Kronik Hastalıklar İçin Düzgün Beslenme
Bu yazıda, kronik hastalıklar için düzgün beslenmeden bahsetmek istiyoruz.
Kronik hastalıklar, zaman içinde tedavi edilemeyen hastalıklardır. Birçok durumda fizyopatolojileri, onlara yol açan nedenler ve hatta çözümleri bilinmemektedir.
Ancak, bu, belirtileri hafifletmek ve hastaların hayatlarını kolaylaştırmak için bu hastalıkları tedavi etme yöntemleri olmadığı anlamına da gelmez. Hatta sıklıkla bizzat hastalar, belli besinsel buluşların ayrıntılarına girme konusunda uzman haline gelirler.
Bu tür durumlarda beslenmenin amacı enflamasyon, oksidatif stres ve ağrı düzeylerini azaltmaktır. Bu nedenle, hastalar fitobesinler, vitaminler ve mineraller açısından zengin bir dizi gıdaya öncelik vermelidirler.
Dahası, enflamatuar süreçlere katkıda bulunabilecek gıdaların kısıtlanması gerektiğini belirtmek de önemlidir.
Gelin, daha yakından bakalım.
Bunu da okuyun: Mavi Balıkların Faydaları Nedir?
Kronik hastalıklar için düzgün beslenme: Anti-enflamatuvar yiyecekler
Omega 3 yağ asidi, kronik hastalıklar için beslenmeyle ilgili tedavi söz konusu olduğunda özellikle uygun olan bir besindir. Bu lipit sınıfı, organizmadaki enflamasyon işaretlerini azaltma becerisine sahiptir.
Ayrıca ‘Biochemical Society Transactions’da (Biyokimyasal Toplum İşlemleri) yayınlanan bir makalede onaylandığı üzere omega 3, bir bireyin lipit profilini de iyileştirir.
Bu yağları, yağlı balık, çiğ bitkisel yağlar, tohum ve avokado gibi ürünlerde bulabilirsiniz. Bahsedilen besinler, enflamatuvar geri bildirim mekanizmaları üzerindeki değiştirici etkilerinin garanti edilmesi için düzenli olarak tüketilmelidirler.
Kronik hastalıklar için düzgün beslenme: Ağrıyı azaltmak için fito-besinler
Kronik hastalıkların yönetimi söz konusu olduğunda faydalı olan diğer bileşimler fitobesinlerdir. Bunlar, doğaları gereği organik olan ve özellikle sebzelerde bulunan maddelerdir.
‘Oxidative Medicine and Cellular Longevity’de (Oksidatif Tıp ve Hücresel Uzun Ömür) yayınlanan bir çalışmaya göre, fitobesinler, enflamasyonu modüle etme ve oksidatif stresi azaltma becerisine sahiptirler.
Üstelik fitokimyasallar hücrelere verilen zararı azaltabilirler. Bu da yaşlanmayı önleyebilecekleri anlamına gelir.
Bunun yanında bu bileşimler, ağrı ve sinir sisteminin duyarlılığını modüle etmekten sorumlu olan belli fizyolojik yollarda rol oynamaktadırlar. Bu nedenle özellikle kronik hastalıkların yönetilmesinde önemlidirler. Kısacası düzenli olarak sebze tüketilen bir beslenme programına uymak çok büyük önem taşır.
Kronik hastalıklar için düzgün beslenme: Beslenmeyle ilgili takviyeler
Beslenmeyle ilgili takviyeler de kronik hastalıkların yönetimi söz konusu olduğunda yararlı olabilir. Örneğin; melatonin hormonu. Bu hormon sirkadiyen uyku döngülerini modüle etmekten sorumludur ve dinlenme kalitesini artırır.
Genel olarak önemli bir antioksidan olma özelliği taşır ve metabolik ve nörodejeneratif hastalıkların önlenmesi ile bağlantılıdır. Ayrıca melatonin, fibromiyalji gibi kronik patolojilerde ağrıyı rahatlatma becerisine sahiptir. Ancak yüksek dozlarda alınmaması önemlidir.
Probiyotiklerden de söz edebiliriz. Sağlıklı bir mikrobiyota, karmaşık kronik hastalıkların gelişimine karşı korumaya yardımcı olur. Yani bağırsak disbiyozu riskini azaltmak için, hastalar, pro ve prebiyotik takviyeleri tüketebilirler. Böylece floranın çeşitliliğini artırırlar ve sonuçta genel sağlıklarını iyileştirirler.
Kronik hastalıklarla başa çıkmak için diyeti iyileştirmek
Patolojiler kronik olduğunda, bu, bilinen bir tedavileri olmadığı anlamına gelir. Ancak yine de farmakolojik ve besinsel bakış açısından onları yönetmenin yolları vardır.
Bunu yapmak için, hastalar, anti-enflamatuvar ve antioksidan özelliklere sahip gıdalar almanın üzerinde durmalıdırlar. Bu gıdalar, hem bir kişinin ağrı algısında rol oynama becerisine sahiptirler hem de hücre hasarını azaltırlar.
Aynı zamanda hastalar da besinsel takviyeler kullanmayı tercih edebilirler. Melatonin ve probiyotikler gibi bazı takviyeler, riskleri ve ağrı da dahil kronik hastalıkların düzenli agresif belirtilerini azaltmaya yardımcı olurlar.
Ancak doğru ürünleri nasıl seçeceğinizi bilmeniz önemlidir. Herhangi türdeki bir takviyeyi tüketmeden önce, öncelikle bir uzmana danışmalısınız. O hem gerçekten de takviyeleri alma ihtiyacınızın olup olmadığını söyleyecek hem de nasıl ve ne kadar kullanmanız gerektiğiyle ilgili spesifik öneriler verecektir.
Düzenli olarak yapılan fiziksel egzersiz ile birlikte çeşitli ve sağlıklı bir diyetle beslenmenin, kronik hastalık gelişimini önlemek için en iyi yol olduğunu unutmayın. Sağlıklı bir yaşam tarzı, iyi bir yaşam kalitesinin tadını çıkarmanın anahtarıdır.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- Wang J., Song Y., Chen Z., Leng SX., Connection between systemic inflammation and neuroinflammation underlies neuroprotective mechanism of several phytochemicals in neurodegenerative diseases. Oxid Med Cell Longev, 2018.
- Calder PC., Omega 3 fatty acids and inflammatory processes: from molecules to man. Biochem Soc Trans, 2017. 45 (5): 1105-1115.