Filofobi: Aşık Olma Korkusu

Aşık olurken güvensiz hissetmek normaldir. Ancak, filofobi bir fobidir, ve bundan dolayı çok daha ciddi bir şeydir. Filofobik bir kişi sırf aşık olmamak ya da duygusal bir bağ yaşamamak için herhangi bir enteraksiyondan dahi kaçınabilir.
Filofobi: Aşık Olma Korkusu

Tarafından yazılmıştır Virginia Martínez

Son Güncelleme: 25 Ağustos, 2022

Pek çok insan aşkı aramak ve onu sonuna kadar yaşamak için heyecanlı olsa da, bazı insanlar filofobi adı verilen şeyi deneyimlerler. Yani, aşık olma fikri ile ilgili korku, stres ve anksiyete yaşarlar. Bu durumun var olduğunu biliyor muydunuz?

Filofobi

Nedir?

Adından da anlaşılabileceği gibi filofobi kendisini bir ilişkiye başlamaktan aşırı derecede korkan insanlarda gösteren bir korkudur. Hatta, sadece bir bağ kurma fikri bile korku, stres, anksiyete ve endişeye neden olur.

Ancak, aşık olmanın ilk aşamalarında ya da bir ilişkiye ilk başladığınızda yaşadığınız korku ve güvensizliklerden farklı bir fobi türünden bahsettiğimizi de açıklamalıyız. Aslında, filofobik bir kişi sadece güvensizlik değil, daha ziyade ekstrem korku deneyimler.

Ciddi sonuçları olabilecek bir anksiyete bozukluğu olarak değerlendirilir. Ciddi vakalarda, filofobik insanlar korkuları dolayısıyla diğer insanlarla herhangi bir türde etkileşime girmekten kaçınmaya başlayabilir. Yani, bir ilişki ya da bir duygusal bağa neden olabilecek herhangi bir durumdan kaçınabilmek için insanların etrafında olmayı bırakmayı tercih ederler.

Ekstrem durumlarda, bu romantik ilişki korkusu diğer ilişki türlerini de kapsayacak şekilde genişleyebilir, bunun bir örneği ailevi ilişkiler olabilir.

Bu durumda, tüm bunların filofobi yaşayan kişide yüksek seviyelerde stres ve anksiyeteye neden olması, iyiliklerini ve kişisel ilişkilerini zedelemesi mantıklıdır. Ayrıca, bahsettiğimiz gibi, bu problem total sosyal izolasyon ile dahi son bulabilir.

Genel olarak, filofobi önceden bir travma yaşamış insanlarda daha yaygındır. Burada bahsettiğimiz şey; kötü davranılmak, travmatik ayrılıklar, istismar ve benzeri vakalardır. Diğer yandan, bu fobi reddedilme korkusu dolayısıyla da ortaya çıkabilir.

Durum ne olursa olsun, ilişkilerden korkmak bir savunma mekanizmasıdır, ve hedefi ya acı çekmek ve reddedilmekten kaçınmak, ya da kötü bir deneyimi tekrar yaşamaktan kaçınmaktır.

Bu yazımızı da okumanızı öneriyoruz: Korku ve Bilmenizi İstemediği 6 Şey

Filofobik İnsanların Davranış Kalıpları

Kalabalığın içinde yalnız ve korkan bir kadın.
Filofobik bir insan sosyal ilişkiler yaşamaya başladığında gerçek bir anksiyete hisseder.
  • Bir ilişkiye başlamak ya da aşık olmak fikri ile ilgili anksiyete ve gerginlik. Fiziksel olarak, kişi panik atak, kalp çarpıntısı, ya da gastrointestinal problemler gibi bazı bozukluklar bile yaşayabilir. Diğer yandan, psikolojik olarak, yüksek seviyelerde stres yaşarlar.
  • Duyguları bastırmak.
  • Kaçınma davranışları ya da izolasyon, sosyal etkileşimden kaçma.
  • Çoğu vakada, imkansız aşklar. İmkansız bir aşk kendisini aşık olabildiğine ancak bunu yapamayacağına, çünkü ilişkinin imkansız olacağına inandırmaya çalışan filofobik bir kişi için mükemmel bir bahanedir.

