Daha Az Yemek Ama Kilo Almak
Hepimiz az yiyen ancak zayıf olan insanlar tanıyoruz, tıpkı az yiyen ancak kilo almaya devam eden insanları tanıdığımız gibi. Buradaki gizem neden bu insanların optimum kilolarını korumakta zorluk çektiğinde yatıyor. Sonuçta bu zor bir durum, çünkü bu kişiler çoğunlukla az yemelerine rağmen kilo veremedikleri için başarısızlık ve hatta suçluluk hisleri yaşarlar.
Kilo kaybı formülü pratikte evrenseldir. Termodinamiğin ilk yasasına dayanır ve aslında oldukça basittir. Aldığımızdan daha fazla enerji harcadığımızda kilo veririz. Bu bilimsel olarak kanıtlanmıştır ve birçok insan bu prensibi takip ettiklerinde kilo verirler. Ancak, diğer her şeyde olduğu gibi bu matematik denklemi de tek başına iyi sonuçlara olanak sağlayamaz, çünkü vücut ağırlığı genetik, çevresel, gıdasal ve psikolojik boyutlara da sahiptir.
Bundan dolayı, kilo vermeye çalışırken bu faktörlerin hepsini dikkate almanız gerekir.
Daha Az Yiyor Ancak Kilo Mu Alıyorsunuz?
Bu bir enerji dengesizliğinden dolayı olabilir
Enerjiyi dengeli tutmanın temelleri iki kavramdan oluşur:
- Gıdalar ile aldığımız kaloriler günlük yakıtımızdır.
- Kullandığımız kaloriler metabolik hızımızdır.
Ancak, işin içine diğer faktörler de girebilir. Bunlar şöyle şeyler olabilir:
- Bazal metabolizma. Vücut, en temel işlevlerini yerine getirebilmek için minimum enerjiye ihtiyaç duyar. Hatta bu toplam günlük enerji harcamamızın yaklaşık %70 ila %80’i arasındaki kısmını kapsar.
- Egzersiz ve fiziksel aktivite. Bunlar günlük aktiviteleri ya da daha yoğun fiziksel egzersizleri yapmak için harcadığımız kalorilerdir.
- Gıdaların termal etkisi. Bu, gıdaları almak ve sindirmek için harcadığımız enerjidir.
Daha fazlasını okuyun: Kore Diyetleri: Doğu Mutfağı ve Kilo Verme Sırları
Harcadığımız kalorilerden fazla kalori aldığımızda kilo alırız. Diğer yandan, aldığımız kalorilerden fazla kalori harcadığımızda da kilo veririz. Bundan dolayı, bu duruma dayanarak, kilo vermenin en yaygın yollarından bir tanesi kalorilerinizi kısıtlamaktır. Başka bir deyişle, daha az yemek.
Peki, ama daha az yiyor olmalarına rağmen kilo alan insanları ne yapacağız? Onlar neyi yanlış yapıyorlar?
Bunu öğrenmek için okumaya devam edin.
Daha Az Yiyor Ama Kilo Mu Alıyorsunuz?
Metabolizmanızın rolü
Vücudumuz her açıdan dengeyi sever. pH, sıcaklık, kan basıncı ve elbette kilosunu dengelemek için kendi mekanizmaları vardır. Kilo kaybının eşlik ettiği önemli bir kalori kısıtlaması tespit ettiğinde alarmlar çalmaya başlar. Böylece kalori tasarrufu moduna girer ve bu tamamen bizim irademize karşı bir şekilde gerçekleşir. Bundan dolayı enerjiyi korumak için bir dizi hormonal reaksiyon aktif hale gelir. Bu otomatik bir şekilde gerçekleşir.
Olan ilk şeylerden bir tanesi bazal metabolizmada ve tokluk hissinde bir azalma olmasıdır. Buna karşılık açlık ile ilişkili hormonlar artar. Görebildiğiniz üzere, bazal metabolizma gün boyunca tükettiğimiz kaloriler söz konusu olduğunda çok önemlidir. Bu durumda, daha az yemek yediğimizde bile daha az harcama yaparız ve ağırlığımız durgunlaşır. Hatta bazı durumlarda artabilir bile.
Daha fazlasını öğrenin: Sağlığınızı Tehlikeye Atmadan Kilo Verdiren Diyetler
Kilo Vermek İçin Daha Fazla Harcama
Yani, az yemek kilo vermenin bir yolu, çünkü bu şekilde daha az kalori alırsınız. Ancak, yukarıda da bahsettiğimiz üzere kalori alımımızı kontrol edilemez bir şekilde azaltamayız, çünkü o zaman metabolizmamız yavaşlar. Düşük kalorili diyetler metabolik açıdan tam ters etki yaratmalarının yanında, bir enerji ve besin eksikliğine de yol açarlar. Bundan dolayı bizi bir kayıtsızlık ve halsizlik durumuna ve hatta kötü bir moda sokabilirler.
Bundan dolayı, tükettiğimiz kalorileri azaltmak yerine daha fazla enerji harcamamız daha önemlidir. Fiziksel egzersiz ve günlük aktivite metabolizmamızı sağlıklı tutmak, hormonlarımızın düzenlenmesini olumlu yönde değiştirmek, kas kütlemizi arttırmak ve yağ kütlemizi azaltmak açısından çok önemlidir.
Kas Kütlesinin Önemi
Hiç bir şey yapmıyor bile olsak, kaslarımız en çok enerji tüketen vücut sistemlerinden bir tanesidir. Daha yüksek bir kas kütlesi yüzdesi olan bir kişi daha düşük bir kas kütlesi oranına sahip olan birinden daha yüksek bir bazal metabolizmaya sahip olacaktır. Bundan dolayı, aldığımız besinleri kısıtlamaya başladığımızda kas kütlemiz bundan genellikle hemen etkilenir. Örneğin, vücut gıdalardan yeterince glikoz alamadığında başka glikoz kaynakları aramaya başlayacaktır.
Bunu bilmeyebilirsiniz ancak sahip olduğumuz ana glikoz rezervlerinden bir tanesi vücuttaki yağlar, diğeri ise kas kütlesidir. Ve, bir kalori kısıtlaması durumu söz konusu olduğunda vücut tam olarak bu rezervlerin ikincisini kullanır. Sonuç enerji harcamamızı daha da azaltan bir kas kütlesi kaybıdır.
Bu noktada yediğimiz yemek miktarını azaltırsak bu yukarıda bahsettiğimiz olumsuz sonuçlar ile birlikte gelir. Yani, bazı insanların çok az yeseler bile kilolarının artma nedeni, yaktıkları miktarın az yemeyi zor hale getirecek kadar az olmasıdır.
Çelişkili bir şekilde, bazen az yemek kilo vermek ile eş anlamlı değildir. Bundan dolayı yapabileceğiniz en iyi şey kendinizi bir profesyonelin ellerine bırakmak ve kilo vermenize ve yeni, sağlıklı bir kiloyu sürdürmenize yardım edecek sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıkları edinmektir.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- McNab BK., What determines the basal rate of metabolism? J Exp Biol, 2019.
- MArtin CK, et al. Effect of calorie restriction on resting metabolic rate and spontaneous physical activity . Obesity (Silver Spring) Diciembre 2007. 15(12):2964-73.