Kalp Hırıltısı Sınıflandırmaları

Bir kalp hırıltısı yoğunluğuna, tonuna ya da yerine göre sınıflandırılabilir. Genellikle zararsız olsalar da gözetim altında tutulmaları önerilir.
Kalp Hırıltısı Sınıflandırmaları

Son Güncelleme: 01 Haziran, 2020

Kalpten ve büyük damarlardan geçen kanın akışının türbülansı titreşimlere neden olur. Bu da kalp hırıltısı oluşumuna neden olur. Diğer bir deyişle, kalp hırıltıları, kalbin içi ya da yakınında türbülanslı kan akışına neden olan kalp atışı döngüsü sırasında ortaya çıkan seslerdir. İnsanlar kalp hırıltılarını duymak için stetoskop kullanırlar.

Buna ek olarak, bu durum ile doğabilirsiniz, ya da hayatınızın herhangi bir noktasında gerçekleşebilir. Eğer bununla doğduysanız buna konjenital kalp hırıltısı adı verilir. Her şeyden önce, hırıltıların bir hastalık olmadığı açıklığa kavuşturulmalıdır. Ancak, kontrol edilmeleri de gerekmektedir, çünkü teşhis edilmemiş bir kalp problemine neden olabilirler.

Kalp Hırıltısı Özellikleri

Kalbin ritmini temsil eden bir illüstrasyon.
Kalp hırıltıları farklı sınıflandırmalara sahiptir.

Hırıltıların özellikleri hem yoğunluk ve ses frekanslarına, hem de göğüsteki ve kardiyak döngüdeki yerlerine göre – sistol sırasında mı, yoksa diyastol sırasında mı ortaya çıktıkları – belirtilmelidir.

Dahası, türbülanslı kan akışından sorumlu olan kanın hacmi, ya da bu türbülansa neden olan gerilim gradyanı da hırıltının yoğunluğunu belirler.

Hırıltının derecesinin kalp hasarının ciddiyeti ile ilişkili olmadığını belirtmek de önemlidir.

Kalp Hırıltıları Nasıl Sınıflandırılır?

En sık kullanılan kalp hırıltısı sınıflandırma sistemi ilk defa Levine tarafından 1933 yılında tanıtılmıştır. Levine bu kardiyak bozukluğu sınıflandırabilmek için yukarıda açıkladığımız bir terim olan yoğunluk terimini kullanmıştır. Levine’e göre yoğunluklarına bağlı olmak üzere 6 farklı kalp hırıltısı derecesi bulunmaktadır:

  • 1. sınıf: zar zor duyulabilir. Hastanın birkaç farklı kardiyak döngüsünü dinlemek bunları duymanın tek yolu olabilir.
  • 2. sınıf: bu hırıltılar yumuşak ancak duyulabilirdir.
  • 3. sınıf: bunlar orta seviyededirler, ve kan geçişinden dolayı göğüste el ile hissedilebilen titreşimler gerçekleşir.
  • 4. sınıf: bunlar bir çarpıntı tarafından eşlik edilen yoğun hırıltılardır.
  • 5. sınıf: bunlar son derece yoğun hırıltılardır. Göğüse bir stetoskopun kenarı ile hafifçe dokunulduğunda bile duyulabilirler.
  • 6. sınıf: bu hırıltıları duymak için bir stetoskop gerekli değildir çünkü çok yoğundurlar.

Bu yazımızı da ilginç bulabilirsiniz: Kalp Krizini Önlemek İçin 6 İpucu

Kalp Hırıltılarının Diğer Sınıflandırılmaları

Etrafında stetoskop olan bir kalp.
Sistol sırasında mı yoksa diyastol sırasında mı oluştukları da kalp hırıltısı sınıflandırmasını etkiler.

Kalp hırıltılarını yoğunluklarına göre sınıflandırmanın yanında, özelliklerine bağlı olarak da gruplandırılabilirler. Eğer sürelerini dikkate alırsak hırıltıları diyastolik ya da sistolik olarak da sınıflandırabiliriz.

Formlarına dayanarak; sürekli, artan, azalan ya da son ikilinin bir kombinasyonu şeklinde gerçekleşebilirler. Yer söz konusu olduğunda ise, bu hırıltının en yoğun olduğu yeri ifade eder. Bundan dolayı, bir hırıltıyı tanımlamak için göğsün ön kısmında 6 oskültasyon (alet ile vücudu dinleme) noktası vardır:

  • Sağ taraftaki ikinci interkostal boşlukta
  • Sol taraftaki ikinci ila beşinci interkostal boşluklar arasında
  • Sol orta klaviküler çizgideki beşinci interkostal boşlukta

Ek olarak, hırıltılar irradiyasyonlarına dayanılarak da sınıflandırılabilir. Bu özellik hırıltının nereye yayıldığını gösterir. Hırıltı genellikle kan akışı ile aynı yönde gider. Son olarak, tonu açısından, düşük ya da yüksek olabilir. Kalite de nefes almanın spesifik bir özelliğidir. Yani müzikal, üfleme şeklinde ya da devam eden şekilde olabilir.

Tedavisi

İlaç alan bir kişi.
Tedavi hırıltının altında yatan nedene bağlı bir şekilde şekillenecektir.

Kalp hırıltıları genellikle zararsız olduklarından dolayı çoğunlukla tedavi gerektirmezler. Bundan dolayı, zaman zaman teşhis edilmemiş bir kalp bozukluğuna neden olmadıklarının garantilenebilmesi için bazen takip testleri yapılması gerekebilir.

Eğer tedavi gerekliyse bu hırıltının nedenine yönelik olacaktır.

Örneğin, eğer fonksiyonel hırıltılar ateş ya da hipertiroidizm dolayısıyla ortaya çıktılarsa doktorlar bu durumu tedavi ettiklerinde kaybolacaklardır.

Bazen kalp hırıltısı nedenlerini tedavi etmek için tek başına ilaçlar yeterli olmaz. Bazen ameliyata da ihtiyaç duyulabilir. Duruma bağlı olarak, doktorunuz hasar görmüş ya da delinmiş bir kapakçığı tedavi etmek için bu seçeneklerden bir tanesini önerebilir:

Eğer kalp hırıltısı yaşadığınızı düşünüyorsanız derhal tıbbi yardım arayın. Doktorunuz problemi değerlendirecek ve nasıl tedavi edilmesi gerektiğini belirleyecektir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Tamariz-Martel Moreno, R. (2008). Los soplos cardíacos en la infancia. Pediatria Integral.
  • Díaz, H. S., Danglot-Banck, C., & Gómez, M. G. (2002). Soplos cardíacos patológicos en los niños. Revista Mexicana de Pediatria.
  • Ruiz-Berdejo Iznardi, C. (2015). Soplo sistólico inocente: importancia diagnóstica. Cardiología Pediátrica y Cardiopatías Congénitas Del Niño y Del Adolescente.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.