Filofobi Nasıl Atlatılır?

Her şeyde olduğu gibi burada da ilk adım bir problem olduğunu kabul etmektir. Bu noktadan sonra, yardım istemek önemlidir.

Filofobi kişilerin korkuya neden olan belirli durumlardan kaçınmak ya da bunlara tepki vermek için yanlışlıkla başlattığı bir savunma mekanizmasıdır. Ancak, sağlıklı ilişkiler sürdürmek kaçınmanız gereken bir şey değildir.

Bu sebepten dolayı yapmanız gereken şey edindiğiniz bu savunmacı alışkanlıkları fark etmenize ve değiştirmenize yardımcı olan bir terapiye başlamak ve elbette, bunların ilk ortaya çıkma nedenlerini analiz etmektir.

Bu bağlamda, normal şartlar altında bilişsel davranışçı terapi son derece etkilidir. Ayrıca, duyarsızlaştırma terapisi de çok iyi sonuçlar verebilir. Bu terapi fobinize neden olan şeye kendinizi maruz bırakmak ve bununla yüzleşmeyi içerir, ki böylece azar azar duyarsız hale gelebilir ve korkunuzu kaybedebilirsiniz.

Bu yazımız da ilginizi çekebilir: Psikologa Gitmeniz İçin 7 Neden

Bazı Tavsiyeler

Terapi seansındaki bir adam.
Psikolojik yardım, diğer stratejiler ile birlikte, problemle yüzleşmek için en etkili yollarsan biridir.

Eğer filofobik kişi kendi üzerine düşeni yapmazsa terapi sonuç vermez. Bundan dolayı şunları yapmanızı öneriyoruz:

  • Kendinizi korkunuza maruz bırakın – hatta bu, bu durumu aşmanın en iyi yollarından bir tanesidir.
  • Rahatlama teknikleri uygulayın. Farkındalık gibi pratikler de problemin üstesinden gelmenize yardımcı olabilir.
  • Kendinizi ifade edin. Etrafınızdaki insanlarla, örneğin aile bireyleri ya da arkadaşlarla konuşmak her zaman büyük bir yardımdır.
  • Kendinize zaman verin. Travmatik deneyimler dolayısıyla öğrenilmiş bir savunma mekanizmasını değiştirmek kolay değildir. Zihninizdeki her şeyi değiştirebilmek çok fazla efor ve yardım gerektirir. Bundan dolayı zamana ihtiyaç duyarsınız.

Sevgi ve ilişkiler acı verici olabilir, bu doğru. Ancak, böyle olması zorunlu değil. Bir ilişki, aşk da olsa arkadaşlık da olsa, doyurucu ve tatmin edici olabilir ve sizi gerçekten mutlu edebilir. 

Bu sebepten dolayı, hayattan ve duygularınızdan kaçınmanın onları yaşamaktan daha iyi olduğu fikrinden kurtulmalısınız. Eğer bu şekilde davranırsanız hiçbir zaman tam bir hayata sahip olamaz, hiçbir zaman gerçekten yaşayamazsınız.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Cavallo, V. (1998). International Handbook of Cognitive and Behavioural Treatments for Psychological Disorders. pp. 5-6.
  • Dalgleish, T., Dunn, B., Mobbs, D. (2009). “Affective neuroscience: Past, present and future”,  Emotion Review, 1(4), pp. 355 – 368.
  • Tavormina, Romina. (2014). “Why are we afraid to love?”, Psychiatria Danubina. 26 Suppl 1. 178-83.
  • Phobias. (2018). Retrieved 21 August 2020, from https://www.nhs.uk/conditions/phobias/
  • Trujillo, C. R. C., & Rodriguez, A. (2008). Fobia social y terapia cognitivo-conductual: definición, evaluación y tratamiento. In ANALES de la Universidad Metropolitana (Vol. 8, No. 1, pp. 115-137). Universidad Metropolitana.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.