Otoimmün Hastalıklar Hakkında Bilmeniz Gereken 5 Şey

Otoimmün hastalıklarından birinin teşhisi konulduysa umudunuzu yitirmeyin. Hastalığı anlamanıza ve hayat kalitenizi yükseltmenize yardımcı olacak bir çok farklı yaklaşım vardır.
Otoimmün Hastalıklar Hakkında Bilmeniz Gereken 5 Şey

Son Güncelleme: 26 Eylül, 2018

Otoimmün hastalıklar, bilim için hala sır niteliğindedir. Günümüzde bile hala, bağışıklık sistemimizin vücudumuzdaki hücreleri yok edecek şekilde saldırma nedenlerini bilmiyoruz.

Bu tür hastalıklar multipl skleroz, Crohn hastalığı ve romatoid artrit gibi ciddi hastalıklardır.

Bir çok durumda çevresel faktörleri de ele almak gerekse de, otoimmün hastalıklar ile ilgili durumlarda genetik yatkınlık belirleyici bir etkendir.

Bu hastalıkların günlük gerçekliği ile yaşayan insanların yaşam kalitesi büyük ölçüde azalır.

Otoimmün hastalıklar, kronik olma eğilimi gösteren hastalıklardır ve vücudun çeşitli bölümlerini etkileyebilirler. Bunun bir örneği, lupus, yani deri veremidir.

Bu yazıda sizlerle otoimmün sistemi daha iyi anlamanızı sağlayacak 5 bilgi paylaşacağız.

Eğer bu hastalıklardan birine sahipseniz ya da sahip olan birini tanıyorsanız, bunlar hakkında yeni bilgiler edinmek ve daha iyi bir yaşam standardı elde edebilmek için tıbbi gelişmeleri öğrenmekten korkmayın.

1. Otoimmün Hastalıkların Nedenleri

Her şeyden önce, bu hastalıklarda genlerin önemli bir rol oynadığını unutmamak çok önemlidir. Çevre ve bazı genler arasındaki etkileşim, bu durumların oluşmasını belirler. Bununla birlikte, bu ilişki %100 doğru orantılı değildir.

Bu teori bağırsak geçirgenliğine dayanır. Bağırsaktaki anormallikler, bazı antijenlerin bağırsaktan kan dolaşımına geçmesine izin verir.

Böylece, bağışıklık sisteminin tepkisi değişir ve bu antijenler bazı organlar tarafından “düşman dokular” şeklinde algılanır.

düşman dokular

2. Her Gün Daha Çok Hastalık Otoimmün Sistemiyle İlişkilendiriliyor

Bilim adamlarının daha fazla alerji türü keşfetmesi, bu vakaların gün geçtikçe arttığı anlamına gelmez. Bunun anlamı, bu tür rahatsızlıkları tespit etmek için tıbbın daha gelişmiş yöntemler kullanıyor olmasıdır.

Bizler önceden bunları sadece basit alerjiler olarak açıklayabiliyorduk. İşte bu hastalıkları anlama ve tanımlama açısından değişen bazı şeyleri şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Bugün, bu hastalıkların ciddi bir sağlık sorununa işaret ettiğini kabul ediyoruz. Bu hastalıkları görünür kılmak önemlidir; bu şekilde, bu tarz hastalıklardan muzdarip olan insanlar daha fazla destek bulabilirler.
  • Bilim, artık bize otoimmün hastalıklarını anlamak için daha iyi ve gelişmiş yollar sunuyor. Günümüzde ise, çeşitli kronik hastalık gruplarının zayıflıklarını ve belirtilerini inceliyorlar.
  • Otoimmün hastalığı olan birçok çocuk, erken teşhis ile mümkün olduğunca çabuk tedavi görmeye başlayabiliyor.

3. Otoimmün Hastalıkların Türleri

Bu tür hastalıkları iki kategoriye ayırabiliriz:

  • Sistematik hastalıklar: Bunlar sadece tek bir organa değil, birden fazla organa saldırabilir. Bunlara örnek olarak çölyak hastalığı ve amyotrofik lateral sklerozu verebiliriz.
  • Bölgesel sendromlar: Bunlar özellikle tek bir dokuya ait hastalıklardır. Bu doku dermatolojik, hematolojik veya endokrinolojik olabilir. Bunlar arasında bulunan hastalıklar Haşimoto tiroidi ve kolittir.

4. Otoimmün Hastalıkların Tedavisi

Daha önce belirttiğimiz gibi, bu hastalıkların çoğunun bir tedavisi yoktur. Otoimmün hastalıklar, anlamamız, kabullenmemiz ve profesyonel yardım almamız gereken hastalıklardır.

Bu yüzden bu hastalıkları anlamak ve onlara nasıl yaklaşılacağını bilmek çok önemlidir:

  • Doğru tedavi ile belirtileri azaltın.
  • Bağırsak, karaciğer ve deri gibi organlarınızı ve onların işlevlerini koruyun. Sağlığınızı ve hayat kalitenizi korumak için elinizden geldiğince mücadele etmelisiniz.
  • Yeni tedaviler deneyin ve tıbbi gelişmeler, keşifler ve stratejiler hakkında edinilen yeni bilgileri takip edin.

5. Yalnız Olmadığınızı Her Zaman Aklınızda Tutun

kalp şeklinde çiçekler

Lupus ya da multipl skleroz gibi otoimmün hastalıklar ile yaşamak, hem hasta hem de ailesi için kolay değildir. Burada akılda tutulması gereken birkaç şey vardır:

  • Bu zorlu kişisel durumlarla hayatta kalmak için çeşitli yaklaşımlar kullanarak hastalığı tedavi etmek gereklidir.
  • Bunun yanı sıra, tıbbi tedavi kesinlikle psiko-sosyal tedavi de içermelidir. Yalnız olmadığınızı ve her şeyden önce sizi anlayabilecek ve destekleyebilecek çeşitli gruplar olduğunu bilmek önemlidir.
  • Bu vakalarda, destek grupları büyük önem arz eder ve hastalığı daha iyi anlamak için bize çok yardımcı olurlar. Bu gruplar, yeni bakış açıları keşfetmenizi ve sizinki gibi hastalığı olan insanları görmenizi sağlarlar. Her şeyden önce, tıbbi gelişmeler ve tedavileri takip etmenize yardımcı olurlar.

Bu hastalıklarla yaşamak çok zor olabilir; ama aynı zamanda farklı ve daha tatmin edici bir hayat, kendimizle daha çok ilgilenmek, iyi  bir bakım ve daha iyi bir yaşam standardı için savaşıp mücadele etmemizi sağlarlar.

Yalnız olmadığınızı asla aklınızdan çıkarmayın. Bilim, sizinle ilgilenmeye ve size en iyi tedavilerle gelmeye devam edecektir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Casals, M. R. (2005). Enfermedades autoinmunes sistémicas y reumatológicas. Elsevier España.
  • Roitt, I. M., Brostoff, J., & Male, D. K. (1994). Inmunología (No. 574.29 ROIi 3a. ed). Ediciones Científicas y Técnicas.
  • Sánchez Segura, M., González García, R. M., Marsán Suárez, V., & Macías Abraham, C. (2006). Asociación entre el estrés y las enfermedades infecciosas, autoinmunes, neoplásicas y cardiovasculares. Revista Cubana de Hematología, Inmunología y Hemoterapia, 22(3), 0-0.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.