Hayal Kırıklığını Atlatmanın 3 Yolu

Hayal kırıklığını yaşamın normal bir parçası olarak kabul ettiğimiz zaman, gücünün yoğunluğunu azaltırız ve aşırı acıya sebep olmasını durdururuz. Hayal kırıklığını kabul etmeyi ve devam etmeyi öğrenin.

Boğazınızda ve midenizde düğümler hissedersiniz. Solunumunuz değişir. Hayal kırıklığı  içinde, tam en dibindesinizdir ve oraya sıkışmışsınızdır. Ancak buradan uzaklaşabilirsiniz.

Hayal kırıklığının olumlu tarafı, size öğrenme, yanlış yaptıklarınızdan haberdar olma ve çözüm bulma fırsatı vererek, tekrar canınızın yanmasına izin vermemesidir.

Bunu yapmak için, örneğin beklentiler gibi bazı anlamsız alışkanlıkları değiştirmeye çabalamak önemlidir. Sonuçta, neredeyse her yüksek beklenti birden çöküyor, gerçekliğin yerini almasıyla son buluyor. İşte o zaman hayal kırıklığı baş kaldırıyor.

Bugün, yolumuza devam edebilmenin 3 yolunu incelemek istiyoruz.

1. Nasıl hissettiğiniz hakkında konuşun

Hayal kırıklığını güçlü bir şekilde atlatabilmenin en iyi yolu, hissettiğiniz şeyleri ifade etmektir. Bu, sadece duygularınızı başkalarıyla paylaşmak istediğiniz için değil, aynı zamanda bu duygulardan kurtulmanız içindir.

İster inanın ister inanmayın, yüksek sesle konuşmanız bazı şeyleri anlamanıza izin verir, eğer bu düşünceleri sessiz tutsaydınız, belki de farkında olmayacaktınız.

Örneğin, belki de o kişi hakkında yanlış bir izlenime kapılmış olduğunuzun, aslında o kişiyi olmadığı biriymiş gibi gördüğünüzün farkındasınızdır.

Ayrıca, bu konuda konuşmak duygularınızı düzenlemenize yardımcı olacaktır. Duygularınız yüzeye yakın olduğunda aniden ağlamaya başlarsınız veya bir sinir patlaması yaşarsınız.

Onları tanımak, anlamlandırmak ve her şeyden önce onları serbest bırakmak önemlidir. Bu şekilde, içimizde derin bir yere gömülmezler ve o yolu takip edebiliriz.

Duygularınızı göğsünüzden tamamen çıkardıktan sonra kendinizi daha iyi hissedeceksiniz.

2. Ne öğrendiniz?

İyi ya da kötü olsun her deneyim bizi öğrenmeye götürür, böylelikle daha olgun ve daha iyi insanlar oluruz. Hayal kırıklığı bunun bir parçasıdır, bu yüzden kurban gibi hissetmemelisiniz. Aksine ayrıcalıklı hissetmeniz gerekir.

Yaşadığımız farklı durumlar arttıkça, kendimiz ve başkaları hakkında daha fazla bilgi ediniriz.  Yeni insanlarla tanıştığımızda kendi sınırlarımızı görme fırsatı buluruz, bir şekilde onları, olmasını istediğimiz hale getirmek için kafamızda idealleştirdiğimizi fark ederiz.

Başkasından çok fazla şey beklediğimizin ve bunun tehlikeli bir oyun olduğunun farkına varabiliriz.

İnsanlar çeşitli şekillerde davranabilir ve en ufak bir değişiklikle bizi şaşırtabilir. Kimseden hiçbir şey beklememek bizi acı çekmekten kurtarır.

3. İnsanlara yeniden güvenmek

Bu en zor olan ama aynı zamanda en önemli olan şeydir: sizi tekrar hayal kırıklığına uğratma ihtimalleri olmasına rağmen, insanlara tekrar güvenmek.

Bütün insanlar aynı değildir, ancak körü körüne inanmamak gerektiği de doğrudur. Herkes bir anda farklı bir insana dönüşebilir. Bu bazen başımıza gelir. En büyük sorunumuz ise, bazı şeylerin istediğimiz gibi olacağını beklememizdir.

İnsanlara tekrar güvenmek önemlidir, ancak öğrendiğiniz şeyleri de hesaba katmalısınız. Beklentileri ve idealleştirmeleri bir tarafa bırakın. Gözlerinizi tamamen açın ve gerçeğe bakın.

Zor evet, ama biraz sabrederek bunu yapabilir pozisyona gelebilirsiniz. Süren ilişkilerinizin keyfini çıkarmak en akıllı şeydir, bazen bu en zor şey olsa bile. Anlamsız ilüzyonlar inşa ederiz ve şu an bize mutluluk veren insanların yanında umut verici müthiş bir gelecek hayal ederiz.

Sizi hayal kırıklığına uğratmazlar, ancak pembe gözlüklerinizi çıkardığınızda gerçekle yüz yüze gelirsiniz.

Bunca zaman gözleriniz kördü ama şimdi neler olup bittiği konusunda bilinçlenmenin zamanı geldi. Gözlerinizi en baştan açık tutarsanız hayal kırıklığı yaşamazsınız.

Hayal kırıklığının öğrenme sürecinin doğal bir parçası olduğunu kabul ettiğinizde, aynı hatalara eğilimli olmazsınız. Bunun yerine, onları güçlü bir şekilde atlatırsınız.