Bleachorexia: Beyaz Diş Takıntısı

Bleachorexia, beyaz dişlere olan takıntıdır. Peki bu takıntının nedeni nedir? Herhangi bir riski var mıdır? Bu makalede öğrenin!

Bleachorexia, beyaz dişlere olan bir saplantıdır.

Günümüzde giderek daha fazla insan güzel bir gülümsemeye sahip olmak istiyor. Bembeyaz dişlere sahip olmak günümüzde estetik bir sorundur. Moda, medya, ünlüler ve sosyal ağlar, çekici olmamız gerektiği mesajını hepimize empoze ediyor.

Her zaman güzel ve bakımlı görünmek sorun değildir; iyi yapılan bakım ve tedaviler, dişlerimizin güzelliğinin yanı sıra sağlığına da katkıda bulunur. Ancak maksimum estetik kaygısı aşırıya kaçtığında davranışlar tehlikeli hale gelir.

Bu yazımızda, bleachorexia denen durumun nedenlerini ve bu saplantının risklerini tartışacağız.

Bleachorexia nedir?

Daha önce de belirttiğimiz gibi, bleachorexia, daha beyaz dişlere sahip olma takıntısıdır. Bu sorunu yaşayan kişiler dişlerinin çok lekeli olduğu hissine kapılırlar ve bu nedenle dişlerini sık sık beyazlatma ihtiyacı hissederler.

Bu değişiklik psikolojiktir ve dişlerin görünümünün öznel bir değerlendirmesini içerir. Bir kişinin olumsuz benlik algısı, benlik saygısını derinden etkiler.

Ancak hasar sadece zihinsel değildir ve ağız yapılarını da etkiler. Bu sorunu yaşayan kişiler sıklıkla dişlerini beyazlatma eğilimindedir. Diş hekimi gözetimi olmadan ev yöntemlerine başvururlar ve ağartıcı maddeleri aşırı kullanırlar.

İnsanlar neden beyaz dişleri sever?

Bazı psikolojik yönler, bazı insanları bu bozukluğa yatkın hale getirir. Bununla birlikte, bu fenomene yol açan bazı dış faktörler şunlardır:

• Moda. Ünlüler genellikle beyaz dişlere sahiptir ve bu nedenle hevesli insanlar onları taklit eder. Bu fantezi dünyasının dayattığı talepleri yerine getirmeye çalışmanın bu düzensizliğe yol açabileceğinin farkında değillerdir.
• Reklamlar. Dişleri kolayca beyazlatan ürünlerle ilgili bir bombardıman var. Bunları elde etmek kolaydır ve şirketler, profesyonel denetim gerektirmediğini söyleyerek insanların tüketimi için pazarlar.
• Risklerin bilinmemesi. Reçetesiz satılan diş beyazlatma ürünlerini doktor kontrolünde olmadan kullanmanın tehlikeleri hakkında yanlış bilgiler var.
• Beyaz dişler özgüveni arttırır. Parlak gülümsemeye sahip insanlar, çarpık ve lekeli dişlere sahip olanlardan daha özgüvenli hissederler.

Dişler neden lekelenir?

Diş lekeleri çeşitli nedenlerle oluşur.

Bu içsel lekeler, bazı antibiyotiklerin kullanımı, belirli maddelere maruz kalma veya dişler oluşurken meydana gelen problemlerin sonucudur. Ayrıca dişteki travma veya enfeksiyonlardan da kaynaklanırlar ve çıkarılmaları daha zordur.

Bununla birlikte, diş lekelerinin çoğu, kişinin yiyip içtiklerinin ürettiği pigmentasyonlardan kaynaklanmaktadır. Kahve, mate, çay, şarap, yaban mersini ve domates sosu gibi renkli yiyecek ve içecekler dişleri lekeleyebilir. Ayrıca sigara sarı dişlere neden olur.

Lekelerin nedeninin ötesinde, dişlerin aslında beyaz olmadığını bilmelisiniz. Aslında kuronları kaplayan mine şeffaftır ve sadece alttaki dentinin rengini ortaya çıkarır. Dentin dokusunun tonları her kişiye özeldir ve sarı, kahverengi ve açık griler arasında değişir.

Ayrıca kişinin yaşı da diş görünümünü etkiler. Genç dişlerin daha açık renkli olması normaldir. Aslında, yıllar geçtikçe kararırlar.

Bleachorexia ile ilişkili olası riskler

Beyazlatıcı sorunu olan kişiler dişlerinin görünümünden asla memnun olmazlar. Ayrıca, onları lekeli ve koyu olarak algılarlar ve genellikle beyazlatma tedavisinin sonuçlarından memnun kalmazlar.

Tahmin edebileceğiniz gibi, bazen profesyonel ofislerde, ancak çoğu zaman evde bunları sık sık tekrarlarlar. Ağartıcı, asitli veya aşındırıcı maddeleri, risklerini fark etmeden tekrar tekrar kullanabilirler.

