar artık bir şeyleri yürütmeyi denemiyor.”
Bunu da öğrenin: Nihayet toksik bir ilişkiye son verdiğinizde neler olur?
Doğru, hiçbir şeyi yürütmeye çalışmıyoruz. Sahte samimiyeti, aldatmacayı, sahte aşkı, acıyı yürütmeye çalışmıyoruz.Sırf seviyorsunuz diye bu ilişki size acı vermesine rağmen.bu insanla birlikte olmak zorunda olduğunuzu düşündüğünüzü kabul etmiyorsunuz.
Fakat mutlak gerçeklermiş gibi söylediğimiz bu şeyler hep zihnimizde ve bizi aynı hatayı tekrar tekrar yapmaya, boyun eğmeye, aşk adına her şeyi feda etmeye itiyor.
Daha Fazlasını Hak Etmediğinizi Düşünüyorsunuz
İlişkiniz, her şeyin mükemmel olduğu peri masallarından etkilenmiştir. Buna inanıyorsunuz ve gerçeğin bu olduğunu düşünüyorsunuz.Ama onların sadece hikayeler ve kurgudan ibaret olduklarının farkında değilsiniz.
Yukarıdaki ifadeler, sizi başkalarına boyun eğmeye, fedakarlık yapmaya zorlar. Bu tutum, benlik saygınızı azaltır ve sizi, daha fazlasını hak etmediğinize inandırır.Hakaretlerden başka bir şey hak etmiyorsunuz, çünkü onları hak ettiğinizi düşünüyorsunuz ya da yanınızda birileri olduğu için minnettar olmanız gerektiğini düşünüyorsunuz.
Belki de, ilişki yürümüyorsa, %200’ünü vermediğiniz için bunun sizin hatanız olduğunu düşünüyorsunuz. Çünkü tek başınıza omuzlarınızda bu ilişkinin sorumluluğunu taşıyan kişi sadece sizsiniz.
Bütün bu acıya değer mi? Sürekli ağladığınız, acı çektiğiniz, yürümeyen bir şeyin üzerinde neden bu kadar ısrar ediyorsunuz? Bu tür bir samimiyet istediğiniz şey değildir.
Peki neden buna izin veriyorsunuz?
Gerçek Samimiyet Nasıl Bulunur?
Gerçek samimiyeti bulmak eğer bazı ipuçlarını takip ederseniz ve ilişkilerinizi yönlendiren eski alışkanlıklarınızdan vazgeçerseniz mümkündür:
- Bir insan ile kuracağınız samimiyet, yakınlık, sevgi; kazanmak zorunda olduğunuz bir savaş değildir. Bu sizin inşa ettiğiniz bir şeydir.
- Eğer karşınızdaki kişi size zarar veriyorsa, değişim sözlerine inanmayın. Farklı bir ilişkiye geçin.
- Tüm ilişki için sorumluluk almayın. Sağlıklı bir ilişkide, her iki taraf da %50’şer katkıda bulunur.
- Ayrılmak hayatın bittiği anlamına gelmez. Bu, sizi zararlı ilişkilerde takılıp kalmaya iten bir başka inançtır.
Gitmeden, bunu da okuyun: Değişeceğine söz vermek: Bu, ilişkinizi geri kazanmanızı sağlayacak mı?
İlişkileri hayatınıza anlam katan şey olarak görmeyi ve sizi mahveden bazı şeyleri tolere etmeyi bırakmanız önemlidir.Eğer birisi acı çekmenize neden oluyorsa, orada ne işiniz var? Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Bir başkasının sizi küçük, değersiz bir insan gibi hissettirmesine izin vermek yerine, kendinizi geliştirebileceğiniz kadar değerlidir zaman.