Öfkenin Sağlık Üzerindeki Olumsuz Etkileri
Kendinize veya başkasına sinirlenmek hiçbir zaman bir fayda vermeyecektir. Bunun yanında öfkenin olumsuz etkileri vücudumuza büyük zarar verir.
Duygularımız ve vücudun duygulara tepki verme şekli arasında güçlü bir ilişki bulunmaktadır. İşte bu yazıda öfkeli olmanın sağlığınız açısından ne anlama geldiğinden bahsedeceğiz.
Öfke (veya kızgınlık) ve korku vücudumuz, kalbimiz ve zihnimiz için en kötü iki duygudur. Bazı hastalıklar dahil olmak üzere tüm kötülüklerin (en azından çoğunluğunun) sebebidir. Hala bilinmeyenler olsa da yapılan bazı araştırmalar bu teoriyi teyit edip aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır:
Ayrıca bakınız:Öfkenin Sağlık Üzerindeki Olumsuz Etkileri
Öfkenin olumsuz etkileri: Daha iyi ve uzun yaşamanıza engel olur
Mutlu bir yaşam sürmek acıdan, patojenlerden ve hastalıklardan uzak durmanın en iyi yoludur. Çok sinirlenmemeye çalışın, çünkü bu sağlığınıza yansıyacaktır. Öfkeden kaçınmak, incindiğiniz ve kırıldığınız durumlarda bedenin en iyi ilacıdır.
Öfkelendiğinizde kaslar ve eklemler gerilir; kan dolaşımınız yavaşlar. Sinir, kalp-damar ve hormonal sistemlerin doğal dengesi bozulur, tansiyonunuz ve testosteron seviyeniz yükselir, (özellikle temporal ve frontal loblarda) beyin aktivitesi değişir ve safra üretimi olması gerekenden fazla gerçekleşir.
Öfkenin olumsuz etkileri ve vücudumuza verdiği zararlar şu şekildedir:
Kalp ritim bozukluğu
Öfkenin yol açtığı fiziksel ve zihinsel stres kalp krizini veya bu kasla ilgili başka bir rahatsızlığı tetikleyebilir.
Karaciğer rahatsızlığı
Karaciğer ve safra kesesi rahatsızlıkları görülebilir çünkü öfkelendiğinizde vücudunuz normaldekinden daha fazla safra salgılar. Dolayısıyla, karaciğer ve safra kesesi çok fazla çalışır.
Kas ağrıları
Patronumuz, eşimiz, çocuğumuz veya trafik yüzünden sinirlendiğimiz zaman vücudumuz adrenalin hormonunu salgılar. Korktuğumuz zaman da bu hormon salgılanır.
Bu durum kas ağrısı veya spazmlarla beraber baş ağrılarına yol açabilir. Omuzlar, boyun ve sırt bunun yükünü çekerek vücudumuzun en fazla gerilimi taşıyan yerleri olurlar.
İshal
Öfkeli olmak huzursuz bağırsak sendromu olarak bilinen bir rahatsızlığa ve bu rahatsızlık da kolit ya da ishale yol açabilir. Stres, korku, gerilim ve öfke, bağırsak dengesizliklerine sebep olabilir.
Ayrıca bakınız: 6 Basit Yöntemle Öfkenizi Kontrol Altına Alın
Gastrit
Öfkenin en sık rastlanan sonuçlarından biri de gastrittir ve belirtileri çok iyi bilinir: reflü, ağrı ve midede yanma hissi. Öfke nöbeti geçirdiğinizde mide asitleri mukozanın içini kaplayan duvarı iltihaplandırır. Çok sık öfkelenmek, gastrite ve hatta ülsere yol açabilir.
Deri iltihabı
Başka belirtilerle beraber kaşıntı ve döküntünün en temel tetikleyicisi öfkedir. Aynı durum gerginlik, stres, anksiyete ve korku nöbetleri için de söylenebilir.
