Kadınlarda İnfertilitenin En Yaygın 6 Nedeni
İnfertilite, bir yıl veya daha uzun süre zarfı içerisinde yaşanan korunmasız cinsel ilişkiler sonrasında hala gebe kalamamaktır. Kadınlarda doğurganlık yaş arttıkça azalsa da, bunun sadece kadınlara özgü bir problem olmadığını belirtmekte fayda vardır. Erkekler de doğurganlık sorunları yaşayabilir.
Ayrıca infertilite kısır olmakla aynı şey değildir. Gerekli tıbbi yardımı aldıktan sonra gebe kalabilen çiftler vardır. Tahminen, infertilite vakalarının yaklaşık %30’u kadının vücudundaki bir sorundan kaynaklanmaktadır. Bu sorunlar, çoğu tedavi edilebilir olan çeşitli faktörlerden kaynaklanabilir.
Bu nedenle, ilk ve en önemli adım sorunun nedenini belirlemektir. Doktorlar, kadınlarda infertilitenin nedenlerini farklı şekillerde teşhis edebilir. Bunlara, bir doğurganlık doktoru tarafından muayene edilmek, kan testleri, pelvik ultrason veya X-ışınları ve bazen laparoskopi dahildir.
İnfertilitenin nedenleri
Kadınlarda infertilitenin en yaygın nedenleri şunlardır:
1. Polikistik Over Sendromu (PKOS)
PKOS, yumurtalıkların anormal derecede yüksek miktarda androjen (erkek hormonları) salgıladığı bir durumdurkist içeren genişlemiş yumurtalıklara
2. Endometriosis
Endometriosis, endometrial hücreler (rahmin içindeki hücreler) rahim dışında büyüdüğünde ortaya çıkar. Endometriosise bağlı bozuk anatomi, fallop tüplerinin işlevini engelleyebilir veya değiştirebilir. Daha sonrasında bu durum, spermin döllemek için yumurtaya ulaşmasını engeller.
3. Fibroidler
Fibroidler, fallop tüplerinde tıkanıklıklara neden olabilir, embriyonun uterus duvarına yapışmasını önler ve böylece düşüğe neden olurlar. Fibroidlerin doğurganlık üzerindeki etkisi boyutlarına ve yerlerine bağlıdır.
4. Erken Menopoz
Erken yumurtalık yetmezliğine erken menopoz denir. Yumurtalıkların normalden daha erken yumurtlamayı bırakması durumudur. Menopoz için ortalama yaş aralığı 45 ila 55 yaş arasındadır. Diğer faktörler arasında tiroid bozukluklar ve genetik koşullar vardır.
Bir kadının yaşı önemli bir faktördür ve gebe kalma yeteneğinin en önemli göstergesidir. Normal sağlıklı çiftler için gebe kalma oranları, en iyi ihtimalle, adet döngüsü başına %20-25’tir. Bir kadın 35 yaşına ulaştığında, doğurganlığı azalmaya başlar.
Kadın 40 yaşındayken, uzmanlar, gebelik oranının ayda %8-10 aralığında olduğunu tahmin ediyorlar. 43 yaşında, gebelik oranı belki de ayda %1-3 kadar düşük bir ihtimaldir.
Yaş nedeniyle gebelik oranında azalmaya ek olarak, bebekte kromozomal anormallik ve düşük yapma riskinde önemli bir artış vardır.
5. Düzensiz Adet Döngüleri
yumurtlama herhangi bir hormonal dengesizlik, düzensiz döngülere neden olabilir.
6. Açıklanamayan İnfertilite
Yürütülen kapsamlı tıbbi değerlendirmelerden sonra bile, infertilite vakalarının yaklaşık %10’unun açıklanamadığı tahmin edilmektedir.
Doğurganlık Tedavileri
1. Ovulasyon İndüksiyonu
Ovulasyon indüksiyonu, yumurtlamayı düzenlemek ve yumurtalıkları uyarmak adına birtakım ilaçların (Klomid veya folikül uyarıcı hormon) kullanılmasını içerir. Ovulasyon indüksiyonu, genellikle, rahim içi inseminasyonuyla birleştirilir. Bu prosedürde, sperm, döllenme olasılığını artırmak için doğrudan kadın rahmine yerleştirilir.
2. Ameliyat
Kadınlarda, infertilitenin nedeni fibroid, endometriosis ve diğer uterus problemlerine sebep olmuş yaralar ya da geçmiş iltihaplanmalar ve enfeksiyonlar olduğunda, cerrahi müdahale genellikle gebe kalma şansını artırabilir.
3. İn Vitro Döllenme (İVD)
Çiftler, infertilite diğer tıbbi veya cerrahi müdahalelere yanıt vermediğinde, IVD kullanır. Bu işlem vücut dışındaki bir enkübatörde yumurtanın sperm tarafından döllenmesini içerir. Bu adım sonrasında, doktor, embriyoyu rahme geri aktaracaktır.
İnfertilite sizin ve partneriniz için zorlu bir deneyim olabilir, ancak tedavisi genellikle mümkündür. Sakın umutsuzluğa kapılmayın!
İlginizi çekebilir ...