Lyme Hastalığı ve Taşıdığı Riskler

Lyme Hastalığı ve Taşıdığı Riskler

Tarafından yazılmıştır Daniela Echeverri Castro

Son Güncelleme: 16 Eylül, 2022

Yaz geldiğinde, pek çok kişi dışarı çıkıp, kampa giderek, yürüyüşe çıkarak veya aile ve arkadaşlarıyla piknik yaparak güzel havanın tadını çıkartır. Bu aktiviteler stresinizi azaltmak ve sevdiklerinizle beraber vakit geçirmek için güzel birer fırsat olsalar da, kene ısırması ile yayılan bir enfeksiyon olan Lyme hastalığı riskinizi de arttırıyorlar.

Sağlık uzmanları yıllardır insanları kenelerin yarattığı risklere karşı uyarmaktadır. Bunların en başında da Lyme hastalığı gelmektedir. Bu yüzden Lyme hastalığının ne olduğunu bilmeniz ve bu hastalığa yakalanma riskini azaltmak için neler yapabileceğinizi öğrenmeniz çok önemlidir.

Lyme hastalığı nedir?

Lyme hastalığı, genelde Kuzeydoğu ve Ortabatı Amerika’da geyik kenelerinde veya kara kenelerde bulunan spiroket mikrobunun neden olduğu, bulaşıcı bir hastalıktır.

Keneler bu bakterinin taşıyıcısıdırlar ve hem insanlar hem de hayvanlar için çok büyük bir risk taşırlar; çünkü tek bir ısırık bile bu hastalığın bulaşması ve hastanın yaşam kalitesinin düşmesi için yeterlidir.

En yoğun Lyme hastalığı vakaları, bu kenelerin en çok bulunduğu Kuzeydoğu ve Ortabatı Amerika’da görülmüştür; ancak bu hastalık Amerika’nın diğer bölgeleri, Avrupa, Asya ve Avustralya’da da görülmektedir.

Belirtiler

Lyme hastalığı

Lyme hastalığının ilk belirtilerinden birisi  genelde kene ısırığından 3 ila 30 gün arasında ortaya çıkan ciltteki kızarıklıktır. Kızarıklık genelde kene ısırığının olduğu bölgede başlayıp büyüyerek cilde yayılır.

Lyme hastalığının diğer belirtileri:

  • Ateş
  • Titreme veya ürperti
  • Başağrısı
  • Bitkinlik
  • Eklem ve kas ağrısı

Çok ender de olsa Lyme hastalığı erken safhalarında kalbe ve merkezi sinir sistemine yayılabilir. Eğer böyle bir şey olursa, hasta yavaş veya düzensiz kalp ritmi, Bell paralizi, kol ve bacaklarda uyuşma ve beyin çeperinde şişme gibi sorunlarla karşılaşabilir.

Lyme hastalığı ilerlediğinde ne olur?

Lyme hastalığının ilk belirtilerini fark ettiğinizde bunları umursamaz ve tedavi görmezseniz, bakteri bedeninizin başka yerlerine yayılır ve hastalığın şiddeti kötüleşmeye başlar.

eklem ağrısı

İleri aşamalarda, Lyme hastalığına yakalanmış birisi artrit (eklem şişliği ve ağrısı) ve merkezi sinir sisteminde sorunlarla karşılaşabilir. Artrit genelde dizleri etkiler ve diğer eklemlere nadiren hasar verir. Bu hastalığın ileri safhalara geçmesi genelde yaygın rastlanan bir durum değildir ancak bu olduğunda aşağıdaki belirtiler görülmektedir:

  • Konsantrasyon sorunu
  • Ruh halinde değişiklikler
  • Uyku alışkanlıklarında değişiklikler
  • Hafıza kaybı
  • Kas güçsüzlüğü

Kimler Lyme hastalığı riski altındadır?

Açık havada özellikle de hayvanların çok olduğu bölgelerde fazla vakit geçiren kişilerin Lyme hastalığına yakalanma riski daha yüksektir çünkü bu tarz bölgelerde daha fazla kene bulunur. Keneler genelde çimenlerin ucu veya alçak çalılar gibi insanların ve hayvanların sık çarptığı veya sürtündüğü yerlere yerleşirler.

elde kene

Genelde, kene cildinize tutunmadan önce kıyafetlerinizin altına girer. Ayrıca kene sizi ısırdıktan sonra o anda bir acıya veya rahatsızlığa neden olmadığı için fark etmesi çok zordur, bu yüzden kene ısırmalarının fark edilmesi genelde vakit alır.

Tüm keneler Lyme hastalığı taşıyıcısı değildir, ancak hepsi sağlığınız için çeşitli risklere neden olurlar. Bu sebeple elinizden geldiğince keneleri evlerinizde ve bahçelerinizden uzak tutmak için uğraşmalısınız.

Lyme hastalığının tedavisi

Eğer size Lyme hastalığı teşhisi konduysa, en az iki hafta ila bir ay sürecek bir antibiyotik tedavisine başlamanız gerekecektir. Eğer hastalık fazla ilerlememişse, bu antibiyotik tedavisi hastalığın kısa bir sürede geçmesini sağlayacaktır.

Eğer hastalık ilerlemiş ise, tedavinize devam etmeniz hatta damar içi antibiyotik kullanımına başlamanız gerekebilir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Cortés-vecino, J. A. (2011). Garrapatas : estado actual y perspectivas. In XX congreso latinoamericano de parasitologia.
  • Cortes, J. A. (2010). Cambios en la distribucion y abundancia de las garrapatas y su relacion con el calentamiento global.(Report). Revista Facultad de Medicina Veterinaria y de Zootecnia. https://doi.org/10.1017/CBO9781107415324.004
  • Márquez-jiménez, F. J., Hidalgo-pontiveros, A., Contreras-chova, F., Vectores, G., & Rickettsia, B. (2005). Las garrapatas ( Acarina : Ixodida ) como transmisores y reservorios de microorganismos patógenos en España. Enfermedades Infecciosas y Microbiología Clínica. https://doi.org/10.1157/13071613

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.