Görme Kaybı: Nedenleri ve Semptomları

Ani görme kaybı hiçbir şart altında görmezlikten gelinmemesi gereken büyük bir problemdir. Burada bu durumun en yaygın nedenleri ve semptomlarından bazılarını bulabilirsiniz.
Görme Kaybı: Nedenleri ve Semptomları

Son Güncelleme: 31 Aralık, 2020

Hiç şüphe yok ki, görme en çok güvendiğimiz duyulardan biridir. Bu nedenle görme kaybı hayatınızı önemli ölçüde değiştiren ciddi bir sorunu temsil eder. Bu sorunun nedenlerini ve semptomlarını keşfetmek ister misiniz? Her şeyi açıklayacağız, okumaya devam edin!

Öncelikle görme keskinliğinde azalma olabilmesi için görme ile ilgili araçlardan en az biri tanesinin etkilenmesi gerekir. Bu anlamda; kornea, göz merceği, retina ya da optik sinir ile ilgili bir sorun olduğunda kısmi ya da tam körlük ortaya çıkacaktır.

Kısmi Görme Kaybı – Nedenleri

Kısmi körlük hakkında konuştuğumuzda, görme keskinliği önemli ölçüde azalmış olmasına rağmen, yine de belirli şekilleri, ışıkları ve gölgeleri ayırt edebilen insanlardan bahsederiz. Bu nedenle, tam bir duyu kaybı yoktur, ancak bireyler artık görüşlerine çoğu insanın yaptığı gibi güvenemezler.

Nedenine bağlı olarak bu tür körlük kronik ya da akut olabilir. Hadi kısmi görme kaybının en sık nedenlerini gözden geçirelim.

Bir gözü kör olan bir kadın.
Katarakt, körlüğe yol açabilen ve nispeten yaygın olan bir hastalıktır.

Kornea Yaralanmaları

Bir doku yüzeyinde meydana gelen herhangi bir yaralanma, bir yara izi oluşturacaktır ve kornea da buna bir istisna değildir. Bu yara izi, korneanın şeffaflığını ortadan kaldırır, bu da ışığın retinaya ulaşmasını engeller. Bu, görme keskinliğinde büyük bir düşüşe yol açar.

Kornea yaralanmalarının, şiddetli enfeksiyonlardan doğrudan travmaya kadar çeşitli nedenleri olabilir. Korneanın hücrelerine önemli bir derinliğe kadar zarar verebilecek herhangi bir uyaran, kısmi körlüğe neden olabilir.

Etkilenen görüş alanı yaranın yeri ve büyüklüğüne göre değişiklik gösterecektir. Bu anlamda, belirli bir ortaya çıkış modeli yoktur. Ancak aşağıdaki semptomlar deneyimlenebilir:

  • Bulanık görme: ya da bir alanı siyah ya da opak halde görme durumu
  • Acı: etkilenen gözün kaşınması
  • Gözlerin sulanması
  • Kırmızı lekeler
  • Kum hissi: göze bir şey girmesi hissi

Katarakt

Kısmi körlüğün en yaygın nedenlerinden bir diğeri de katarakttır. Bunlar, lensin opasiteleridir, ki bu da gözün ana kırılma yoludur. Bu opaklık, ışığın retinaya doğru bir şekilde ulaşmasını engelleyerek kısmi bir görme kaybı oluşturur.

Çoğu vakada, göz merceğinin dejenerasyonundan ya da buradaki bazı lezyonlardan dolayı ortaya çıkarlar. Çeşitli çalışmalara göre, katarakt, yaşlı erişkinlerde körlüklerin %47.9’unun nedenini temsil etmektedir.

Kataraktlı kişiler tarafından bildirilen ana semptomlar arasında bulanık, opak ya da bulanık görme, renklerde solma ve geceleri iyi görememe yer alır. Aynı zamanda çok parlak görünen ya da çevrelerinde bir hale olan ışıkların yanı sıra çift görüşe de sahip olabilirler.

Retina Problemleri

Retina, beynin işlemesi için göz merceği tarafından yönlendirilen ışık sinyallerini çevirmekten sorumlu gözün bir parçasıdır. Bu nedenle, doğal olarak, retinadaki herhangi bir yaralanma görme kaybına neden olabilir.

Çoğu vakada kusurlu kılcal damarlar retinada sorunlara neden olur. Bu kusurlu kılcal damarlar sıvıyı dokuya filtreler. Bu nedenle, en yaygın nedenler arasında aşağıdakileri bulabiliriz:

  • Diyabetik retinopati
  • Gözdeki arterlerin ya da damarların tıkanması
  • Retinanın yırtılması
  • Retinanın kısmi ayrılması
  • Hipertansif retinopati

Öte yandan, retinada sıvıların varlığı ile ilgisi olmayan başka bir lezyon türü daha vardır. Bunun bir örneği, retinanın merkezinin bozulmaya başladığı, görme alanında bulanık görme ya da kör nokta oluşturduğu maküler dejenerasyondur.

