Konfor Alanınızdan Çıkmak Neden Önemlidir?

Şimdi ileriye gitme zamanı. Bir şeylere uymak için mahkum olmayın. Deneyimler sizi bekliyor ve eğer zincirinize takılı kalıyorsanız, onların keyfine varamazsınız.

Şu anki koşullarınızda yerleşip kalmak yerine, sağlık ve mutluluğu arayın ve konfor alanınızdan dışarı çıkmaya cesaret edin.

Sizi ne korkutur? İnsan, güven arar.  Hepimiz istikrarlı bir iş, bir ev ve mutlu bir aile isteriz.

Peki ya kendi hedefleriniz? Hayata meydan okuma nerede? Eğer başarılı olmak istiyorsanız, dizleriniz korku içinde titremeye karar verse bile, sıkıntıların üstesinden gelmeniz gerekir.

Hayat öğrenmekle ilgilidir ve hepimiz etrafımızda olanı emen süngerler gibiyiz. Ne kadar eğitimli olduğumuzun önemi yok: hepimizin öğrenmesi ve öğretmesi gereken şeyler var.

Aynı zamanda içgüdüsel olarak tepki göstererek olası tehlikelerden kaçınıyoruz. Bize adrenalin veren ve bizi mutlu eden şeyleri istiyoruz, ama aynı zamanda belirsizlik ve başarısızlıktan da kaçıyoruz.

Sorun şu ki, riskle yüzleşmekten korktuğumuz için hep milyonlarca bahanemiz var. Bu yalanlar konusunda uzman oldunuz ve hatta şu an kendiniz bile bunlara inanıyorsunuz.

Bir delikte yaşayan, içeriden her şeyi izleyen ve orada olmak isteyen bir faresiniz, ama adım atmaya cesaretiniz yok. Çünkü kedinin sizi yemesini istemiyorsunuz.

Peki neden? Kendinize güvenmiyorsunuz, neler yapabileceğinin farkında değilsiniz, arkanıza bakmadan koşarak kaçarsanız, sizi yakalayamayacağını göremiyorsunuz.

Neden hayal ettiğiniz şeyleri yaşamıyorsunuz?

Hayal ettiğiniz yere seyahat ettiğiniz, ruhunuzu emen o kötü işinizi bıraktığınız, gerçekten sevdiğiniz şeyleri yapmak için savaştığınız, her andan zevk aldığınız, iyi bir çevrede olduğunuz ve hatta yalnızlıktan bile zevk aldığınız bir hayat.

Başkalarının gözündeki “mükemmel yaşama” sahibi olmak için başkalarının istediği şeylere uyum sağlamak için her şeyi yaptınız ama yol boyunca kendinizi kaybetmekten başka bir şey başaramadınız.

Uyanın! Siz robot değilsiniz. Rutininizi kırın ve konfor alanınızdan çıkın.

Konfor alanınızdan çıkmak için tavsiyeler

1. Bunu bana hayat getirdi

Her şey kötü gittiyse neden hala oradasınız? Bu yolda o kadar sıkışmış bir durumdayız ki “hayatın bana verdiği şey bu.” diyerek kendimizi rahatlatırız.

Kurban rolü, herkesin oynamakta iyi olduğu bir roldür. Hatta drama ve aldatmacaya uyan şeyleri arıyor bile olabiliriz. Aslında tersinin daha iyi olduğunu bilmemize rağmen, hayatımızı değiştirecek şeyleri reddederiz.

Esas soru, bu gerçekten yaşamak mı?

Yeni insanlarla tanışmayı bıraktığınız, aynı rutinde dönüp durduğunuz, artık sizi mutlu etmeyen bir ilişkiyi bitirmeyi reddettiğiniz, sadece çalışmak için çalıştığınız zaman yaptığınız tek şey, kalp atışlarınız size yaşıyor olduğunuzu söylüyor olsa bile ölüyor olmaktır.

Sırtınızda bir yük haline gelmiş olan klişeleri durdurun. Buna inanmayın: bu, size hayatın getirdiği değildir, sizin seçtiğiniz hayattır. Konfor alanınızın dışına çıkın ve bir değişiklik yapın.

Kendi hikayenizin yazarı sizsiniz; isterseniz senaryoyu değiştirebilir, karakterlerden kurtulabilir ve yeterince arzularsanız bir devrim yaratabilirsiniz.

Ancak konfor alanınızdan çıkıp onu geride bırakmaktan korkmayın, mutlu sonu yakalayın.

2. Şimdi yapın!

Ölümsüz müsünüz? Yarın yaşıyor olacağınızı, her zaman bir yarın olduğunu size kim söyledi?

Geleceğinizi ayrıntılı olarak planlıyorsunuz ve sahip olmadığınız ama sahip olacağınız zamanlardaki şeylere odaklanıyorsunuz: “Bir evim olduğunda…”, “Evlendiğimde…”, “Çocuklarım büyüdüğünde…”.

Ya o zaman asla gelmezse? Hayat şimdi oluyor, yarın değil.

Kalbiniz göğsünüzden çıkacakmış gibi olsa bile, kan beyninize doğru akıyormuş gibi hissetseniz bile yapın. Çünkü beklerken, hikayeniz, siz yolun ortasında hiçbir şey yapmadan dururken bitebilir.

Belki rahatsınızdır ve başınızın üzerinde bir çatınız vardır. Ancak,yüzünüzde bir gülümseme yoksa, bu ne işe yarar?

3. Konfor alanınızdan kurtulun

Zayıf noktalarınızı bir motivasyona dönüştürerek geliştirmenin, konfor bölgenizden ayrılmanın zamanı geldi.

Verdiğiniz kararlar kendinizin, başkalarının beklentilerini karşılayamadığınız için kendinizi suçlamayı bırakın. Her insan farklıdır. Nereye gidebilirdiniz?

Kendinizi kutunun dışına itebilecek tek kişi sizsiniz. Eğer kendi yolunuzu kapatıyorsanız, ilerleyemezsiniz.

Kendi hedeflerinizi aşın. Bunu hayal edebiliyorsanız, yapabilirsiniz de!

Kendinizi kabul ederek başlayın, kendinizi tanımak için zaman ayırın ve sonra kendinize sorun: ben mutlu muyum? Cevabın bulunduğu yer burası.

Eğer cevabınız hayır ise, o zaman her şey savruluyor gibi hissetseniz bile, o köprüyü geçmenin zamanı gelmiş demektir.