Mononükleoz Bulaşıcı mı Değil mi?

Mononükleoz diğer birçok viral hastalık gibi aynı kriterlere sahiptir. Bu sebeple, mononükleoz bulaşıcı mıdır? Yayılmasını engelleyebilir miyiz? Önlemenin temel anlamı enfekte olmuş kişinin tükürüğü ile temastan kaçınmaktır.
Mononükleoz Bulaşıcı mı Değil mi?

Son Güncelleme: 24 Şubat, 2022

Mononükleoz bulaşıcı mı? Bu viral enfeksiyon, halk arasında “öpücük hastalığı” olarak bilinir. Bu da enfeksiyonun bir kişiden diğerine geçerek yayıldığı anlamına gelmektedir. Ancak, birçok insanın bu hastalığın öpüşerek bulaştığını inanarak, hataya neden olmaktadır.

Ancak, bu çok da doğru değildir. Buna benzeyen diğer birçok hastalık gibi, virüs tükürük salgısının içinde bulunur. Bu sebeple, hapşırma, öksürme veya tükürük kalmış bir objeye temas ederek geçebilir.

Mononükleoz nedir?

Mononükleoz, genel nüfusta sık karşılaşılan viral bir hastalıktır. Ve bir çok durumda, kendiliğinden geçmektedir. Komplikasyonlar sık karşılaşılan bir durum değildir, bu sebeple iyileşme sonrası devam eden etkiler bırakmamaktadır.

Mononükleoz, her yaşta ve yılın her döneminde görülebilir. Ancak, sıklıkla ergenlikte ve genç yetişkinlerde görülür. Görünen o ki, zamanla, bu enfekte eden ajana bağışıklık geliştirmekteyiz.

Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, bu enfeksiyonun ismi çok da yerinde kullanılmamasına rağmen, ayrıca öpücük hastalığı olarak da bilinmektedir. Mononükleoz bulaşıcı mı? Evet, Ama diğer viral patolojiler kadar çok değil. Be sebeple, düşük taşıyıcılığı mevcut içeriği sebebiyle mononükleoz salgını düşünülemez.

Enfeksiyonun yayılımını önlemenin temel anlamı enfekte bireyin tükürüğü ile temastan kaçınmaktadır. Çünkü tükürük içeriğinde aktif hatalık bulunmaktadır. Bu öneri özellikle, bağışıklık sorunları olan ve transplantasyon yapılan hamile kadınlar için önemlidir.

mononükleozun yayılımı
Bu hastalık bulaşıcıdır ancak, yüksek bir bulaşıcılığı yoktur.

Mononükleoz bulaşıcı mı? Evet

Birçok durumda, bu hastalığa Epstein-Barr virüsü neden olmaktadır. Kişi bir defa temasta bulunduğunda, partikül, vücudunda bir ömür boyu kalır. Ancak, hastalık, sadece özel bir süre içinde bulaşıcılığını sürdürür.

Bu hastalığın, dört altı hafta kadar süren bir kuluçka periyodu vardır. Bu süreden sonra, belirtiler ortaya çıkmaya başlar ve yaklaşık bir ay kadar sürmektedir. Ve bu süre içerisinde, Mononükleoz kolaylıkla yayılabilir. Bu sebeple, hastalar için en iyisi kendilerini izole etmeleridir.

Hem çocuklarda hem de yetişkinlerde, hastalığın yumurtlama sonrası hiçbir belirti görülmediği durumlar olabilir. Bazı kişiler sadece yorgunluk hissederler. Bu durumlarda, yorgunluğun fiziksel aktivite, stres, uykusuzluk gibi diğer faktörler sebebiyle olduğunu sanılabilir.

Asemptomatik (Semptom göstermeyen) hastalar, farkına bile varmadan, aktif virüs taşıyıcısı olurlar. Tıbbi müdahaleye gerek görülmemesi sebebiyle, radara yakalanmadan uçabilir. Hastaların belirti göstermemesi sebebiyle, herhangi bir hastalıktan şüphelenmezler ve bu sebeple de doktora görünmezler.

Uzmanlar, hastalığın bulaşıcılığını durdurması için kaç gün geçmesi gerektiği konusunda hala emin değiller. En genel kabul edilen görüşe göre, hastalar, belirtiler geçtikten sonra on iki aya kadar uzayabilen bir süre boyunca virüsü yayma potansiyeline sahiptir. Ancak, on sekiz ay sonra , uzmanlar artık virüsü yayılmasının mümkün olmadığını söylemektedir.

