Şişe Su Hakkında Kimsenin Bilmenizi İstemediği 4 Sır

Plastik şişeden su içerken maruz kalabileceğimiz farklı sorunları önlemek için en iyi seçenek cam şişe kullanmaktır.
Şişe Su Hakkında Kimsenin Bilmenizi İstemediği 4 Sır
Leidy Mora Molina

Yazan ve doğrulayan hemşire Leidy Mora Molina.

Son Güncelleme: 22 Şubat, 2022

Şimdilerde, şişe su satın almak, plastik kap almak ile eş anlamlıdır. Fakat bunun ardında, bu materyalle ilgili herkesin bilmediği ve gün yüzüne çıkmayan bir dizi sır vardır. Not alın ve vücudunuzu güvende tutun. Bunlar, bunu başarmanızı sağlayacak dört sırdır.

Şişe Su Hakkında Kimsenin Bilmenizi İstemediği 4 Sır

1. Plastik şişeleri tekrar kullanmayın

çöpe şişe atmak

Plastik şişeleri tekrar kullanmamalısınız, çünkü tehlikeli kimyasallar salabilirler. Şişelerin altındaki sembollere dikkat etmeniz önemlidir. Örneğin, içinde sayılar bulunan üçgenler varsa, bunlar şişenin yapıldığı plastik türüne karşılık gelmektedir.

“1” ile işaretli şişeler (PET veya PETE) sadece tek kullanım için güvenlidir. Bunun nedeni, plastiğin oksijenli bir ortamda, ısındığında veya güneş ışınlarına maruz kaldığında toksik maddeler salmaya başlamasıdır. Sonra da bunlar içindeki suya karışır. Ayrıca “3” ve “7” işaretli kaplardan (PVC ve PC) kaçının, çünkü bunlar yiyecek ve içeceklere nüfuz edebilecek zehirli maddeler bırakırlar.

Vücudunuzu bu tür kaplara uzun bir süre maruz bırakırsanız, tehlikeli hastalıklardan muzdarip olabilirsiniz. Eğer şişelerinizi tekrar doldurmak istiyorsanız, “2” ve “4” ile işaretlenmiş olan, polietilenle yapılmış şişeleri kullanmanız gerektiğini unutmayın. Ayrıca, polipropilen ile yapılmış şişeler de önerilmektedir. Bunlar “5” ve PP harfleri ile işaretlenmiştir. Soğuk su depolamak için kullanırsanız, bu tür kaplar nispeten güvenlidir ve her zaman dezenfekte edebilirsiniz.

Bu yazımıza da bir göz atın: Sessiz katil, plastik

2. Bakterilere dikkat edin

bakteriler

Plastik şişe, gerçek bir bakteri yuvası olabilir. Aslında, bu şişelerdeki mikroorganizmaların seviyesi genellikle sağlığımız için güvenli olan miktarları aşar. Kirli ellerle şişeye dokunarak, şişeyi kötü yıkayarak veya oda sıcaklığında şişenin içinde su tutarak mikropların büyümesi için mükemmel şartlar yaratmayın.

Plastik şişeleri iyi durumda tutmak için çözüm; onları sıcak sabunlu su, sirke veya antibakteriyel gargara ile yıkamaktır.

Genel olarak, plastik şişeleri tekrar kullanmanın en büyük sağlık riski mikrobiyolojiktir. Bunun nedeni, şişelerin gün geçtikçe bozulmasıdır. Bu, bakterilerin konsantre olabilmesi için mükemmel bir yer haline gelen, materyalde ufak bir kırık veya bir çatlak olabilir. Bununla birlikte, şişeyi iyi yıkamak da garanti değildir. Sonuçta, toksinleri toplayabilir veya hatta hepatit A’yı tutabilir.

Farklı araştırmalara göre, en fazla miktarda bakteri şişenin ağzında yaşar. Bu alanda yeterli hijyen sağlamak her zaman mümkün değildir. Böylece, en etkili ve güvenli seçenek bir pipet kullanmaktır.

3. Suyun nereden geldiğine dikkat edin

güneş altında plastik şişe

Birçok şirket şişelerine, içindeki suyun “dağların zirvesinden” geldiği yazar. Bununla birlikte, aslında satın aldığınız şişe sular genelde evdeki musluktan akan su ile aynı. Şirketlerin sattıkları suyun kaynağını açıklamakla yükümlü olduğu unutulmamalıdır.

4. Sudan elde edilen içeceklere dikkat edin

musluktan su doldurmak

Buna ek olarak, şişe su şirketleri de sudan türetilen ürünleri bir miktar lezzet katacak şekilde satıyor. Bu ürünlerle amaçları, gençleri ve sporcuları yeni pazara çekmektir. Bu nedenle farklı lezzetlerle şişelenmiş su satıyorlar. Genellikle “diğer şekerli içeceklerden daha sağlıklı” olduklarını iddia ediyorlar. Bununla birlikte, bu konuda dikkatli olmak çok önemlidir. Sonuçta, bazen bu suda bir gazozdaki kadar şeker bulunabilir.

Reklamlar ile aldatılmaktan kaçınmak için, etiket üzerinde bulunan bilgileri her zaman doğrulamanız ve gerçekten ne kadar şeker içerdiğini görmeniz gerekir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.