Son olarak; mantarlar, parazitler ya da bakterilerin neden olduğu çeşitli enfeksiyonlar retinayı ciddi şekilde yaralayabilir. Bağışıklık sistemi baskılanmış insanlarda çok yaygın olan oküler toksoplazmoz vakası da budur.

Optik Sinir İle İlgili Problemler

Optik sinir, retina tarafından yakalanan tüm bilgilerin beyne iletilmesinden sorumludur. Bu nedenle, vücudumuzun görme yeteneğinin de çok önemli bir parçasıdır. Bu yapı ile ilgili problemler genellikle bir ya da birkaç görsel alanı etkiler.

Çoğu vakada, glokom tarafından üretilirler. Bu, göz içi basıncında artışa neden olan ve siniri etkileyen yaygın bir hastalıktır. Bu anlamda sinyalleri düzgün bir şekilde iletemez ve görmeyi zorlaştırır.

Bununla birlikte, kısmi körlüğe neden olabilen optik siniri etkileyen başka bir dizi durum daha vardır, mesela optik nörit ya da sinirin iltihaplanması durumu. Ayrıca serebral vasküler olayların (CVE) ya da merkezi sinir sistemindeki tümörlerin dolaylı etkileri de görüşümüzü etkiler.

Optik sinir yaralanmalarının semptomlarının etiyolojilerine bağlı olarak değişiklil gösterebileceğini açıklığa kavuşturmak önemlidir. Bununla birlikte, insanlar genellikle hızlı bir görme kaybı, bir ya da daha fazla görme alanında kırmızımsı saturasyon, çift görme ve göz ağrısı deneyimlerler.

Göz muayenesi olan bir adam.
Göz problemlerini doğru bir şekilde tespit etmek ve herhangi bir komplikasyondan kaçınmak için uzmanlara danışılmalıdır.

Tam Görme Kaybı Nedenleri

Öte yandan, bazı insanlar da tamamen körlükten muzdarip olabilir. Bu, kişi ışığı ya da gölgeyi ayırt edemediğinde ortaya çıkar. Tam görme kaybına neden olabilecek durumlar, kısmi körlüğe neden olanlarla aynı olabilir; yine de, bu noktada son aşamalarındadırlar.

Travma ya da Ciddi Yaralanmalar

Travma çok ciddi olduğunda ve korneanın tamamını etkilediğinde birey tam görme kaybı yaşayabilir. Bu tür yaralanmaların en sık görülen nedenlerinden biri kimyasal yanıklardır.

Bununla birlikte, görme keskinliğini etkileyebilecek şeyler sadece kornea yaralanmaları ile sınırlı kalmaz. Delici ya da künt bir kafa veya göz küresi yaralanması, optik sinire ve retinaya zarar verebilir.

Retinanın Tamamen Ayrılması

Kısmi körlüğün bir nedeni olarak retinanın kısmi kopmasından bahsetmiştik. Bununla birlikte, zamanında tedavi edilmezse, bu durum ilerleyebilir ve tam bir ayrılma haline gelebilir, bu da her türlü görmeyi engelleyebilir.

Çoğu vakada, bu durum retinanın arka kısmında sıvı bulunması nedeniyle oluşur. Bu, göz küresinin dokusunu ayırarak kan akışını kesintiye uğratıp iskemiye ve bölgenin ölümüne neden olabilir.

İlk başta asemptomatik ve ağrısız olsa da, bazı kişiler aşağıdaki semptomları deneyimleyebilir:

  • Gözlerde lekelerin oluşması
  • Tüm görsel alanlarda ani ışıklar
  • Bulanık görme
  • Çevresel görüşün, ve ardından merkezi görüşün, aniden kaybolması

Proliferatif Diyabetik Retinopati

Diyabetik retinopati, şeker hastalığının komplikasyonlarından biridir. Retinanın, retinaya giren sıvıları filtreleyen ve maddelerin birikmesini sağlayan kılcal damarlarını etkiler. Ayrıca bazı sağlıklı kan damarlarını tıkayabilir.

Hastalığın ilk aşamalarında kısmi körlük meydana gelebilir. Ancak ilerlemesini durdurmak için hiçbir şey yapılmazsa tam görme kaybına neden olur. Bunun nedeni, son aşamada, dokuya düzgün bir şekilde kan sağlamaya çalışmak için çok ince duvarlı yeni kan damarlarının oluşturulmasıdır. Bu yeni kılcal damarlar kendiliğinden kırılmaya ve retina kanamasına neden olmaya eğilimlidir.

Endoftalmi

Görme kaybının nadir bir nedeni endoftalmidir. Bu gözün içindeki bir enfeksiyondur ve her zaman tıbbi bir acil durum olarak kabul edilmelidir.

Dış mikroorganizmalar, göz ameliyatı ya da yaralanma sonrası göze girebilir ve bu enfeksiyona neden olabilir. Bununla birlikte, bu durum gözü etkileyen dahili bir septik enfeksiyondan da kaynaklanabilir.

Endoftalmi hastalarının semptomları arasında gözlerde kızarıklık ile birlikte şiddetli göz ağrısı ve göz küresinin içinde sarı, beyaz ya da cerahatli bir akıntı görülmesi yer alır. Göz kapakları da iltihaplanır.

