Kuru İğne – Tanımı ve Faydaları

Sağlığımızı iyileştirmek için yeni yolları çalışmanın önemi konusunda fikir birliğinde çok sayıda çalışmalar vardır, bunlardan birisi de kuru iğne uygulamasıdır. Nüfusun kas problemleri oluşumunu arttığı durumlardır.
Kuru İğne – Tanımı ve Faydaları
Leonardo Biolatto

Yazan ve doğrulayan Doktor Leonardo Biolatto.

Son Güncelleme: 12 Aralık, 2022

Kuru iğne, fizyoterapi alanında yeni ve inovatif tekniklerden biridir. Kas ağrısının iyileşmesinde kullanılan kanıta dayalı bir terapi tekniğidir. Bugün, bu teknik hakkında bilgileri, her türlü kas problemi için bir tedavi olarak tekniğin faydaları öğreneceğiz.

Kuru iğne ne olduğunu ve nasıl çalıştığını anlamak için; 2 konuyu açıklık getirmemiz gerekmektedir: tetikleyen nokta ve miyofasiyal ağrı sendromu.

Ağrı tetikleyici bölge

Belirli bir kas üzerinde gergin bantta bulunan bu yüksek hassas noktalardır.  Bu gergin bant, bir grup kas liflerinden oluşan anormal bir gerginlik, yüksek kalıcılık gösteren bir banttır. Bu durum genellikle kasılma/tutulma olarak bilinir.

Bu gergin bant, ağrılı ve dokunulduğunda bir düğümü bulunan bir Ağrı tetikleyici bölge vardır., buraya dokunulduğunda keskin bir ağrı hissedilerek kişinin kaçmasına neden olabilir. Ek olarak, bu ağrı, ağrı tetikleyici bölgeye dahil olmayan diğer alanlara da yayılabilir. Motor fonksiyonlarda bozukluk görülebilir ve diğer durumlar ise, baş dönmesi ve bulantıdır.

Bir kasın, ağrı tetikleyici bölgeleri belirli bölgelere yayılır ve fizyoterapistlere problemin nereden ortaya çıktığına dair bir ipucu verir. Örneğin, baş ağrısı yukarıda yer alan boyun kası, skapula alata veya sternokleidomastoid gibi kaslarda yer alan ağrı tetikleyici bölgelerden gelebilir.

Bu ağrı, çıktığı bölgeyle ilgili olarak hiçbir şey yapılmayabilir ve ağrı tetikleyici bölgeler aktif kalabilir veya gizli kalabilir. Aktif ağrı tetikleyici bölge diğer bölgelere yayılacağı anlamına gelir. Diğer yandan, gizli kalmış ise, ağrı diğer bölgelere yayılmayacağı anlamına gelir.

Ağrı tetikleyici bölgeler, akut veya kronik kas aşırı yüklemeleri, direk travmanlar veya soğuk çarpası sebebiyle aktive olabilir. En sık tetikleyen faktör duruş bozuklukları nedeniyle kronik aşırı yüklenmeleridir.

sırt ağrısı olan bir kadın

Miyofasiyal ağrı sendromu

Bu tür bir ağrı, bölgesel kas sürecidir ve akut veya kronik olabilir. Bu durum popülasyonun büyük çoğunluğu için engelleyici olur ancak birçok insan bu durumu bilmemektedir. Genellikle görüntülemede değişiklikler veya analitik testler ile gelmemektedir ve bunun sebebi olarak, teşhis edilemez ve tedavi edilemez.

Ağrı tetikleyici bölgenin sebep olduğu miyofasiyal ağrı sendromu belirtileri

  • Hassas belirtiler: Dokunma hassasiyetinde değişiklik görülür. Örneğin, normalde acıtmayacak bir şeye çarptığınız ve acı hissetmeye başladınız. Ek olarak, yukarı belirtildiği gibi yayılan bir ağrı hissedilir.
  • Motor belirtiler: Güç kaybı ve diğer kaslara oranla etkilen kası oynatmada güçlük oluşur.
  • Otonomik belirtiler: Rinit, göz yaşı salgılanması, tükürük salgılanması, vücut sıcaklığında değişim, terleme, baş dönmesi, bulantı ve ciltte kızarıklıklar olur.

Miyofasiyal ağrı sendromunda 3 komponent bulunmaktadır.

  • Etkilenen iskelet kasında açıkça görülen gergin bir bant veya tutulma
  • Ağrı tetikleyici bölge
  • Yayılan ağrının karakteristik bir deseni, ağrı tetikleyici bölgenin sebep olduğu belirli bir bölgede ağrı

Kuru iğnenin amacı

Kuru iğne, genellikle miyofasiyal ağrı sendromu için kullanılan fizyoterapötik bir tekniktir. Pratisyen sebep olan ağrı tetikleyici bölgeyi bulduğunda, iğnelerin yardımı ile bunu durdurmalıdır. Bu iğneler akupunktur iğnesine çok benzerdir ama kasa ulaşabilmek için daha uzundur.

Tüm proses, alanın temizlenmesi, fizyoterapistin eldivenlerini giymesi, dezenfektanlar ve gazlı bez gereklidir. Çünkü kuru bölge, iğnenin hatanın derisinden içeri girdiği yarı invaziv bir tekniktir. Ayrıca, iğneler üniteler halinde paketli olarak gelir ve tekrar kullanılmazlar.

Pratisyen ağrı tetikleyici bölgeye anestezi uygulamadan iğneyi sokar ve lokal bir kasılma (kasın istemsiz olarak kasılması) yakalayana kadar içeriden dışarı doğru hareket ettirir. Bu şekilde iğneyi tam anlamıyla dışarıya çıkarmadan yaparlar.

