Tehlike Altında Olan Bağışıklık Sisteminin Yaratabileceği 7 Sorun

Güçlü ve sağlıklı bir bağışıklık sistemine sahip olmak, çeşitli virüsler ve hastalıklarla savaşmak için şarttır. Bu makalede bağışıklık sisteminizin tehlike altında olup olmadığını nasıl belirleyebileceğiniz hakkında bilgi edinin.
Tehlike Altında Olan Bağışıklık Sisteminin Yaratabileceği 7 Sorun
José Gerardo Rosciano Paganelli

tarafından incelendi ve onaylandı. doktor José Gerardo Rosciano Paganelli.

Tarafından yazılmıştır Carolina Betancourth

Son Güncelleme: 16 Eylül, 2022

Bağışıklık sistemi, vücudu antijen adı verilen zararlı maddelerden korumakla görevlidir. Bunlar, sağlığa zarar verebilecek virüs, bakteri, toksin ve yabancı maddeleri taşırlar.

Bağışıklık sistemi, kemik iliklerini oluşturan lenfoid dokuları, lenf nodlarının, sindirim sisteminin bazı kısımları ve bademciklerden oluşur.

Vücudumuz bir antijen tespit ettiğinde, bağışıklık sistemi antikor adı verilen protein üretimini arttırır. Bu, hastalığın gelişimini önlemek adına patojenleri yok eder.

Sorun şu ki, sürekli stres, zayıf beslenme ve bazı hastalıklar bağışıklık sisteminin işlevini değiştirebilir. Bu da, onun ana görevlerini yerine getirme kabiliyetini engelleyebilir.

Sonuç olarak, bu, çeşitli patojenlerin ve hayat kalitesini etkileyen bazı olumsuz reaksiyonların riskini artırır.

Bundan dolayı, tehlikeye giren bir bağışıklık sistemi ile ilişkili işaretleri tespit etmek ve bununla mücadele etmek için gerekli önlemleri almak önemlidir. Bugün, bağışıklık sisteminizin olması gerektiği gibi çalışıp çalışmadığına dair bazı göstergelere bakacağız.

1. Tekrarlayan enfeksiyonlar


Güçlü ve sağlıklı bir bağışıklık sistemi, vücudu virüslerden, bakterilerden ve mantarlardan korumak için gereklidir. Bununla birlikte, bağışıklık sisteminin tehlike altına girmesi durumunda tekrarlayan enfeksiyonlar ortaya çıkabilir.

İdrar yollarında iltihaplanma, enflamasyon ve sindirim sistemi problemleri oluşur. Bunların hepsi bağışıklık sisteminin dış etkenlere doğru tepki vermediğinin işaretidir.

2. Alerjiler

Bazı insanlarda alerjik reaksiyonlar diğerlerine göre daha yaygındır. Aslında alerji, bağışıklık sisteminizin polen ve toz gibi dış etkenlere verdiği cevaptır. Devam eden alerjiler, zayıflamış bir bağışıklık sisteminin işareti olabilir.

Ciltteki değişiklikler, solunum yollarında tıkanıklık ve hapşırma, bağışıklık sistemini güçlendirmek için iyi alışkanlıklar edinmeye başlamak için yeterli bir nedendir.

3. İyileşmesi uzun süren yaralar


Bir yaranın iyileşmesi için geçen süre, nedenine ve ciddiyetine bağlı olarak değişim gösterir. Bununla birlikte, yüzeysel bir yaranın geçmesi uzun sürmemelidir.

Bağışıklık sisteminin temel bir parçası iyileşme sürecini gerçekleştirmektir. Bağışıklık sisteminiz tehlikeye girdiğinde, enfeksiyon ve komplikasyon riski artar.

Bir yaranın yavaş iyileşiyor olduğunu fark etmek, bağışıklık sisteminizle ilgili bir sorundan şüphelenmek için yeterli olmalıdır.

4. Soğuk algınlığı ve grip

Solunum yollarını etkileyen grip, soğuk algınlıkları ve diğer rahatsızlıklar, antikor üretimindeki azalmadan kaynaklanmaktadır.

Yeterli miktarda alyuvar hücresi olmaması, oksijenin azalması ve kan dolaşımı rahatsızlık bu tür problemlerin oluşumunu etkiler.

5. Halsizlik ve zayıflık

Her gün halsizliğe neden olabilecek birçok faktör var. Bunun sık sık ve herhangi bir sebep olmaksızın gerçekleşmesi durumunda, suçlu zayıflamış bir bağışıklık sistemi olabilir. Halsizlik sabahın erken saatlerinde başlayabilir ve hatta dinlenmek bile yeterli olmayabilir.

Bu fiziksel ve zihinsel zayıflık duygusu ile beraber ortaya çıkma eğilimi gösterir. Sonuç olarak, bu gündelik işleri ve sorumlulukları yerine getirmeye müdahale edebilir. Ayrıca, ateş, baş dönmesi, mide bulantısı ve benzeri değişikliklere de dikkat etmek gerekir.

6. Kas ağrıları

Aşırı stres, fazla fiziksel aktivite ve beslenme yetersizliği, bu vücut sisteminin işlevlerini tehlikeye atma konusunda büyük etkenlerdir.

Bu faktörler aynı zamanda kas sağlığını doğrudan etkiler. Bu nedenle, bağışıklık sisteminde zayıflık eklem ağrısı, gerginlik ve şiddetli baş ağrısı yaratabilir.

7. Zayıf tedavi tercihleri

Antibiyotikler, bağışıklık sistemi ile ilgili enfeksiyon ve hastalıkların birçoğunun tedavisinde kullanılmaktadır. Bunlar, hastalıklara neden olan virüslerin ve bakterilerin çoğunun yok edilmesine yardımcı olur.

Bununla birlikte, sorun şu ki, zaman içerisinde ilaçların etkileri azalır. Ardından, sorunu ortadan kaldırmak daha da zorlaşır. Sağlıklı ve kaliteli bir diyet benimseyerek ilaçların etkilerini güçlendirmek gerekir.

Unutmayın ki, burada bahsedilen sorunlar kesinlikle ihmal edilmemelidir. Bunların hepsi zamanında ve etkili tedavi ister. Ayrıca, uygun bir zamanı beklemek ya da sorunları görmezden gelmek, bunların daha ciddi hale gelmesine ve iyileşmenin zorlaşmasına neden olabilir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.