Hiçbir Şey Bizi Mutlu Etmezken Nasıl İlerlemeli?
Hiçbir şeyin bizi mutlu etmediği zamanlar vardır. Dünya parlaklığını kaybeder, şarkılar melodilerini kaybeder ve artık bizi çevreleyenlerin sevincinden etkilenmeyiz.
Bu kritik anlarda ilerlemek, her gün uyanmak için yeterli bir neden bulamazsak, kolay değildir. Bununla birlikte, bir neden görmek de kolaydır: neden, kendinizsiniz.
Duygusal ihtiyaçlarımıza iyi bakmazsak ve başkalarının bizi çevreleyip tuzağa düşürmesine izin verirsek, enerjimizi alıp hayatımızı kontrol altına almalarına izin verirsek, dünyamız tepetaklak olur.
“Zaman tüm yaraları iyileştirir” sözüyle bizi neşelendirmeye çalışabilirler, ancak kendi kişisel evrenimizde olup bitenlerin dizginlerini ele almazsak, biraz teşvik ve omuz sıvazlama hiçbir işe yaramaz.
Esasen hiçbir şeyin bizi mutlu etmediği birçok zaman vardır. Fakat kötü bir anın, kötü bir yaşama dönüşmesine izin veremeyiz. Bu durumda ne yapılabileceğini şimdi size söyleyeceğiz.
Hiçbir şey bizi mutlu etmezken başa çıkmak için stratejiler
Hiçbir şey sizi mutlu etmiyorsa ve üç aydan uzun süredir uykusuzluk, iştahsızlık ve eskiden ilgi duyduğunuz her şeye karşı duyarsızlık çekiyorsanız ve bu süre boyunca kötü bir ruh hali içindeyseniz doktorunuzla konuşmanızı öneririz.
Ayrıca şunu okuyun: Benim Vicdanım Başkalarının Fikrinden Daha Ağır Basar
Depresyondan muzdarip olabilirsiniz ve bir profesyonelden teşhis alıp ihtiyaçlarınıza uygun bir rehberlik izlemeniz gerekebilir. Daha derin bir psikolojik problem olup olmadığını anladıktan sonra, aşağıdaki boyutlar üzerine düşünmek ve bunları her gün uygulamaya çalışmak önemlidir.
Ritmine saygı duy: Dünya artık yavaşladı
Kendinizi iyi hissetmiyorsanız, bunu saklamamalı, iyiymiş gibi davranmamalısınız. Hüzün ve keder içindeysek, maske takmak ve yalandan gülümsemek ne işe yarar ki?
- Hislerinizi saklamayın, yalanlar uydurmayın. Bu sadece acılarınızı daha da yoğunlaştıracaktır.
- Bu kırılgan anı yaşama hakkına sahipsiniz. İster inanın ister inanmayın, olumsuz hareketlerin bir amacı var; bu, çevremize daha iyi adapte olabilmek için değiştirmek zorunda olduğumuz bir şeyler olduğunu gösterir.
Vücudunuzun ve zihninizin şimdi ihtiyaç duyduğu bu daha yavaş ritme saygı gösterin. Kendinizi gözlemek, kendinize sorular sormak ve içinizde neler olup bittiğini keşfetmek için zamana ihtiyacınız var.
Ayrıca okumanızı öneriyoruz: Kendinizi Sevin ve İstediğiniz Gibi Sevileceksiniz
Ne hissettiğini arkada bırak, neye ihtiyacın olduğunu keşfet
İyi olmadığınızı biliyorsunuz, üzüntü ve ardından sinir bozukluğu yaşayıp duruyorsunuz, bazen sadece uyumak istiyorsunuz, sonra biriyle konuşmaya ihtiyaç duyuyorsunuz. Evet, karmaşık bir duygusal dönme dolap içinde olduğunuzu fark ettiğinize göre artık hislerinizi bırakıp ihtiyaçlarınızı belirleme zamanı geldi.
- İyileşmeliyim.
- Yalnız olacağım biraz zamana ihtiyacım var.
- Yeni hayaller edinmeliyim.
- Yeni baştan başlamalıyım.
- Kendimi faydalı hissetmek istiyorum.
- Kendime hak ettiğim sevgiyi vermek istiyorum.
Küçük gündelik değişiklikler
Kimse bir andan diğerine, bir günden diğerine, birdenbire kendini iyi hissetmeye başlamaz. Düşüncelerimizde küçük değişiklikler yaparak, hayatımızda küçük değişiklikler yaratarak, her gün daha büyük bir refaha ulaşmak için çalışmalı, çaba göstermeliyiz.
- Bugün uzunca bir yürüyüşe çıkacağım, bundan çok keyif alacağım.
- Bugün negatif düşüncelerimi kontrol edeceğim.
- Bugün bazı arkadaşlarımla takılıp gelecek planlarım hakkında konuşmaya çalışacağım.
- Bugün kendime öncelik vereceğim, kendime zaman ayıracağım ve keyifli anlar yaratacağım.
- Bugün uzun vadeli bir projeye başlayacağım: Bir kursa kaydolacağım veya bir gezi planlayacağım.
Günlük rutinlerinizde yapacağınız bu küçük değişiklikler, ruh sağlığınızı yeniden inşa edecek önemli duygusal gelişmeler yaratarak kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
Mutlu olmak için bazı şeylerden vazgeçin
Bazen mutlu olmak için bazı şeyleri ya da insanlarla olan ilişkileri bile feda edebilecek kapasiteye sahip olmalıyız. Bütün bunlar, gerçekleştirilmesi her zaman kolay olmayan, cesaret isteyen eylemlerdir.
İhtiyaçlarımızı ve vicdanımızı dinlemeyi öğrenmeliyiz. Eğer içinde bulunduğumuz ortamın bizi özümüzden uzaklaştırdığının farkına varırsak, ayrıca mutluluğumuzdan da vazgeçmişiz demektir.
- Vazgeçmek, bazı çevrelerle bağlantıları kapatmayı ve dönemleri sonlandırmayı öğrenmek demektir. Bu, artık neyin önemli olmadığını, neyin bizi zenginleştirmediğini ve nelerin bizi kötü hissettirdiğini bilmek demektir.
- Ayrıca bazen bizim mutsuzluğumuzdan sorumlu kimsenin olmadığını akılda tutmalıyız. Bazen ruhsal refahımızın kapılarını kapalı tutan şeyler kendi korkularımız ve güvensizliklerimizdir.
- Bu iç sabotaj kaynaklarını bulup onları yenmeyi öğrenin. Sonuç her zaman çabanıza değecektir.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
-
Townend, E., Tinson, D., Kwan, J., & Sharpe, M. (2010). ‘Feeling sad and useless’: an investigation into personal acceptance of disability and its association with depression following stroke. Clinical Rehabilitation, 24(6), 555-564.
-
Bunkers, S. S. (2010). The lived experience of feeling sad. Nursing science quarterly, 23(3), 231-239.
-
Lucassen, P., Reeve, J., Postma, S., Hartman, T. O., van Ravesteijn, H., Linssen, M., … & Gerritsen, D. (2018). Feeling blue, sad, or depressed: how to manage these patients. British Journal of General Practice, 68(672), 330-331.