Bu tedavileri evde, doğal ilaçlarla veya eczaneden satın alınanlarla yapmak aslında profesyonel bir değerlendirmeyi gerektirir. Bunun nedeni, bu maddelerin hasarlı dişlerde kullanılmasının ağız sağlığını daha da karmaşık hale getirebilmesidir. Ayrıca ürünlerin kullanılması sırasında hassasiyet ve zaman kontrolü olmaması da risklidir.

Asitli ve aşındırıcı maddelerin tekrar tekrar kullanılması veya bu maddelerin dişlerde çok uzun süre kalması diş dokularını tahrip eder. Örneğin, hidrojen peroksit, karbonat, limon, asitli meyveler ve aktif kömür kullanımı diş minesine büyük zarar verebilecek bazı yaygın ev ürünleridir.

Ağartma maddelerinin etkisine aşırı derecede maruz kalan diş ve ağız dokuları şu belirtilerden bazılarını sergileyebilir:

• Diş eti tahrişi ve diş eti iltihabı
• Dişte aşırı duyarlılık
• Diş minesinin demineralizasyonu
• Tat değişiklikleri
• Pulpa nekrozu
• Diş kaybı

Bleachorexiadan korunmak için ipuçları

Bleachorexianın kökeni psikolojik olduğunda profesyonel tedavi uygundur. Ayrıca, riski azaltmak için bazı öneriler aşağıdaki gibidir:

• Gerçekçi olmalısınız, ünlülerin beyaz dişleri doğal veya sağlıklı değildir. Dişlerinizin doğal rengini kabul etmek esastır, bu nedenle beyazlatma tedavilerinin sonuçlarıyla ilgili yanlış beklentilerinizi azaltın.
• Diş lekelerinin yaşa ve belirli ürünlerin tüketimine bağlı olduğunu anlayın. Sigarayı bırakmaya istekli olmadan, pigmentli içeceklerin tüketimini en aza indirmeden veya bunları tükettikten sonra dişlerinizi fırçalamadan beyaz bir gülümsemeye sahip olamazsınız.
• Güvenli olmayabilecekleri için, harika sonuçlar vaat eden reklamlara, ürünlere ve çözümlere karşı dikkatli olun.
• Bazı maddeleri ağzınıza sokmak tehlikeli ve verimsizdir. Asitlerin ve aşındırıcıların diş minesine ve diş etlerine zarar verebileceğini bilin.
• Bu amaçla kullanılan ürünler ağız dokuları için agresif olduğundan tedaviler arasındaki süreye uyun. Bunları tekrar tekrar kullanmanın ağız boşluğu için zararlı olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Diş hekiminiz, tedaviyi tekrarlamadan önce beklemeniz gereken uygun zaman konusunda size tavsiyede bulunabilir.
• Tedavileri kalifiye bir diş hekimine yaptırın, doktorlar sadece güvenli ürünler kullanırlar. Ayrıca ağzınızın genel durumunu değerlendirecekler ve sahip olabileceğiniz diğer durumları teşhis edip tedavi ederek sizin için en iyi seçeneği belirleyeceklerdir.

Sağlıklı dişler için öneriler

Aşırı beyaz bir gülümsemenin mutlaka ağız sağlığı ile eş anlamlı olmadığını zaten okudunuz. Bu yüzden dişlerinizin görünümüne takıntılı olmanın zararlı olabileceğini bilmelisiniz.

Bu nedenle, dişlerin renginin ötesinde, uygun ağız hijyenini koruyarak ağız boşluğunuzun sağlığını sürdürmeye odaklanmak önemlidir.

Bunu yapmak için, tüm dental elementlerin tüm yüzeylerini günde üç kez yumuşak kıllı bir fırça ve diş macunu ile fırçalayın. Ayrıca bakımınızı diş ipi ve gargara ile tamamlayın.

Diş hekimine düzenli ve sık ziyaretler de önemlidir. Profesyoneller, ortaya çıkabilecek sorunları erken teşhis edip tedavi edebilirler. Ayrıca, dişlerinizi temizleyecek ve bakteri üremesini kontrol edecek, gülümsemenin görünümünü iyileştirecek ve ağzınızı korumak için ihtiyaç duyabileceğiniz diğer uygulamaları yapacaklardır.

Çeşitli ve besleyici bir diyet ve şeker açısından zengin gıdaların düşük tüketimi, iyi ağız sağlığını korumanıza yardımcı olacaktır. Sigara içmemek ve dişleri lekeleyen ürünlerin tüketimini azaltmak, gülümsemenizin görünümünü iyileştirir. Ayrıca yemek yedikten ve bir şeyler içtikten sonra dişlerinizi fırçalamalısınız.

Yukarıda belirtilen tavsiyelere uymak, güzel bir gülümsemeyi korumanıza yardımcı olacaktır. Dişlerinizin doğal rengini kabul ederek estetikten çok sağlığı tercih edin. Unutmayın, onları sağlıklı tutmak en önemli şeydir!