Kasın delinmesi kas reseptörünü uyarır, spazm sonrası rahatlama oluşmasını sağlar, elastikliği arttırır ve bölgedeki ağrıyı azaltır.

Bu yazıyı da beğenebilirsiniz. Akupunktur İle Eklem Ağrısını Yatıştırmak

Kuru iğne, akupunktur ile aynı mıdır?

Kuru iğne, eğitimli fizyoterapistler tarafından miyofasiyal ağrı sendromunu kontrol altına almak için kasa uygulanan bilimsel bir tekniktir. 2 ile 5 dakika arasında sürer ağrılı olabilir.

Aksine, akupunktur geleneksel Çin tıbbına dayanmaktadır ve kasla temas etmeden yüzeysel olarak, sadece enerji noktalarına batırılır.

Bir seans, yaklaşık 20 dakika sürmektedir, ağrılı acılı değildir, birçok durumu tedavi eder ve eğitimli bir terapist tarafından uygulanır.

akupunktur yaptıran bir kişi

Kuru iğnenin riskleri

Bunlar minimal risklerdir, ancak ilgili önlemler alınarak ve iyi eğitimli fizyoterapist uyguladığında kaşınılabilir.

  • İğne deriden geçerek kasın içine batırılır ve bunların arasında ince kan damarları olabilir. Kuru iğnenin an sık görülen riski kılcal damarlara denk gelerek bu bölgede ufak yaraların oluşmasıdır, bunlar genellikle bir gün kadar sürebilir. Bu durum çoğunlukla kanı daha katı olan ve pıhtılaşma sorunu olan hastalarda risk oluşturur.
  • Terapist kasa giden yolda bulunan bir sinir ağını acıtabilir. Bu durum karıncalanmaya neden olur ancak genellikle bu his hemen geçer.
  • Bir diğer daha az rastlanan risk ise baş dönmesidir, bu durum uygulama esnasında meydana gelebilir. Bu durumuna teknik olarak “vazovagal ”atak (baygınlık) denilmektedir.
  • Birkaç rapor edilen durum daha vardır, ancak fiziksel terapist göğüs kaslarında yeterli kuru iğne deneyimi olmadığında görülebilir. Bu hata “pnömatoraks” – (Sönmüş ciğer, plevra zarları arasına hava kaçması).
  • Kasların şişmesi veya kasılması meydana gelebilir.
  • Ayrıca, delinen bölgede dermatit meydana gelebilir, iğne batırılan bölgede görülen bir deri reaksiyonudur.
  • Son olarak, eğer pratisyen uygulama bölgesinde yeterli temizlik önlemlerini almazsa, her batırma enfeksiyon riskini de beraberinde getirir. Ayrıca, eğer fizyoterapist eldiven ve steril iğne kullanmıyorsa, bu durum ortaya çıkabilir.

Kuru iğne sizde, yoğun bir masaj sonrası hissettiğinize benzer bir his bırakabilir. Bu his 1 veya 2 gün kadar devam edebilir.

Kuru iğnenin kontrendikasyonlar

Kontrendikasyonlar bir çoğu ilişkilidir, bunlar arasında;

  • İğnelerden başa çıkılamayacak kadar korkma
  • Kanama riskine sebebiyle pıhtılaşma problemleri ve pıhtı önleyici tedaviler
  • Zayıf bağışıklık sistemine sahip hastalar enfeksiyon oluşma riski daha yüksektir.
  • Lenf ödem riski bulunan ve lenf nodülü rezeksiyonu yapılmış kişiler (kuru iğne uygulanan bölgenin sıvı ile dolması ve lenf nodüllerinin bulunmaması sebebiyle bu bölgedeki sıvının vücut tarafından filtre edilemeyeceği anlamına gelmektedir.)
  • Hipotiroidizm kaslarda enflamasyonun oluşma riskini arttırmaktadır.

Kuru iğne etkili midir?

Birçok çalışmaya göre kuru iğne aşağıdakiler için etkilidir:

  • Öznel ve nesnel ağrıların azaltılması lokal olarak ağrıyan bölgenin ve ağrı tetikleyici bölgelerin basıncının oluşturduğu ağrıların her ikisine de
  • Ağrı tetikleyici bölgenin bulunduğu ilgili kastaki eklemlerin hareket kabiliyetini iyileştirmek için
  • Yetersiz kanıt olmakla birlikte, miyofasiyal ağrısı olan hastalarda kuru iğne uygulaması depresyonun iyileşmesine neden olabildiği görülür.

Sonuç olarak, pratisyenler kuru iğnenin etkinliğini belirli şeylerin etkilediğini tespit etmişlerdir. Örneğin, hastalardaki diğer faktörler olarak ağrı süresinin uzaması, uykusuzluk, kasta tekrarlayan işlemler vb. görülebilir.

Okuduğunuz için teşekkürler.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Mayoral-del-Moral, O., & Torres-Lacomba, M. (2009). Fisioterapia invasiva y punción seca. Informe sobre la eficacia de la punción seca en el tratamiento del síndrome de dolor miofascial y sobre su uso en Fisioterapia. Cuest. Fisioter.
  • Fernández de las Peñas, C., & Dommerholt, J. (2013). Punción seca de los puntos gatillo. Una estrategia clínica basada en la evidencia. In Punción seca de los puntos gatillo. https://doi.org/10.1016/B978-84-9022-387-1.00010-3
  • Mayoral del Moral, Orlando; Salvat, I. (2017). Fisioterapia invasiva del síndrome de Dolor Miofascial. Manual de punción seca de puntos gatillo. In Fisioterapia invasiva del síndrome de Dolor Miofascial. Manual de punción seca de puntos gatillo.
  • “EVIDENCIA DE LA PUNCIÓN SECA COMO TRATAMIENTO DE LOS PUNTOS GATILLO.” (n.d.).

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.