Çabuk sinirlenen kişiler yaralandıklarında, enfeksiyon kapma riski daha yüksektir ve yaranın iyileşmesi uzun sürebilir.
Öfkenin olumsuz etkileri ve sağlığımız
Tabii ki doğaları gereği daha kolay sinirlenen bazı insanlar varken bazıları da sakin kalma eğilimindedir. Bu duygular yalnızca kendimizi değil, yukarıda da belirttiğimiz üzere etrafımızdakileri de etkilemektedir.
Öfkenin birçok farklı sebebi bulunmaktadır ve bu büyük ölçüde bireye göre değişir. Ancak kesin olan bir şey vardır ki bu da hayatta karşılaşılan sorunların veya sıkıntıların toplamının duygularımız üzerinde kontrolü kaybetmemize yol açabildiğidir.
Öfke, zihnin haklı olduğunu teyit etmesine izin veren bir tepkidir. Bu yüzden öfkeli bir kişi bağırıp çağırabilir.
Bireyin üzerinde kontrol sahibi olmadığı olaylar, tehdit veya stres de öfkeye neden olabilir. Ancak öfkenin bastırılmasının hiçbir zaman faydası olmaz, çünkü bastırılmış duygular hem psikolojik hem de fiziksel sağlığı etkilemektedir.
Öfkeli olmaktan nasıl kaçınırız?
Psikologlara göre anahtar kelime öz kontroldür. Günlük hayatlarımızın hızlı akışı en ufak şeylere dahi öfkelenmemize yol açabilmekte, olayları analiz etmemiz için bize bir “teneffüs” hakkı tanımamaktadır.
Tüm dünyanın bize karşı komplo kurduğunu düşündüren olaylar da duygularımıza hakim olmamızı zorlaştırmaktadır.
Bitmek bilmeyen trafik, sinir bozucu günlük görevler, maddi zorluklar, ilişki sıkıntıları ve şahsi sorunlar öfkelenmemizin sebebi olmamalıdır.
Her ne kadar söylemesi kolay, yapması zor olsa da yavaş yavaş alışkanlıklarınızı değiştirmeye çalışın. Nasıl mı?
Meditasyon ya da yoga yapmayı deneyin, nefes alma egzersizleri yapın ya da bir bardak çay ve güzel bir kitap alıp bahçedeki kuşların sesini dinleyin…
Rahatlamak için ideal bir alan oluşturmak için tütsü veya esans kokusu kullanabilirsiniz. Sakinleştirici bir müzik açın. Doğa sesleri, klasik müzik veya meditasyon müziği, mükemmel seçimlerdir.
Gözlerinizi kapatın, burnunuzdan derin nefes alın ve sakinleşmeyi deneyin. Öfkelenmeye başladığınız an işte bu huzur hissini hatırlamaya çalışın.
Diğer pratik bir teknik ise yavaşça ve düzenli bir şekilde ondan bire doğru geri sayarken nefes almaktır. Bir problem karşısında ya da öfke anında hemen tepki vermemek için elinizden geleni yaparsanız kızgınlığınız yavaşça dinecektir.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
Fernández, J., & Edo, S. (1994). Emociones y salud. Anuario de Psicología. https://doi.org/10.1136/bmj.38668.616806.3A
Piqueras Rodriguez, J. A., Ramos Linares, V., Martínez Gonzalez, A. E., & Oblitas Guadalupe, L. A. (2009). Emociones negativas y su impacto en la salud mental y física. Suma Psicológica. https://doi.org/10.14349/SUMAPSI2009.136
Colegio Oficial de Psicólogos., M. . M., Pérez Pareja, J., Medinas Amorós, M. M., Palmer Pol, A., & Sesé Abad, A. (2008). Aspectos psicológicos relevantes en el estudio y el tratamiento del dolor crónico. Clínica y Salud. https://doi.org/ISSN: 1135-0806