Nemin Sağlık için Sonuçları ve Etkileri

Düşük nem seviyesi, virüslerin yayılmasına ve solunum yolu hastalıklarına neden olur. Diğer yandan, yüksek nem oranı küflenmeye neden olabilir. Bu nedenle, nem oranını sabit tutmak, onun olumsuz etkilerinden kaçınmak için önemlidir.

Nem, ortamda bulunan alerjiler ve mikroorganizmaların miktarını doğrudan etkiler. Özellikle, yüksek nem oranı toz akarlarına ve küflenmelere neden olur. Bu nedenle, alerjisi olan kişilerin çok zorlanmalarına neden olabilmektedir. Bu yazıyla, nemin sağlıklı sonuçları ve etkileri üzerinde duracağız.

Nem oranının çok yüksek olduğu durumlarda, alerjisi bulunmayan insanlar dahi nem etkilerinden dolayı zorlanabilmektedirler. Hepsi bir yana, yapışkan ısıya maruz kalmak kimse tarafından sevilmez. Bu noktada, sıcak ve yapışkan bir hava neden bizi çok rahatsız eder, hiç merak ettiniz mi? Ayrıca, aşırı derecede kuru hava da aynı şekilde neden bizi rahatsız eder?

Nem oranını belirli bir oranda sabit tutmak önemlidir, böylece aşırı varlığı ya da yokluğu sizi rahatsız etmez. Bu durum, sadece alerjileri kontrol altında tutmakla ilgili değil, aynı zamanda güvenlikle de ilgilidir. Yazının devamında, nemin sağlıklı sonuçları ve etkileri üzerinde daha ayrıntılı duracağız.

Yüksek oranda nemin sağlıklı sonuçları ve etkileri

Nemin sıcak havayı daha katlanılmaz bir hale getirmesinin nedenlerinden biri nem miktarı artıkça, hissedilen sıcaklık miktarının da artmasıdır. Nemli bir yerde bulunduğunuzda, mevcut sıcaklık dayanılabilir bir derecede olsa da, havanın olduğundan daha sıcak bir seviyede olduğunu sanabilirsiniz.

Fakat, nem neden olduğundan daha sıcak hissetmemize neden olur? Bunu anlamak için, vücudunuzun sizi nasıl sakinleştirdiğini ve sıcaklığı nasıl düzenlediğini bilmelisiniz.

Nem vücudun serinlemesine yardımcı olur

Terleme, vücudun serinleme mekanizmalarından biridir. Ancak, terlemek yalnızca söz konusu sıvı teni terkedip buharlaştığında, vücudu serinletmeye yarar. 

Bu, nemin devreye girdiği noktadır. Havada bulunan nemin sıcaklığa bağlı yoğunluğu, sıvının ciltten ne kadar sürede buharlaşacağını belirler. Hava daha fazla neme sahip olduğunda, cildinizdeki nemin hava tarafından emilmesi daha zor bir hal alır.

Peki ya, sonuç nedir?

Çok daha ıslak bir halde, rahatlamak yerine, sıcaktan bunalmış ve yapış yapış hissederiz. Nem oranı, terlemenin serinletme kapasitesini etkilediğinde, vücudunuz başka bir yolla serinlemek zorundadır. Terleme sizi serinletmediğinde, fazlaca ısınmaya başlarsınız. Bu nedenle, vücudunuzun ihtiyacı olan su ve tuz kaybı yaşarsınız. Fazla ısınma, ya da ısı bitkinliği vücudunuzda dehidrasyona ve kimyasal düzensizliklere yol açabilir. 

Sıcak çarpması yüksek şiddette gerçekleştiğinde, şunlara yol açabilir:

• Kramplar
• Bayılma ya da fenalık geçirme
• Yorgunluk ya da halsizlik
• Sıcak çarpması

Isı bitkinliğinden kaçınmanın temel yolları, sıcaklık ve ısı indeksine dikkat etmektir. Yorgun ya da kalp atış hızının arttığını hissettiğinizde, b ol miktarda sıvı tüketmek, aşırı fiziksel aktiviteden kaçınmak ve sakinleşmek çok önemlidir. Havadaki nem miktarı azaldıkça, daha çabuk serinleyecek ve böylece vücudunuz da daha çabuk serinleyecektir. Daha rahat bir ortam hazırlamaya ek olarak, bu sayede alerji miktarını da azaltır. Genel olarak, söz konusu alerjiler sıcak ve nemli koşullardaki artışla birlikte çoğalmaktadır.

Nem oranının az olmasının vücuttaki etkileri

Yaz mevsiminde nem oranının %80’in üzerinde olması pek görülen bir durum değilken, sonbaharda bu oranın %20’lere kadar düştüğü görülebilmektedir. Düşük seviyedeki nem oranı etkileri, özellikle iki bölgede görülmektedir: cilt ve solunum sistemi.

Düşük nem oranının solunum sistemindeki bazı belirtileri:

• Geniz yolunun kuruması
• Boğazda ağrı ya da hırıltı
• Daha fazla bulaşıcı hastalık

Düşük nem oranının cilt üzerinde en çok görülen belirtileri:

• Kuru cilt
• Çatlamış dudaklar
• Gözlerde kuruluk

Yüksek ya da düşük oranda olsun, nem vücutta olumsuz sonuçlara neden olabilir. Nem oranının sıcaklığa bağlı olarak değiştiğini unutmayın. Bu iki etken birbirleriyle bağlantılı ve birinin değişmesi diğerini etkiliyor. Genel olarak, nem oranının %35-%50 arasında olması idealdir. Bu seviyedeki nem, vücut fonksiyonlarınızın normal seyirde devam etmesine yardımcı olur. Üstelik, bu sayede toz akarları ve küflenmelerin de önüne geçilmiş olur.

Bütün bunları akılda tutmak, vücudunuzun bulunduğu çevreye bağlı olarak nasıl çalıştığını daha iyi anlamanıza yardımcı olur. Bu sayede, hayat kalitenizi etkileyen nem oranının doğurduğu sonuçları önlemek için yapmanız gerekenleri yapabilirsiniz.