Bu yazımızı da keşfedin: Göz Sulanması: Nedenleri Nelerdir?

Damar Tıkanıklığı

Vücuttaki tüm kan damarları tıkanmaya eğilimlidir. Retinanın kan damarlarında ya da optik sinirde tıkanmalar meydana geldiğinde, birey ağrısız bir görme kaybı yaşar.

Eğer etkilenen kan damarı retinanın merkezi arteri ise ya da optik sinirin arteri ise dokuya yetersiz kan akışı olacaktır. Bu, yetersiz oksijen sağlanmasına neden olur ve bu da dokunun şişmesine ve kalıcı olarak hasar görmesine neden olabilir.

Öte yandan, retinanın merkezi damarını etkilediğinde yeterli kan drenajı olmayacaktır. Bu, su basmasına, yani dokuda aşırı sıvı birikmesine neden olacak ve bu da körlüğe yol açacaktır.

Göz ameliyatı olan bir kişi.
Göz cerrahisi, çözülmezse körlüğe neden olan endoftalmiye neden olabilir.

Görme Kaybı İçin Ne Zaman Doktora Görünmelisiniz?

Görme kaybı, ister tamamen ister kısmi olsun, her zaman tıbbi bir acil durum olarak değerlendirilmelidir. Çoğu durumda ağrısız olabilir ve geçici görünebilir. Ancak ağrı, daha az ciddi olduğunu göstermez ve bu nedenle asla göz ardı edilmemelidir.

Bu nedenle, ilgili testleri yapabilmeleri ve doğru tanıya ulaşabilmeleri için mümkün olan en kısa sürede bir uzmana gitmek önemlidir. Sebeplerin çoğu, hasarın geri döndürülemez hale gelmesinden önce yalnızca kısa bir süre verir.

Görme kaybı tersine çevrilemediğinde, yaşam tarzında bir değişikliğin gerekli olduğunu açıklığa kavuşturmak önemlidir. Neyse ki, bugün görme engelli kişilerin günlük aktivitelerini herhangi bir rahatsızlık yaşamadan gerçekleştirebilmelerinin pek çok yolu vardır.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Boid K, Gudgel D. First Aid for Eye Scratches [Internet]. American Academy of Ophthalmology. 2019. Available from: https://www.aao.org/eye-health/tips-prevention/first-aid-eye-scratches.
  • Stuart A. When It’s Not Glaucoma [Internet]. American Academy of Ophthalmology. 2018. Available from: https://www.aao.org/eyenet/article/when-its-not-glaucoma?november-2018.
  • Jiménez, Pamela Maroto. “Degeneración macular relacionada con la edad.” Revista Médica de Costa Rica y Centroamérica 73.618 (2016): 49-51.
  • Welch Ruiz G, Cruz Blanco M, Hernández Fernández Y. Ruptura del globo ocular. Revista Cubana de Medicina Militar. 2018;47(4).
  • Mehta S. Desprendimiento de retina – Trastornos oftálmicos – Manual MSD versión para público general [Internet]. Manual MSD versión para público general. 2019.
  • La retinopatía diabética | National Eye Institute [Internet]. National Eye Institute. 2019 [cited 8 October 2020]. Available from: https://www.nei.nih.gov/learn-about-eye-health/en-espanol/la-retinopatia-diabetica.
  • Jürgens I. Obstrucciones u oclusiones arteriales y venosas de retina | ICR [Internet]. Centro Oftamológico de Barcelona – Institut Català de Retina. 2020.
  • Rivera-Garcia, Víctor H. “Característica clínico epidemiológica de las lesiones corneales por traumatismo en pacientes que acudieron a la consulta oftalmológica.” Polo del Conocimiento 2.5 (2017): 1362-1372.
  • Ortega, A. García, et al. “Neuritis ópticas desmielinizantes y autoinmunes.” Archivos de la Sociedad Española de Oftalmología (2020).
  • Lopez, Hans Israel Morales, Juan Carlos Sanchez Garcia, and Jose Alejandro Diaz Mendez. “Cataract detection techniques: A review.” IEEE Latin America Transactions 14.7 (2016): 3074-3079.
  • Sarabia, César Pineda, Xóchitl Josefina Zarco Vite, and María Luisa Ruiz Morales. “Retinopatía diabética, una complicación descuidada.” Atención Familiar 25.2 (2018): 83-85.
  • Gallardo, Diana Florencia Medina, et al. “Oclusión de la vena central de la retina en paciente con diabetes mellitus tipo 2. Reporte de caso.” Lux Médica 13.38 (2018): 37-42.
  • Nossa, Simona, Joaquin Barraquer, and Miguel Castilla Cespedes. Endoftalmitis: Diagnóstico y tratamiento en la cirugía ocular. Universitat Autònoma de Barcelona,, 2016.
  • Freire, Gabriela Mishel Bravo, Glenda Elisa Espinosa Vallejo, and Karina Marisol Vargas Bosquez. “Actualización sobre patogenia, clínica y diagnóstico del desprendimiento de retina.” Journal of America health 3.2 (2020): 117-128.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.