Daha fazlasını keşfedin: Vajinal Herpes: Nedir ve Nasıl Önlenir?

Mononükleoz belirtileri

Tipik belirtiler, ateş ve yorgunluktur. Bunlar, ilk ortaya çıkan ve en son ortadan kalkan belirtiler olma eğilimindedir. Ayrıca boğaz ağrısı ve şişen bademcikler, şişen lenf nodülleri, şişen dalak ve baş ağrısı gibi belirtiler de çok sık görülmektedir.

Yukarıda da bahsettiğimiz üzere, komplikasyonlar sık rastlanmamaktadır. Meydana geldiğinde aynı belirtiler görülmektedir, Eğer olursa da, tıbbi müdahale gerektiren bir şiddet seviyesinde meydana gelme eğilimindedir. Muhtemel komplikasyonlar aşağıdaki gibidir:

  • Büyümüş dalak: olağan üstü durumlarda, hatta patlayabilir.
  • Karaciğer rahatsızlıkları: Sıklıkla sarılık veya hepatit görülür. 
  • Nörolojik kusurlar: Epstein-Barr ensefalisi benzer olarak Meninjit veya Guillain-Barré sendromu, gibi durumlar muhtemeldir.
EBV kan testi
Barr virüsü mononükleoz arkasındaki temel ajandır. Bu kan testi, Epstein-Barr virüsünün kısaltılması olarak EBV olarak bilinmektedir.

Mononükleoz olmamız durumunda ne yapmalıyız?

Bu aralar, mononükleoz tedavi etmek için uygulanan bir tedavi yoktur. Geleneksel öneri bol bol dinlenmek ve fazla miktarda su içmektir. Bu özellikle en yüksek akut faz için çok önemlidir. Hastalar, eğer doktor reçete ettiyse ayrıca anti-enflamatuvar ilaçlar ve ağrı kesiciler kullanabilir.

Hastalık süresince, fiziksel güç sarf etmek, sporla uğraşmaktan kaçınmak önemlidir. Fazla güç sarf etmenin bir diğer riski ise, dalağın patlamasına sebep olmasıdır. Aynı zamanda, fiziksel olarak diğer kişilerle temasta bulunmayarak, virüsün yayılımı önlenmelidir.

Mononükleoz bulaşıcıdır, bu sebeple, enfekte kişiler kişisel eşyalarını, yiyeceklerini veya içeceklerini paylaşmamalıdır. Hastaların dikkat etmesi gereken periyod uzundur. Ancak, sıkı kurallara uyulması hastalığın başkalarına taşınmaması için tek yoldur.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • MACHADO, K., GUTIéRREZ, S. T. E. L. L. A., & PíREZ, C. A. T. A. L. I. N. A. (2002). Enfermedad de Kawasaki asociada a virus de Epstein-Barr. Archivos de Pediatría del Uruguay, 73(4), 220-225.
  • Peña, M. M., Matías, M. L., de Miguel Pardo, C., Adán, M. V., & Salvador, S. P. (2001, January). Hipertensión arterial, hematuria y afectación renal en el período de incubación de la varicela. In Anales de Pediatría (Vol. 55, No. 1, pp. 73-75). Elsevier Doyma.
  • Vera-Izaguirre, D. S., Chávez-Tapia, N. C., Lizardi-Cervera, J., & Méndez-Sánchez, N. (2003). Mononucleosis infecciosa. Medica Sur, 10(2), 76-89.
  • Ebell, Mark H. “Mononucleosis infecciosa.” (2016).
  • Ruano, M., and L. Ramos. “Mononucleosis infecciosa en la infancia.” Rev Pediatr Integ 18.3 (2014): 141-52.
  • Nebot, C. Sangüesa, et al. “El bazo pediátrico no traumático. Valoración por imagen.” Radiología 61.1 (2019): 16-25.
  • Salgado, Catarina, et al. “Infectious Mononucleosis and Cholestatic Hepatitis: A Rare Association.” Acta medica portuguesa 30.12 (2017): 886-888.
  • LIZAZO22, JESÚS CABALLERO. “Meningoencefalitis como debut de una mononucleosis infecciosa21.” Revista Cubana de Medicina 11.4 (2019).
  • Herrera, Roberto González, Julio Rómulus Calvet, and JOSÉ M. Sanfiz Vila. “Diagnóstico y tratamiento de la mononucleosis infecciosa.” Revista Cubana de Medicina 5.4 (2019).

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.